Görünür o ki Dünya ekonomisi başta pandemi kovid-19 olmak üzere diğer belirsizliklerin halen gündemini koruduğu bir ortamda pek de emin olmayan adımlarla içinde bulunduğu badireden en kısa zamanda kurtulmak için yoğun çaba gösteriyor. Bir taraftan da siyasi otorite işletmelerin kapanma önlemlerini olabildiğince biraz olsun gevşetip tüketicilerin seyahat edip alışveriş yapmasına müsaade ettikçe yüksek frekanslı veriler ve güven, Büyük Buhran'dan beri yaşanan en sert küresel resesyonda dip yapan tabanın görüldüğünü de giderek daha fazla işaret etmeye başladı. Küresel anlamdaki gittikçe büyüyen yüksek işsizlik, yoğunlaşmaya başlayan iflaslar ve sağlıkla ilgili duyulan korkuların ötesinde büyük bir ihtimalle ilk sıçramanın ardından gelen yavaş ve cansız bir toparlanma olacak. Pandemi kovid-19 aşınının bulunmasından önce belli ki tam anlamıyla bir toparlanma yaşanmayacak. Mamafih bu arada da virüsün tekrar yükselişe geçme riski yanında 2ci ve 3cü dalga pandemiden bahsedilmeye başlandı.                          

                                  *      *       *

Diğer taraftan Deutsche Bank Securities baş ekonomisti Torsten Slok, Bloomberg TV ile gerçekleştirdiği bir mülakatta "Genel tablo daha iyi ancak yavaş ilerliyor. Vadinin en dibinden yukarı bakıyoruz." Değrlendirmesi yanında; politika yapıcılar tırmanışı hızlandırmak için daha fazla ekonomik teşvikler vererek çabalıyor. Japonya, tüketiciler ve işletmeler için geçtiğimiz hafta ortası Çarşamba günü 1 trilyon doların üzerinde ek yardım açıkladı. Avrupa Komisyonu, kıtanın en kötü etkilenen ekonomilerine destek için 750 milyar euro (823 milyar dolar) tutarında bir paket açıkladığı görüldü.Hal böyle iken, Fransız otomobil üreticisi Renault, dünya genelinde 15 bin kişiyi işten çıkarmayı planlıyor. Bu adım, firmanın önümüzdeki 3 yılda 2 milyar euroluk tasarruf planının bir parçası. Japon üretici Nissan da İspanya’nın kuzeydoğusundaki üretim tesislerini kapatıyor.Bu da yaklaşık olarak 3 bin kişinin doğrudan işini kaybetmesi anlamına geliyor.Öte yandan Barcelona’daki üretim tesislerinin kapatılması kararı, İspanyol çalışanları da sokağa döktü.

                                  *      *       *

  1. genelinde önde gelen hava yolu şirketleri de ayakta kalmaya çalışıyor. Amerikan havayolları 5 bin 100 kişiyi işten çıkarmayı planladığını açıklarken, Avrupa’da ekonomik uçuşlarla öne çıkan Easyjetin de 15 bin çalışanın üçte biriyle yollarını da ayıracağı açıklanıyor. Ekonomik Forumu’nda çıkan bir analize göre, ABD’de salgın esnasında işini kaybeden her 5 kişiden ikisi salgın sonunda işini geri alamayacak. Bu araştırmanın yapı olarak ABD’ye benzeyen (geniş hizmet sektörü, dış ticaret açığı) Türkiye ve Hindistan gibi ülkeler için de bir rehber rolü oynaması mümkün. University of Chicago ve Becker Friedman Institute for Economics bünyesindeki bir kısım akademisyenleri tarafından yazılan “COVID-19 Is Also a Reallocation Shock” (Covid-19 aynı zamanda kaynak dağılımı şokudur) başlıklı makalede salgın bitiminde işsizlerin %42’nin iş bulmayacağı tespit edildi. Eğer salgın yılın ikinci yarısında da sürer, ya da virüs daha bulaşıcı/öldürücü bir mutasyon geçirirse, kaynak dağılımında çok daha radikal değişiklikler gözlenecek.

                             *      *       *

Sonuç olarak; PMI anketlerini de derleyen araştırma kuruluşu IHS Markit’in yeni raporuna göre, Covid-19 salgının ekonomik etkileri deprem veya afetlerden çok farklı.İlk tür“arz şokları, ardından da restorasyon yatırımlarını tetiklediği için kaybolan üretimin telafi edilmesi daha kolay ve çabuk oluyor. Şirketlerin bilançolarında kaldıraç artarken, faiz ödeyecek ciro da azalıyor. ABD ekonomisi bu yıl için %7.3, Euro-bölgesi ekonomileri ise ortalama % 8,6 oranında daralıyor.Şirketlerin bilançolarındaki hasar yanında, bu dönemde değişen tüketim döngüleri de resesyondan çıkışı yavaşlatacak gibi görünüyor.Deutsche Bank’ın Varlık Yönetim iştirakı tarafından kaleme alınan rapora göre, en azından ABD, Avrupa ve Japonya’da yılın ilk yarısında yaşanan ekonomik hasarı ikinci yarıda tazmin etmek çok zor olacak. Raporda toparlanmanın “kare kökü” şeklinde cereyan edeceği öngörüldü.Yani, resesyondan sonra ekonomik aktivite hızlı, fakat resesyon öncesi düzeylere varmayan bir toparlanma sergileyecek. Ardından da yataya dönecek. Dünya ekonomisinin bu yıl %2.6 daralıp, gelecek sene %5.4 büyüyeceğini öngören raporda, “Ancak gerçek şudur ki, dünya ekonomisi 2022’ye kadar salgın öncesi üretim düzeyine geri dönemeycek” deniliyor.