Son dönemde gelişen iktisadi durumlara bakıldı ğında; daha yeni açıklaması yapılan İstanbul Ticaret Odası (İSO) Türkiye İmalat PMI Mayıs 2022 Raporu ile Türkiye Sektörel PMI Raporuna göre;ekonomik açıdan büyümenin öncü göstergesi olan imalat satın alma yöneticileri endeksi, mayısta bir önceki aya göre yatay seyrederek 49,2 değerini aldığı görüldü.Bu doğrultudaki açıklanan ndekste 50'nin altındaki değerler daralmaya, bu eşik seviye nin üzeri ise büyümeye işaret ediyor.Bu yöndeki İstanbul Sanayi Odası'nın yaptığı değerlendirmeye göre; talepte devam eden durağan seyir, mayıs ayında hem üretim hem de yeni siparişlerin ivme kaybetmesine neden oldu. Böylece yavaşlama eğilimi üretimde 6 aya, yeni siparişlerde 8 aya ulaş tı. Bu arada yeni ihracat siparişlerinde son iki yılın en hızlı düşüşü yaşanırken bazı firmalar Avrupa’ daki öteden beri süregelen resesyona(durgunluk içinde enflasyon) dikkat çektiği izleniyor.

* * *

Diğer taraftan imalat sektöründe istihdamdaki artış ılımlı düzeyde gerçekleşmekle birlikte trend olarak 24 aya kadar ulaştığı görülürken;Mayıs ayında yeni siparişlerin göreceli yavaşlamasına karşılık,istihda mın artmaya devam etmesiyle firmaların birikmiş işlerini azaltabilmelerini de sağlamış oldu.Mama fih bu arada yeni ihracat siparişlerindeki zayıflık, ise stok seviyelerindeki artışı desteklediği izlendi. Bu nedenle girdi stokları son altı ayda ilk kez artar ken nihai ürün stokları sekiz aylık düşüşün ardın dan toparlanma gösterdi. Nihai ürün stoklarındaki artış Eylül 2015’ten beri en yüksek hızda olduğu da kayda geçti. Öte yandan İstanbul Sanayi Odası Türkiye İmalat PMI anket verileri hakkında değer lendirmede bulunan S&P Global Market Intellige nce Ekonomi Direktörü Andrew Harker;” Son aylarda yaşanan zorluklar, Türk imalat sektörün deki talebin mayıs ayında da durağan kalmasına yol açtı. Firmalar, Avrupa’daki ekonomik yavaş lama nedeniyle yeni ihracat siparişi almakta zorlan dı. Bununla birlikte iş yapma koşullarının yakında iyileşmeye başlayabileceği yönünde bazı sinyaller dikkat çekti.”şeklindeki yorumunun öne geçtiği iz lendi.

* * *

Hal böyle iken, Türkiye imalat sanayii satın alma yöneticileri endeksi (PMI) mayıs ayında 49.2'de sabit kaldı. Bu durum, sektördeki daralmanın düşük talep ve devam eden fiyat baskılarına paralel olarak devam ettiğine işaret ediyor. Talepte devam eden durağan seyir mayıs ayında hem üretim hem de yeni siparişlerin ivme kaybetmesine neden oldu. Böylece yavaşlama eğilimi üretimde 6 aya, yeni siparişlerde 8 aya ulaştı.Bu gelişmelere karşılık ise PMI verisinin detaydaki diğer ince ayrıntılarına bakacak olursak; üretimdeki yavaşlama eğilimi ön planda kalmayı sürdürmektedir. İvme kaybı sınırlı eğilimde olsa da küresel ekonomilerde resesyon şeklinde görülen ekonomik yavaşlamanın yeni sipariş almada zorlayıcı etkileri de dikkat çekiyor.

* * *

Sonuç olarak,küresel anlamda zaman zaman işaret leri alınan resesyon olgusunun geldiği noktada; gö rünür o ki, 1970’li yıllardan bu yana ilk kez belirme ye başlayan stagflasyonun (enflasyon+durgunluk) kavramının da bir taraftan ekonomide bir resesyon (daralma), mali piyasalarda kriz ve toplumda siyasi istikrarsızlık yanında yüksek enflasyon olasılıkları nı güçlendirdiği de bir vakıadır. İktisat öğretisinde enflasyonu dizginlemek için faizleri arttırmak, para arzını, tüketici talebini daraltmak, ücret artışlarını baskılamak gerekiyorsa da; bu önlemler ekonomik durgunluğu hızla daralma (resesyona) içine itme riskini getirmesi de muhtemel görülüyor. Devam eden resesyon eğilimine karşı ise karşı argüman şeklinde ekonomik büyümeyi teşvik edici, düşük faiz, parasal genişleme, yüksek ücret politikaları, hükümetlerin sermaye üzerindeki vergileri azalta rak ekonomik faaliyeti canlandırma çabaları, bu kez enflasyonu dayanılmaz noktalara doğru itmeye başlamasıyla durum daha çok içinden çıkılmaz hale gelmesi de sorunu daha farklı mecraya çeki yor.Aslında burada alınabilecek en iyi önlem ihra cata dayalı yüksek katma değerli ileri teknoloji ve marka üretme yeteneğinin en yüksek seviyeye geti rilmesi yönüyle bol döviz girdisi sağlanarak finan sal kırılganlıkları absorbe etme gücüne kavuşmak olmaktadır.