Ülkemizin iktisadi açıdan geldiği noktada Bloomberg HT Tüketici Güven Ön Endeksi Haziran ayında bir önceki ayın nihai endeksine göre %6,41 düşerek 45,92 değerini aldığı görüldü. Bu gelişme sonrası endeksin detaylarına bakıldığında,tüketicinin temel olarak gele ceğe ilişkin beklentilerinde ve tüketim eğiliminde bir gerileme olduğu izleniyor. Bu kapsamda enerji ve gıda fiyatlarındaki çıkışın giderek devam etmesi,enflasyon daki yükseliş, küresel resesyon beklentilerine bağlı ola rak finansal piyasalarda yaşanan dalgalanma ve bunun özellikle döviz kurları üzerine Tüketici Güveninde bas kı oluşturması gerilemenin temel nedenleri gibi algıla nıyor.Hadiseye bu yönden bakıldığında; Bloomberg HT Tüketici Beklenti Ön Endeksi bir önceki aya göre yüzde 5,44 gerileyerek 55,36 olarak kayda geçti. Diğer taraftan, içinde bulunduğumuz dönemin dayanık lı tüketim malları ile otomobil ve konut alımı için uygun luğunu ölçmeye çalışan Bloomberg HT Tüketim Eğili mi Ön Endeksi ise bu arada yüzde 1,74 düşüş göste rerek 36,27 değerini aldığına değiniliyor.

* * *

Bu bakımdan öncü göstergeler, tüketici güveninde son dönemde gözlenen gerilemenin iç talebe yavaşlama olarak yansıdığına da işaret ediyor.Gerçekte bu geliş meler resesyon(durgunluk) süreci sonrasındaki halen küresel ekonomilerde hissedilmeye başlanan stagflas yona (durgunluk içinde enflasyon) da işaret ettiği izle niyor. Bu arada da Amerika Merkez Bankası geçtiği miz hafta son 22 yılın en yüksek faiz artışına imza attı. Amaç 41 yılın zirvesindeki enflasyonla mücadelede ilerleme sağlamak. Ama buna rağmen FED’in harekete geçmede geç kaldığını ve ülkenin resesyona girebilece ğini düşünenlerin de olduğuna yer veriliyor ki, Ameri ka’da şu anda ekonominin bir numaralı sorunu yüzde 8,5’la son 41 yılın zirvesindeki enflasyon gündemin bi rinci maddesi konumunda. Bu nedenle nflasyonla mücadelede bir süredir agresif politika izleyeceğinin mesajını veren Amerika Merkez Bankası FED, bekleni leni yaptı, 22 yıldır yapmadığı faiz artışını gerçekleş tirdi ve faiz oranını yarım puan (75bp) arttırdı.

* * *

Ameriken Merkez Bankası (FED) çok tabii olarak yap tığı bu son 22 yılın en yüksek faiz artışıyla yakın gelecekte faiz artışlarının devam edeceğinin de mesajı nı vermiş oldu. FED Başkanı Jerome Powell faiz artı şının açıklandığı günkü basın toplantısında “Enflas yon çok yüksek ve neden olduğu zorluğun farkındayız. Aşağı indirmek için hızlı şekilde hareket ediyoruz. Amerikan iş çevreleri ve aileleri adına fiyat istikrarını sağlamak için gerekli malzemelerimiz var. Devamlı güçlü bir iş gücü piyasası koşulları için enflas yonu indirmek önemli. Gelecekteki birkaç toplantıda ek ya rım puanlık artışların masada olması gerektiği konu sunda Merkez Bankası’nda ortak bir görüş var” değer lendirmesinde bulunduğu izleniyor.Ancak buna rağ men azı uzmanlar Merkez Bankası’nın harekete geçme konusunda geç kaldığı görüşünü de paylaşmaktan geri durmuyorlar.

* * *

Sonuç olarak, mevcut gelişmelerle ilgili değerlendirme de bulunan Stevens Teknoloji Enstitüsü’nden Stefan Bonini, “Merkez Bankası’nın amacı ürün hizmetlerini, mali hizmetleri daha pahalı hale getirmek. Bu talebi sakinleştirmeyecek çünkü insanlar, tamam ev satın ala cağım ama çok pahalıysa vazgeçmeyeceğim diyecek, biz enflasyonu yönetilebilir bir seviyeye indirinceye kadar bu durum bu baskıyı azaltacak. Hepimiz yüzde 8,5-9 enflasyonun çok yüksek olduğu konusunda hem fikiriz. Aşağı inmesi gerek ve negatif büyümenin oldu ğu durumda olmak istemeyiz. Yani piyasa panik içinde dönüyor ancak enflasyon hala yüksek ve teknik olarak buna stagflasyon deniyor. Bu gerçekten kötü bir şey. İşte bu FED’in olmasını engellemeye çalıştığı şey”şek linde yorumda bulunmasına bakılırsa; stagflasyon küre sel ekonomilerin en korkulu rüyalarından biri durumun da. resesyon-stagflasyon senaryolarından hangisine inanırsak inanalım, hisse senetleri açısından kısa vadede iyimser sürpriz çok zor. Wall Street’in yaz boyunca ayı pazarında kalması en yüksek olasılıklı senaryo. Wall Street’ten yayılan riskten kaçışın Türki ye’nin de içinde bulunduğu Gelişmekte Olan Piyasa lar’dan (GOP, Ülkeler = GOÜ) hızlı çıkışlara neden olması ihtimali tüm dünya piyasalarının ufkunu karar tıyor.