Global araştırma şirketlerindenIpsos’unson yaptığı tüketici güven endeksi Türkiye’deki tüketicilerin yaşadığı güven problemini açıkça ortaya sererken,söz konusu araştırmaya göre Ocak 2021 itibarıyla dünyada tüketici güveninin en düşük olduğu ülke 100 üzerinde 31.7 ile Türkiye sonlarda yer alıyor.Ipsos araştırma şirketinin global çapta yaptığı son araştırmaya göre dünyada tüketici güveninin en düşük olduğu ülke ise Türkiye.Ocak ayında tamamlanan araştırmada global tüketici güveni ortalama 43.3 puan iken Türkiye 31.7 ile sıralamanın en altındaki ülke. Ocak 2020’den bu yana Türkiye’de tüketicinin güveni 2.3 puan azalmış. Araştırmada Türkiye’de tüketici güveninin geçtiğimiz mart ayından beri 35 puanın üzerine çıkmadığı da vurgulanıyor.Bu kapsamdaki Ipsos araştırması 24 ülkede toplam 17 bin 500 kişi ile yapılıyor. Araştırma sonuçlarına göre tüketici güveninin 100 üzerinden 50’yi aştığı 7 ülke var: Çin (74.1), Suudi Arabistan (62.8), İsveç (54.5), Hindistan (53.6), Avustralya (52.7), Almanya (50.3) ve ABD (50.2). 35 puanın altında ise sadece 4 ülke bulunuyor: Rusya (34.9),Güney Afrika (33.9), İspanya (33.5) ve en sonda ise Türkiye (31.7)nin sıralamadaki yerini aldığı izleniyor.

     *       *        *

Araştırmada en dikkat çekici verilerden biri ise 6 ay öncesine göre ev içi tüketim ihtiyaçlarını karşılama konusunda daha rahat olup olunmadığı sorusunda ortaya çıkmış olup Türkiye’de bu endeks -67.7’ye kadar gerilemiş durumda. Diğer taraftan Global Ipsos araştırmasında önümüzdeki dönemde finansal durumun daha iyi olmasının beklenip beklenmediği de sorulmuş. Global ortalamada 13.1 puan iyileşme olurken, Türkiye’de finansal durumda iyileşme umudu olanlarda 3 puan azalma var.Bir diğer çarpıcı veri ise işini kaybetme beklentisi. Türkiye’de ‘6 ay öncesine göre işini kaybetmeyeceğinize dair daha güvenli misiniz’ sorusuna verilen cevapların oluşturduğu endeks -54 seviyesine gerilemiş durumda. Bu paralelde tüketicilerin ev, araba gibi büyük bir alışveriş yapmaya dair kendilerini güvende hissetme durumu da büyük bir erozyona uğramış durumda. Global ortalamada büyük bir alım yapmaya dair kendini güvende hissetme endeksi -40.5 iken Türkiye için bu endeks -63.9 seviyesinde görünüyor.

     *       *        *           

Dolayısı ile global anlamdaki bulaşmanın devam ettiği koronovirüscovid-19 pandemi vakaları ile tüm dünyada tüketici güveni ciddi şekilde erozyona uğradı.Ancak bu durum Ipsos araştırmasına göre mukayese edildiğinde Türkiye’deki güven kaybı tüm ortalamaların da oldukça üzerinde gözüküyor. Bu arada Ülkemizin risk primi ile ilgili grafiğine bakıldığında düşüyor gibi gözükse bile güncel olarak Türkiye 5 Yıllık CDS değeri 323.19 şeklinde gözükür ken, Türkiye'nin 5 yıllık CDS priminin 2021 yılında en düşük 305.55 değerinde, en yüksek ise 329.08 değeri arasın da gezdiği belirtiliyor. Okuyucularımız için kısaca bilgi vermek gerekirse;CDS (CreditDefault Swap), elinde tahvil gibi bir finansal araç bulunduran kişinin, vade sonu geldiğinde alacağının belirli bir bedel karşılığında ödenmeme riskini ortadan kaldıran finansal enstrümandır.CDS için kredi temerrüt swapı/takası da denir. Kredi temerrüt swapları, gelişmekte olan piyasa bonoları, ipoteğe dayalı menkul kıymetler, kurumsal bonoları için kullanılabilir.Satıcı, riskten korunmak için bir prim talep eder ve pazarlığın bir parçası olarak bir anlaşma yapar. Negatif bir kredi dayanak varlığı etkiliyorsa satıcı, tahvillerin vade tarihine kadar ödenecek herhangi bir faiziyle birlikte CDS'in alıcısına varlık veya menkul kıymetin değerini ödemekle yükümlüdür. Böylece iki taraf da bir swap anlaşması ile kendisine fayda sağlayabilir.

     *       *        *

Sonuç olarak, S&P’a göre Türkiye ekonomisine ilişkin tahminlere de yer verilen açıklamada, ekonominin bu yıl yüzde 3,6, 2022'de yüzde 3,5, 2023'te yüzde 3,3 ve 2024'te yüzde 3,3 büyüyeceği öngörülürken,Ülkedeki işsizlik oranın ise 2021'de yüzde 13,4, 2022'de yüzde 12, 2023'te yüzde 11,2 ve 2024'te yüzde 11,2 olacağı tahmin ediliyor. Enflasyonun da bu yıl yüzde 12,5, 2022'de 8,7, 2023'te yüzde 8 ve 2024'te yüzde 8 olacağı öngörülüyor. Çok tabii olarak S&P tarafından öngörülen bu rakamların gerçekleşe bilmesi için öncelikle aşı sorununun kökten çözülerek covid-19 pandemi vakalarının bir an evvel kontrol ve dene tim altına alınması gerekiyor.Aksi takdirde sayıları yaklaşık 35 bini bulan lokanta ve resteurant zinciri başta olmak üzere iş yeri kapatma ve peş peşe önce küçük işletme sonra da büyük işletme iflaslarınınarka arkaya gelmesi kaçınılmaz gözüküyor. Bunun getireceği işsizlik de cabası.Bu yönden Ülkemiz açısından aciliyet arz eden covid-19 aşısının ihtiyaca binaen yaklaşık 160 milyon doz olarak temin edilmesinde büyük yarar bulunuyor. Çünkü Ülkemiz şartlarında süre gelen belirsizliğin resesyonla (durgunlukla) birleşerek stagflasyona(durgunluk içinde enflasyona) evrilmesi söz konusu olduğundan mevcut kırılgan lıkların bir an önce aşılabilmesi için mutlaka aşının bir an önce tedariki büyük önem taşıyor.