Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nün (FAO) açıklamasına göre, dünya gıda fiyatları endeksi Kasım ayında 2012 Temmuz ayından beri aylık olarak en yüksek artışını gösterdi. Endeks Aralık 2014'ten bu yana en yüksek seviyeye yükseldi.Tahıl, yağlı tohum, süt ürünleri, et ve şeker gibi gıdalardan oluşan sepetin fiyatını ölçen FAO gıda fiyatları endeksi, Kasım ayında 105.0'a yükseldi. Ekim ayı için 100.9 olarak açıklanan endeks değeri ise 101.0 olarak revize edildi.Bu arada da bitkisel yağ fiyatları ise palm yağı fiyatlarındaki yükselişin etkisiyle aylık yüzde 14,5 artışla endeksin genelindeki yükselişe öncülük etti. Fiyatlardaki bu yükseliş küresel stoklardaki azalmadan kaynaklandı. Türkiye faslında ise tarım ve gıda sektöründe yıllar içinde biriken sorunlara kapsamlı bir çözüm stratejisi yaratılamadığı gibi, teknolji bazlı tarım konusunda da kamu teşvikleri şekillendirilemiyor.Hal böyle olunca, devlet kendi sorumluluk alanında ortaya çıkan sorunların kaynağını doğrudan parekendecilerin kötü niyetli fiyatlama politikalarında buluyorsa da, sorunun asıl ana kaynağının tespiti yanlış olunca da çözümü zaman içinde imkansız hale dönüşüyor.Gerçekte gıda fiyatlarındaki yüksek fiyat artışlarına bakıldığında;  üreticiden tüketiciye kadar uzanan zincirde girdi maliyet lerininregüle edilmesi yerine; aradaki belirli noktalarda yapışkanlaşan yüksek kâr hırsının egemen olmasından, kaynaklanırken, artan bölgesel entegrasyonun yanı sıra, eğer küresel gıda güvensizliği, tarımsal tedarik zinciri yönetimine yönelik yenilikçi çözümlerde net kalıcı bir patlama getirilebilirse sorun çözülmüş olacak.

       *        *         *

Diğer taraftan FAO Şeker Fiyat Endeksi %8,1 ile en yüksek artışı gördü. Bunu arkasında %7,1 ile Tahıl Fiyat Endeksi izledi. Özellikle mısır fiyatları %11,2 arttı ve şu anda Ocak 2020 seviyesinin %42,3 üzerinde. Bu kısmen, geçen yıl rekor seviyelerde mahsul ithal eden Çin’deki yüksek talebe de bağlanabilir.Bitkisel Yağ Fiyat Endeksi ise %5,8 artarak Mayıs 2012’den bu yana en yüksek seviyesine ulaştı. Süt ve et fiyatları da sırasıyla %1,6 ve %1 artış kaydetti.FAO ayrıca, 2020/21 döneminde önceki sezona göre sadece 52 milyon ton artışla tahıl üretiminin küresel olarak 2761 milyon tona ulaşmasını beklerken, küresel tahıl stoklarında yakın zamanda bir düşüş öngörüyor.Daha da genel olarak, Dünya Bankası geçtiğimiz günlerde küresel gıda fiyatlarının Ocak 2020’den sonraki 12 ayda yaklaşık %20 arttığını bildiriyor.Banka, gıda fiyatlarındaki enflasyonun azalan gelirlerle birleştiğini ve birçok haneyi tükettikleri gıdanın hem miktarını hem de kalitesini düşürmeye zorladığını kaydetmesi de bir başka sorun durumunda.

  *        *         *

Öte yandan da küresel pandemiCovid-19 vakalarındaki bir anda mutasyona dönüşüm olayının getirdiği olumsuz luklar sebebiyle tedarik zincirindeki kesintiler ve üretimdeki düşüşler, gıda güvenliği sorununu keskin bir odağa getirdi: BM’nin Dünya Gıda Programı (WFP) geçtiğimiz günlerde bu yıl138 milyon kişiye yardım etmeyi beklediğini açıkladı ki bu Programın 60 yıllık geçmişindeki en yüksek rakam olarak yorumlanıyor.WFP, akut ölçekte gıda güvencesi olmayanların sayısının 2019’un sonunda 79 ülkede 149 milyondan 2020’nin sonunda 272 milyona çıktığını söylerken,FAO’nun en son gıda enflasyonu rakamları, bu nedenle dünyanın yükselen ekonomilerinin birçoğundaki korkuyu yoğunlaştırmaya da hizmet etmiş olacak.FAO, tahılların yanı sıra, balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliğinin de 2021 yılında kesintilere maruz kalacağını düşünüyor.

     *        *         *

Sonuç olarak, esas itibarıyla koronavirüs salgını, son gelinen noktada dünyanın gıda tedarik zincirlerinin savunmasızlığını ortaya çıkardı. Bu da gelişmekte olan ekonomilerdeki hükümetleri bölgesel lojistik ağlarını güçlendirmek için harekete geçirmeye yetti.Bu tür girişimler eğer genişletilebilirse oluşacak piyasalar FAO tarafından belgelenen kıtlıkların en kötü etkilerini biraz olsun dengelemeye yarayabilir.Artan bölgeselleşmenin yanı sıra, koronavirüs salgını, yapay zeka (AI), e-ticaret, büyük veri, blok zinciri ve Nesnelerin İnterneti (IoT) kullanarak yeni teknolojik çözümlerin hızlandırılmış gelişimine ve alımına da yol açtı.Gelişmekte olan birçok pazarda hala aşılması gereken bağlantı engelleri olsa da, bu tür teknolojiler tedarik zincirlerini daha verimli hale getirmek ve tarımsal verimi artırmak için bilvesile büyük bir potansiyele sahip.Bu arada, AI ve IoTsensörteknolojisi, su yönetimi gibi alanlarda dünya çapında yaygın bir yükseliş görüyor. Güçlü AI motorları, uydulardan veya dronelardan sulama sistemlerine ince ayar yapmak için veri beslemeleri ile birlikte kullanılabilirken, derin öğrenme algoritmaları bir dizi veriyi yorumlamada giderek daha fazla ustalaşıyor.