Artık normalleşmeliyiz.

Deprem gerçekten bizim hem içeride hem de dışarıda dünya ile olan ilişkimizi kesti.

İçeriden ses yok.

Dışarıdan bilgi yok.

Deprem öncesi.

Siyaset konuşuyorduk.

Seçimleri konuşuyorduk

EYT gündemdeydi.

Yapılandırma gündemdeydi.

Seçimin 14 Mayıs günü olacağı ifade ediliyordu.

Zonguldak adına işçi alımı masadaydı.

Amasra A sahasının komisyon çalışması gündemdeydi.

Ülke dışı ise Ukrayna ve Rusya savaşı gündemdeydi.

İstanbul adına terör saldırısı konuşuluyordu.

Peş peşe ülkeler konsolosluklarını kapatıyordu.

Sınır ötesi operasyon gündemdeydi.

Terör örgütleri ile mücadele sürüyordu.

Askerimiz teyakkuz halindeydi.

Siyaset adına altılı masa çok konuşuluyordu.

Altılı masanın adayı kim olacak?

Bu konu ana gündemdi.

Cumhur ittifakı yoğundu.

Hemen her gün Cumhur ittifakının mitinglerini ve çalışmalarını görüyorduk.

On mart seçim günün açıklanacağı gündü.

Tabi ki her şey tersine döndü.

O kadar yoğun gündemlerden.

Birden bire 6 şubat sabahı 4.36’ da her şey ters ve düz oldu.

O günden bugüne dünya ve ülke geneli her şey ile ilgimiz kesildi.

Kendi içimize döndük.

 Şimdi bundan çıkalım.

Artık yaralarımızı sarma zamanı.

Çok çalışma zamanı.

On ilimize bakma zamanı.

Tabi ki aslında ağır hasarlı tam üç il var.

Kahramanmaraş, Adıyaman ve Hatay.

Bu üç il çok büyük hasara sahne oldu.

İlçeleri ile birlikte.

Gaziantep yarasını sarıyor.

Sardı.

Malatya ayağa kalkıyor.

Kalkacak.

Diğer iller ise çok daha iyi durumda ve konumda.

Kendine bakacak durumda.

Osmaniye, Diyarbakır, Adana, Elazığ, Şanlıurfa ve Diyarbakır.

Bu altı ili ayıralım.

Bu iller kendine bakar ve çok çabuk toparlanır.

Geri kalan beş ilin.

Üçü ağır.

İkisi ise orta hasarlı olarak ifade edebiliriz.

Sonuç olarak artık normale dönelim.

Yardımları gönderelim:

Yeni şehirleri kuralım.

Ayağa kalkalım.

Zonguldak olarak ülke olarak hem içeride yoğunlaşalım.

Hem de dışarıya karşın güçlü duralım.

Savaş hali olursa seçimler ertelenir deniliyor.

Bu durum savaş halinde çok daha ağır değil mi?

Tam 156 bin yıkılmış.

44 bin sayısına yaklaşan vefat sayısı.

Sadece Hatay ilinde 22 vefat deniliyor.

Adıyaman keza öyle ağır vefatlar var.

Kahramanmaraş'a daha gelmedik bile.

Vefatlarımız artacaktır.

Enkazlar kaldırdıkça vefat sayısı da artacaktır.

Yaralılarımız 120 bin sayısına yaklaşıyor.

Deprem nedeni ile halkımızın bozulan psikolojini ise hiç saymıyorum.

Bu durum savaş halinden daha ağır sonuç, durum  ve konum değil mi?

Tabi ki devlet yetkililerimiz en iyisini bilir.

Siyasi partilerimizin ortak görüşü ve mutabakatı da önemli ve değerli.

YSK ne diyecek?

En önemlisi o bence.

YSK deprem bölgesine sandık adına çalışma yapıyor biliyoruz.

Bakalım kısmen erteleme çıkacak mı?

Yaz sezonu veya Eylül ayı gibi.

Veya yerel seçimlerle birleştirme.

Bilemiyorum.

Belki de 14 Mayıs seçimlerin yapılacağı tarih olabilir.

Veya gününde seçim yapılır.

Çünkü okullar artık uzayacak.

Üniversiteler açılacak ama geç bitecek.

O zaman  belki seçimin günüde vaktinde olabilir.

Erkene çekilme düşüncesi iptal olabilir.

Bir çok seçenek masada ve gündemde.

Artık normalleşme olsun.

Ve tam yol çalışmaya devam edelim.

Hep beraber ve hep birlikte.

Yol alalım.

İnşallah çok daha güçlü günlere.

Güçlü Devlet.

Güçlü Türkiye sloganı ile.