İYİ Partinin 1. Sıra adayı Operatör Doktor Evrim Balbaloğlu ile dün tanışma fırsatı bulduk… Nazik, güzel ve düzgün konuşan, güler yüzlü genç bir hanımefendi.

Zonguldak Gazeteciler Cemiyeti (ZGC)yi ziyaret eden doktorumuz burada gazetecilerin sorularını içtenlikle ve samimi olarak yanıtladı.

Ereğli’de yaşayan aslen Artvin Borçka kökenli bir ailenin soyundan gelen doktor hanımın açıklamalarını ve dileklerini yerel gazetelerde okumuşsunuzdur, iyi niyetli bu açıklamaların gerçekleşmesi hepimizin umudu, vatandaş da görüldüğü kadarı ile İYİ niyet kapsamında bir tercih yapma kararını uygularsa hanımefendi doktorumuz iyi dileklerle ilimizi İYİ temsil eder…

Tabii ki (3+1+1) gibi bir formül kapsamında…

N’olcak bu memleketin hali?

Memleket partisi tüm memlekette bir karışıklığın kollarında çıkmış bir yola gidiyor…

İsa’ya mı, Musa’ya mı çalıştığı belli olmayan bir patronun başında olduğu ve politik inceliğin sıfır olduğu bu partinin ince eleyip sık dokuyan bir zamanki sempatizanları birer birer “Arrivederci Roma” derken parti içinden de gelen akıllı uslu uyarılar gündemimize düşüyor. Bu kapsamda partinin Meclis Üyesi Ahmet Meşe, "Tek yürek olunmalı" diyerek partisinden istifa etti. Meşe, seçimlerde Kılıçdaroğlu ve Millet İttifakı'nı destekleyeceğini belirtti. Memleket Partisi'nin Zonguldak teşkilatında da çok sayıda istifa yaşanmıştı.

İşte gelinen bu noktada hala “ben… ben…” diye kürsülere çıkan ve bağırıp çağırmalarıyla bazı iktidar mensuplarının tarzını aratmayan İnce Maarrem bu tarzı ve tavırlarıyla hiç de Yaşar Kemal’in İnce Memed’ine benzemiyor, adeta tam tersi…

Sert üsluplardan bıkmış usanmış bir millete aynı şekilde hitap etmenin kendisine puan kazandıracağını zanneden ancak yanılan Maarrem, ülkenin siyasi tarihine pek de hayırlı bir şekilde geçeceğe benzemiyor.

KENTİN KÜLTÜREL DEĞERLERİ

Bildiğiniz gibi İtalya’nın Piza kentinde bu kentin adıyla anılan bir kule var; Piza Kulesi…

Dünyanın en çok bilinen yapılarından, 800 yıllık bir mazisi var diyebileceğimiz ve her an yıkılacakmış gibi duran bu kule için bölgenin yerel yönetiminden birisi çıkıp “ya birader bu kile her an devrilebilir, gelin şunu yıkalım, yerine millet bahçesi yapalım…” filan deseee,

Çıkar tüm İtalya ve hatta tüm dünya bu herife bitarafıyla güler, yalan mı?

Ve Paris’in o ünlü Eyfel kulesi…

Fransa turizminin en önemli simgesi olan Eyfel Kulesi, yıllardır Paris’in sembolü olarak şehrin göbeğinde bulunuyor.

Kulenin mimarı Gustave Eiffel…

İnşaatını 1889 yılında tamamladığında kulenin Paris manzarasında geçici olacağını düşünmüştü. 134 yılı aşkın orada duruyor, tamamen demir-çelikten yapılmış bir anıt yapı…

Hiç düşünebiliyor musunuz; Paris Belediye Başkanı çıkacak da, “beyler bu kule metal yorgunu, her an yıkılabilir, şunu yıkalım yerine AVM yaparız, insanlar da uzaktan kuleye bakacaklarına girer AVM’yi gezerler…” şeklinde konuşacaaaaaak…

Anında adamı tutarlar psikiyatriste sevk edip raporunu alıp bir kenara koyarlar…

Evet;

Bu örnekleri çoğaltabiliriz…

Gelelim Zonguldak’a;

Eski ama anlamlı, kenti anlatan kartpostallara konu olmuş bir Valilik binamız vardı,

Aynı şekilde liman kenarında Fransızlardan kalma bir İşçi müdürlüğü binamız vardı,

Kentin çeşitli semtlerinde yerli Rumlardan kalan taş evlerimiz vardı,

Bir Rus kömürcüden devralındığı ve cumhuriyet öncesi okul yapıldığı bilinen bir Mithat Paşa ilkokulumuz vardı,

Daha neler neler… N’oldu bunlara? Yıktık, yerle yeksan ettik, sonra da pişman olduk, yalan mı? Peki şimdi neyin peşinde birileri?

Liman kenarındaki Maden Mühendisleri Lokalinin, Fevkani Köprünün, Yayla ilkokulunun, ünlü Sanat okulunun, vs. vs. vs.

Kafaya koymuşlar… Yıkmak istiyorlar… Yerlerine rant getirecek başka başka yapılaşmalar düşünüyorlar…

Bu kentin kültürel değerlerine hiç ama hiç önem vermemek gibi bir vandallığı böylesine pervasızca sergilemek için, bunu sağda solda her fırsatta konuşabilmek için insanın kafasının iyi olması gerekir. Akıllı uslu ve mantıklı bir kişi toplumun kendisine bir tuhaf bakacağını düşünebilmeli bence…

Bize çektirilen tüm bunlar birer acı…

Yakın tarihimizden bile ders almamış, Zonguldaklıları hiç anlamamış insanların bizi yönetmesi kadar acı…