Güç her zaman, “hangi bağlamda güç?” sorusunu akla getirmelidir. Stalin,bir zamanlar Papalığın gücünü aşağılamak amacıyla, kaç tümene sahip olduğunu sorgulamıştı. Bu sorgulamadan elli yıl sonra, fikir bağlamında Papa’lık yaşamaya devam ediyor ama Stalin’in imparatorluğu bir anda çöktü. Günümüzde güç dağılımı, üç boyutlu karmaşık bir satranç tahtasına benzer. En üst düzlemde ekseriyetle tek kutuplu askerî güç vardır ki ABD, bu alandaki üstünlüğünü bir süre daha koruyacak gibidir.İkinci düzlemde, on yılı aşkın süredir çok kutuplu hale gelen ve ana oyuncuları ABD, Avrupa, Japonya ve Çin olan ekonomik güç vardır. En alt düzlem ise, devlet kontrolü dışında, uluslar ötesi ilişkiler diyarıdır.Devlet dışı oyuncular arasında, tek işlemle, bazı ülkelerin ulusal bütçelerinden büyük meblağları oradan oraya transfer etme yeteneğine sahip bankalar, silâh ticareti yapan teröristler ve siber-güvenliği tehdit eden bilgisayar korsanları bulunmaktadır. Satranç tahtası aslında, salgın hastalıklar ve iklim değişikliği gibi yeni ve uluslar ötesi sorunları da kapsamaktadır. En alt düzlemde güç dağılmıştır ve burada tek-kutupluluk, çok-kutupluluk ve hegemonyadan söz etmek anlamsızdır.Son gelinen noktada ise  Yaşadığımız yüzyılda gücün el değişimi iki farklı boyutta gerçekleşmektedir. 
                               *        *        *
Mamafih sık kullanılan bir kavram olmasına karşın, “güç” öyle ele avuca gelmeyen kaypak bir kavramdır ki, tanımlamak ve ölçümlemek şaşırtıcı derecede zordur. Kesin bir şekilde ölçmek olanaksız olsa da güç, gündelik hayatın her yerinde karşımıza çıkar. BertrandRussel, sosyal bilimlerde gücün rolünü, fizikteki enerjinin rolüne benzetmişti. Yanıltıcıdır. Zira fiziksel anlamda enerji oldukça kesin bir biçimde ölçülebiliyor. Oysa “güç” farklı şartlar altında biçim değiştirebilir ve gelip geçici olmak gibi bir özelliğe sahip olan insanlar arasındaki ilişkilerle ilgili bir şeydir. Bazılarına göre para ekonomi için ne kadar önemliyse, güç de siyasette o kadar önemlidir. Ancak bu metafor da yanıltıcıdır.Para likit bir kaynaktır ve mübadelesi mümkündür, ne zaman isterseniz, parayla bir çok şey satın alabilirsiniz. 
                               *        *        *
Günümüz şartlarındaki uluslararası ilişkilerin şekillenmesinde bu söz konusu bu formül halen geçerliliğini korumakta; daha ziyade “havuç-sopa stratejisi” ile olmayacak tarzda şekillendirilme ve biçim verme zorlaması yapılmaktadır.Askerî güç ve savaş yeteneğinin, örneğin uluslararası finans veya iklim değişikliği gibi konularda pek bir kıymet-i harbiyesi yoktur. Bu hasletler devlet dışı güçler üzerinde de fazla etkili olamamaktadır. Askerî olarak ele alındığında El Kaide, Amerika’ya kıyasla bir cüce sayılır ancak terörün tesiri, emrindeki güçlerin boyutundan çok, eylemlerinin yarattığı travma ve neden olduğu toplumsal reaksiyonla ölçülmektedir. Bu açıdan bakıldığında terör zayıf olanın, rakibinin gücünü kendi lehine kullandığı dövüş sanatı jiujitsu’ya benzer. Zayıflık bazen önemli bir pazarlık gücü kaynağı olabilir.