Bu kapsamdaki son gelişmeler ele alındığında Türk Lirası’nın (TL) Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Doları karşısındaki değer kaybı, kredi dereceledirme kuruluşu Moody’s’in Türkiye’nin kredi notunu indirmesinin ardından devam ediyor. Moody’s yurt dışı finansman kaynaklı kırılganlıkların artması nedeniyle ödemeler dengesi krizi ile karşı karşıya kalma ihtimalinin yükselmesini gerekçe göstererek Türkiye’nin kredi notunu bir kademe indirdi. Konuyla ilgili olarak Moody’s geçtiğimiz hafta cuma gecesi yayımladığı değerlendirmede, Türkiye’nin kredi notunu B1’denB2’ye indirip görünümünü de “negatif” olarak bıraktı. Dolar/TL not indiriminin ardından haftaya değer kaybı ile başladı. Dolar/TL bugün 7,4984, euro/TL ise 8,9072 seviyelerine kadar yükseldi.Uzmanlar Türk Lirası üzerindeki baskının süreceğini belirtiyor.Bluebay Varlık Yönetimi’nden Gelişmekte Olan Piyasalar Kıdemli Stratejisti TimothyAsh,Moody’s’in kredi notunun tartışılabileceğini belirtirken, “Ancak Türkiye’nin yöneldiği istikamet ve bozulan kredi hikayesi düşünüldüğünde karşı gelmesi zor” ifadelerini kullandı. Ash, Moody’s’in ödemeler dengesi ile ilgili uyarısının Türkiye’yi izleyen birçok kişinin sorduğu sorularla örtüştüğünü belirtti. Ash ayrıca, yatırımcıların kafasında, “Mevcut (para) politika uygulaması sürdürülebilir mi, 2018’in devamı yaşanır mı ve yaşanırsa o kadar ya da daha kötü olur mu?” gibi soru işaretleri bulunduğuna işaret ediyor.

   *       *        *

Geçmişte öyle ki Türkiye ile ABD arasında yaşanan gerilim sonucu Ağustos 2018’de Rahip Brunson krizi sırasında Dolar/TL 7,24 seviyesindeki tarihi zirveye çıkmıştı. Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) Rahip Brunson krizi sonrasında TL’deki değer kaybı nedeniyle politika faizini Eylül 2018’de, 625 baz puan artırarak yüzde 24 seviyesine yükseltmişti. Bu defa Moody’s görünümün “negatif” olarak bırakılmasının nedenini gelecek yıllarda mali göstergelerdeki bozulmanın tahmin edilenden daha hızlı gerçekleşebilme ihtimalinden kaynaklandığını açıklarken,bu görünümün ayrıca kurum ve politika belirleyicilerin sorunlara verdiği tepki ve cevapların “yetersiz” kalmasından kaynaklanan riskleri yansıttığı ve bu durumun önümüzdeki yıllarda Türkiye’yi “tam ölçekli bir ödemeler dengesi krizi” ile karşı karşıya bırakma ihtimalini artırdığının belirtilmesi aslında üstünde durulması gereken bir durum.Üstüne üstlük Rabobak kıdemli stratejistiPiotrMatys “Moody’s’in not indirimi sonrası Türk Lirası gelişmekte olan ülke para birimlerine karşı daha düşük performans göstermeye devam edecek” demesi de beraberinde soru işaretlerini getiriyor.

*       *        *

Rabobak kıdemli stratejistiPiotrMatys “Moody’s’in not indirimi sonrası Türk Lirası gelişmekte olan ülke para birimlerine karşı daha düşük performans göstermeye devam edecek” dedi.Matys, en kötü senaryonun gerçekleşmesini engellemek adına yapısal dengesizliklere eğilmek için hala çok geç olmadığını söylerken, “Ancak bunu yapmak için güçlü bir siyasi irade ve ekonomik reformlara tam taahhüt gerekiyor. Biz Moody’s’in bu ciddi uyarısına Türk kurumlarının yapıcı bir şekilde yanıt vereceğinden şüpheliyiz. Zira bunu yapmak ekonomiyi, faturası ne olursa olsun destekleme stratejisinin sürdürülemez olduğunu itiraf etmeyi ve yeni bir politika seti uygulamayı gerektirir” ifadesi de gerçekte çok dikkat çekici bir açıklama.Moody’s değerlendirmesinde Avrupa Birliği ve ABD ile ilişkiler ve Doğu Akdeniz gibi farklı cephelerde artan jeopolitik risklerin de potansiyel bir krizi hızlandırabileceği açıklamasına da yer verilirken, Moody’s’in not indiriminin piyasa için büyük bir sürpriz olmadığını belirten stratejistMatys negatif reel faizler ve artan jeopolitik risklerin ise dolar/TL üzerinde baskı yaratmaya devam edeceğini belirtiyor.

*       *        *

Sonuç olarak,Moody’s dahil diğer kredi kuruluşlarının geçmişteki sicillerine bakıldığında;Türkiye için yaptıkları değerlendirmelerle siyasetçilerin ve iş dünyasının tepkisini çeken uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarından Moody'sInvestors Service notları yanlış değerlendirdiği için ABD'de ceza aldı.Cezaya gerekçe olarak Moody's'in 2010-2013 yılları arasında uzun vadeli konut kredisine (Mortgage) dayalı menkul kıymetler (RMBS) derecelendirmesindeki tutarsızlık, tanımlamadaki eksiklikler ve iç kontrollerdeki aksamalar gösterildi. Moody's, iç kontrol mekanizmasındaki aksaklıklar nedeniyle 15 milyon dolar, kredi notlarının sembolleriyle ilgili tanımlama eksiklikleri için de 1.25 milyon dolar cezayı ödemeyi kabul etti. Kuruluşun hata farkedildiğinde değeri 49 milyar dolar aşan 650'den fazla RMBS notunda düzeltme yaptığı da vurgulandı.SEC ilk kez derecelendirme eksikliklerine dayanan bir ceza kestiğini açıkladı. ABD'de 2008 yılında patlak veren küresel krizini öngörememek ve kriz sonrasında kredi risklerini yeterince iyi değerlendirememekle suçlanan dünyanın en büyük üç kredi derecelendirme kuruluşu daha önce de çeşitli cezalar aldı.Avrupa Birliği'nin (AB) Avrupa Menkul Kıymetler ve Piyasalar Otoritesi (ESMA),2017 yılında kredi değerlendirme kuruluşu Moody's'e AB düzenlemelerini ihlal ettiği gerekçesiyle 1.24 milyon Euro ceza verdi. Cezanın 2011 Haziran ve 2013 Aralık ayları arasında Moody's Almanya ve İngiltere şubelerinin Avrupa Yatırım Bankası, Avrupa Yatırım Fonu, Avrupa İstikrar Mekanizması ve AB ile ilgili yaptığı 19 değerlendirmeyle ilgili kamu bilgilendirmelerinde ihmalkâr davranışlar nedeniyle verildiği kaydedildi.ESMA, 2016'da da Fitch'e düzenlemelere uymadığı gerekçesiyle 1.37 milyon Euro para cezası verdi. Kurumdaki bazı analistlerin kredi derecelendirmeyle ilgili önemli verileri, halka açıklanmadan önce Fitch'in üst şirketindeki yetkililere bildirmesi ve 2012 yılında Slovenya'nın kredi notunu düşürmeden 12 saat önce ülke yetkililerine haber vermesi gerekirken bunu yapmaması cezanın gerekçesi oldu. Çok tabii olarak bu olanlar sonrası kredi derecelendirme kuruluşlarına olan güven de sorgulan   ma noktasına geldi.