Ülkenin eğitim öğretim tarihinde yarın bir gün böyle bir olayı öğrenecekleri şaşırtacak çok şeyler oluyor.
Örneğin sabunsuz tuvaletler,
Musluk suyuna talim eden öğrenciler,
Aç bilaç sınıfta perişan olan minikler,
Koridorlara filan pas pas çeken veliler,
Kırık dökük okullar, vs. vs. vs.
Gelecekte tüm bu tuhaf oluşumlar şimdiki Milli Eğitim Bakanlığının acizliği olarak insanlar tarafından birer ibret vesikası gibi okunup kabul görecek.
Tabii ki sadece bunlar değil; daha sırada miniklere güya ders vermeye giden tarikat mensupları, sarıklı sakallı, şalvarlı hocalar; çarşaflı psikologlar danışmanlar, STK kisvesi altında bir takım taciz tecavüz sabıkalısı oluşumlar…
Ve;
“Gazze”, “Filistin” bahaneleriyle sokaklara eylem yürüyüşüne çağrılan ilkokul öğrencileri.
Yanlış duymadınız, Zonguldak’ta da gördük yaşadık bunları. Daha yeni oldu, isteyenlere fotolar gönderilir… İlkokul öğrencisini eylem yapmaya sokağa davet eden zihniyeti çok merak ediyoruz. Amacı ne olursa olsun 7-8 yaşındaki çocuklara slogan attırılıp yürüyüş yaptırılmaz. Tamam, İsrail vahşetini tüm dünyayla birlikte biz de lanetliyoruz ama çocuklara neden eylem yaptırıyoruz onu anlayamıyoruz.
Anlayamadığımız bir başka konu da,
18 yaşını geçmiş ve anayasal haklarını kullanmak isteyen üniversite öğrencilerinin bir olayı veya bir haksızlığı protesto için sokağa çıktıklarında neden coplanıp bir de polis tarafından toplandıkları?
İlkokulluya serbest de üniversiteliye yasak mı?
Devir tersine mi döndü?
Yoksa birilerinin gözü mü döndü?
Haaaaaa?