Sektörler itibarıyla resesyon(durgunluk) hala ense mizde küçük esnaf ayakta kalma savaşı verirken KOBİ’lerde de durum pek farklı değil.Özellikle büyük firmalar nezdinde konkordatolar,iflaslar ha    len gündemini koruyor.Ülkemizdeki hüküm süren    finansal kırılganlıkla ilgili özel sektör borçları çok önemli yer tutuyor.Takipteki krediler 2019 yılında yaklaşık 1.5 puanlık artışla yüzde 3.88’den yüzde 5.35'e çıktı ve 53 milyar 447 milyon lira artarak 150 milyar lirayı aştı.piyasalarda yaşanan durgun luk reel sektörün kredi geri ödeme performansını olumsuz etkiledi, Geride bıraktığımız 2019 yılın da reel sektöre kullandırılan krediler önceki yıla göre yüzde 12.68 artarak 2 trilyon 489 milyar lira dan, 2 trilyon 805 milyar liraya yükseldi. Bankacı lık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, piyasalarda yaşanan sıkışıklık,iç ve dış siyasi gelişmeler,bankacılık sistemi kredi hac mindeki artış hızını sınırladığı gibi, takibe düşen kredi miktarını da ciddi ölçüde artırdı. Geçen yıl takibe düşen kredi miktarı 150 milyar 2 milyon lira ile ilk kez 150 milyar lira barajını aştı.

                        *      *       *

Bu kapsamda deri ve deri ürünleri sanayi yüzde 14.4 ile kredide en çok takibe düşen sektör olur ken, bunu yüzde 13.34 ile turizm yüzde 12.76 ile diğer krediler takip etti. Bu dönemde ayrıca, elek trikli ve optik aletler sanayi kredileri yüzde 10.22, eğitim sektörü kredileri ise yüzde 10.02 oranında takibe düştü. Geçen yıl, kredi hacmi en çok daralan sektör yüzde 24.79 ile kereste ve orman ürünleri olurken, kredi hacmi ‘diğer’ sektörlerde yüzde 12.35, deri ve deri ürünleri sanayinde yüzde 5.95 daraldı. Kredi hacmini en çok artıran sektör ise yüzde 38.24 ile bilgisayar ve ilgili faaliyetler oldu. Bunu yüzde 35.72 ile nükleer yakıt, petrol rafineri yüzde 31.27 ile de motorlu ve diğer taşıt araçları imalatı takip etti.2019 yılı, kredi artışı bakımından da son 10 yılın en düşük artışının gerçekleştiği dö nem oldu. Son olarak dünya genelinde ağır ekono mik krizin yaşandığı 2009’da yüzde 8.5 artan kredi hacmi, takip eden 2010 yılında yüzde 34.3 artmıştı. 2011’de yüzde 27.9, 2012’de yüzde 16.1’e gerile yen kredi artış hızı, 2013’t e yüzde 31.5 olmuştu. Kredi hacmi artışı, 2014’te yüzde 15.9, 2015’te yüzde 20.3, 2016’da yüzde 16.9, 2017’de yüzde

20.6 ve 2018’de yüzde 15.1 seviyesinde gerçekleş mişti.

                        *      *       *

Sonuç olarak,küresel çapta süregelen resesyon ol gusunun geldiği noktada Euler Hermes’in, 2020 yılına dair beklentilerini içeren Ekonomik Görü nüm  Ra porunda 2020 yılında büyüme nin yüzde 2,4, 2021 yılında da 2,8 olması bekleni yor. ABD – Çin tica ret savaşları tarafında ise İki ül ke arasında imzala nan mini anlaşma oyunda önemli bir değişik lik ya ratmayacak olsa da seçim yılında gümrük ver gisi artışları ihtimali düşük olduğu için belirsizlikle rin biraz daha azalmasını sağlayacak. 2018 yılında yüz de 3,5 olan ABD gümrük vergisi ortalamasının yüz de 7’de kalmaya devam etmesini bekleniyor. ABD’ de kamu ve şirket borçlarının artmaya de vam ede ceği ön görülüyor. Demokratların hafif bir farkla seçimden önde çıkması bütçeyle ilgili riskle rin art ması ve ABD kaynaklı dış politika riskleri nin azal masıyla sonuçlanabileceği belirtiliyor. Ma li politi kaların daha da destekleyici olmasıyla ABD’nin GSYH büyümesi 2021 yılında yeniden yüzde 2’ye yaklaşabileceğini altı çiziliyor.Euro Böl gesi’nde sanayi üretimi çok hafif bir toparlanma ya şayacağı için bölge ekonomisi 2020-21 döneminde yüzde 1,4’lük potansiyel büyüme oranının altında bir bü yüme gerçekleşmesi bekleniyor.Özetle ABD dola rındaki beklenen yüzde 4’lük değer kaybı ger çek leşir ise gelişmekte olan ülke piyasalarındaki finan sal araçları desteklenmesi bekleniyor.”Düşük enf lasyon, genişleyici mali politikalar ve para politika ları tarafından sağlanan sağlam güvenlik ağı ve ABD dolarının değer kaybedeceğine dair beklenti ler, risk iştahlarında artışa sebep olarak gelişmekte olan ülkelerdeki finansal araçların diğerlerine göre daha iyi performans göstermesini sağlayabilir.”şek   lindeki yorumlar da ağırlıkta bulunuyor