Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün küresel ekonomi konusundaki en son yayımladığı (OECD)Ara Dönem Ekonomik Görünüm Raporunda, Kovid-19 salgınının ekonomiler ve toplumlar üzerinde önemli bir yük oluşturduğu belirtilerek, 2020'nin ikinci çeyreğinde küresel üretimin 2019'un sonuna göre yüzde 10'un üzerinde düşüş gösterdiği kaydediliyor.Salgın nedeniyle küresel ekonomide belirsizliğin yüksek kalmaya devam ettiği vurgulanan bu raporda, ekonomik toparlanmanın gücünün ülkeler ve sektörler arasında önemli ölçüde farklılıklar gösterdiği de aktarılıyor.Salgında ekonomik faaliyetlere kısıtlama getirilmesinin ulusal değil, yerel olarak devam edeceği tahminine de yer verilen raporda, Kovid-19'a karşı bir aşının 2021'in sonlarına kadar yaygın olarak mevcut olmayacağının varsayıldığı da belirtiliyor.Raporda ayrıca, Kovid-19 salgınında küresel üretimde düşüşün beklenenden daha az olduğuna vurgu yapıldığı da görülüyor. Konuyla ilgili olarak OECD, haziranda yüzde 6 olarak açıkladığı küresel ekonomide küçülme tahminini yüzde 4,5'e düşürdü. 2021 için ise büyüme tahmini yüzde 5,2'den yüzde 5'e çekildi. Raporun detayında, 2020'de Türkiye, Çin, ABD ve Avrupa ekonomileri için yukarı yönlü, son haftalarda Kovid-19 salgınından en fazla etkilenen ülkeler olan Arjantin, Hindistan ve Meksika ekonomileri için ise aşağı yönlü revizyon yapıldığı da vurgulanıyor.

                                  *         *         *

Daha önce ikinci dalganın yaşanmayacağı senaryosunda 2020 yılı için yüzde 7,3 olarak açıklanan ABD ekonomisinin küçülme tahmini yüzde 3,8'e indirilirken, 2021'de ülke ekonomisinin yüzde 4 büyüyeceği öngörülerek Avro Bölgesine ait 2020'de öngörülen yüzde 9,1 küçülme tahmini yüzde 7,9'a düşürüldü, gelecek yıl ise yüzde 5,1 büyüme öngörülüyor. İngiltere'nin, ise OECD ülkeleri içinde en fazla küçülen ülkelerden olması   bekleniyor. Ülke ekonomisi için 2020 yılı küçülme tahmini yüzde 11,5'ten yüzde 10,1'e çekilirken, gelecek yıl yüzde 4 büyüme olacağı da varsayılıyor. Küresel ekonomilerden Çin ekonomisine yönelik bu yıl için daha önce yüzde 2,6 olarak açıklanan küçülme tahmini, yüzde 1,8 büyüme olarak revize edildi. Çin ekonomisinin gelecek yıl 1,2 puanlık artışla yüzde 8 büyüyeceği öngörülüyor. Daralma tahmini Hindistan için yüzde 3,7'den yüzde 10,2'ye, Meksika için yüzde 8,5'ten yüzde 10,2'ye ve Arjantin için yüzde 8,3'ten yüzde 11,2'ye çıkarılması kayda geçti.OECD bölgesinde yılın ilk çeyreğinde 2019'un aynı dönemine göre yüzde eksi 0,9 artan GSYH, ikinci çeyrekte 2019’un aynı çeyreğine göre yüzde eksi 10,9 azalış kaydettiği izlenirken,Yedi büyük ekonomi arasında ABD yüzde eksi 9,5 ile çeyreklik en düşük küçülme oranına sahip olurken, İngiltere yüzde eksi 21,7 ile en yüksek küçülme oranına sahip ekonomisi oldu.

                                     *         *          *

OECD raporunda, Türk ekonomisine yönelik haziranda bu yıl için yüzde 4,8 olan daralma tahmini yüzde 2,9'a düşürülmesi ne karşılık Türk ekonomisinin 2021'de ise yüzde 3,9 oranında  büyüyeceği tahminine yer veriliyor. Bu arada Küresel ticaret te bu yılın ilk yarısında yüzde 15 düşüş görüldüğü belirtilen OECD raporunda, iş gücü piyasasının; çalışma saatlerinde kısalma, iş kayıpları ve işletmelerin zorunlu olarak şartlara bağlı kapatılma sından dolayı ciddi şekilde etkilendiği de vurgulanıyor.Rapor da, "Kovid-19 krizinin hane halkı ve şirketler üzerindeki etkisini azaltmak için tüm ekonomilerde görülen hızlı ve etkili politika politika desteği olmasaydı üretim ve istihdamdaki daralma önemli ölçüde büyük olacaktı” görüşü de yer alırken;Çoğu ekonomide, gelecek yılın sonunda üretim seviyesinin 2019'un altında kalacağının da tahmin edildiği raporda, bunun salgının uzun süreli etkisine vurgu yapılıyor. Raporda, Kovid-19 salgını nın daha güçlü bir şekilde yeniden canlanması ve daha sıkı karantina önlemlerine başvurulması halinde bunun gelecek yıl küresel büyümeyi 2-3 puan aşağı çekeceği konusunda uyarıda da bulunuluyor.

   *         *          *

Sonuç olarak;OECD Baş ekonomisti Laurence Boone ise, raporun sunumunda, dünyanın, ağır bir sağlık krizi ve İkinci Dünya Savaşı'ndan beri en dramatik ekonomik yavaşlamayla karşı karşıya olduğunu vurgularken,Boone ayrıca, "Bunun (sağlık krizi ve ekonomik yavaşlama) ne zaman biteceği henüz belli değil ancak politika yapıcıların güven oluşturmaya yardımcı olmak için yapabileceği çok şey var." ifadesini kullandığı izleniyor.2008 finansal krizinden sonraki gibi hükümetlerin maliye politikasını çok çabuk sıkılaştırma hatasından kaçınmaları gerektiğini de vurgulayan Boone, hükümetlerin desteğinin sürekli olmaması halinde bu defa şirket iflasları ve işsizliğin artacağı uyarısında da bulunuyor.Ekonomide dijitalleşmeye de dikkati çeken Boone, bu yönde hükümetlere "yeşil ekonomi" için daha fazla harcama yapması çağrısını yapması yönündeki iş aleminde dijitalleşmenin çok önemli olduğuna da işaret ediyor. Neticede kovid-19 koronovirüs vakalarındaki küresel anlamda ortaya çıkan gelişmelere göre bu vakalardaki artış halen çeşitli ülkelerce kontrol gerektiği gibi altına alınmış değil. Dolayısı ile bu görünüm,belirsizliklerin her şeye rağmen oldukça fazla yüksek kalmasına neden olduğundan; kovid-19 aşı çalışmaları farmakolojik açıdan tamamlanıncaya kadar mevcudiyetini bir süre daha muhafaza edeceği de anlaşılıyor. Türkiye cenahında ise iflas noktasına gelen KOBİ’lerle orta ve büyük ölçekli şirketlerin her geçen gün ortaya çıkan zorunlu finansman ihtiyaçları için de siyasi otorite tarafından mutlak bir formül bulunması da gerekiyor.