Kim kime sormuş.

Bilmiyoruz.

Adliye binaları için birileri taşıyor.

Taşınıyor. Atanlar ve tutanlarda ayrı bir muamma.

İçinde bazı muhabir kadrolarımızdan zaman dahilinde rüya görenler yok mu?

Var. Hayal görenler. Var.

Bunları da işin ayrı bir ayrıntısı olarak adlandırıyorum.

Bu binaları otel yapan var.

Turizm kullanımına açan var.

Yerel yönetimler kendine bina yapamıyor.

Başkalarının binalarına iştah kabartılması.

Sulanılması.Ne derece doğru.

Bu bize göre olmuyor.

Kibarca işin tuhaf tarafı olarak görüyoruz.

Yanlış olarak görüyoruz.

Adliye binamız.

Eski ve yeni bina 1996 yılında ilk binamız.

Birkaç yıl öncede ikinci binamız yapıldı.

Neden adliye çalışanlarımız deniz manzaralı yerde çalışmasınlar.

Yıllardır çalışıyorlar.

Başsavcılık.

Hakimlerimiz.

Baro ve hukukçularımız.

Avukatlar.

Adliye çalışanları.

Hepsi bize göre yerlerinden memnun ve mutlular.

Bir tek otopark sorunu var.

Bu da bir şekilde çözülebilir.

Otopark konusu sadece adliyenin değil ki.

Yeni hastanenin.Her yerin sorunu.

Valilik altı otopark kamuya hizmet etmiyor.

Kime hizmet ediyor.

Saati elli lira olan otopark parası ile ülkemizin en pahalı otoparkı fahiş bir durumda ve konumda Zonguldak halkının ve dışarıdan gelen misafirlerin kazıklanmasına vesile oluyor.

Kamu’da bu durumu maalesef seyrediyor.

 Adliye hizmet binalarını değerlendirmeye devam edersek.

Adliye yeni yerinden memnun.

Mutlu .

Mesut.

Hizmetini yapıyor.

Yerine getiriyor.

Adliye için yeni bina hizmette.

Mevcut bina ise bir çok tadilat ve onarım gördü.

Çatı dahil.

Cam ve pencere dahil.

Hepsi yenilendi.

Başsavcımız tüm ödenekleri başarı ile alarak adliyenin hizmet binalarının tüm eksikliklerini tamamladı.

Ayrıca acılık caddesinde çok katlı bir binanın iki katı son derece modern bir şekilde dizayn edilerek.

Hem örnek icra müdürlüğü oluşturuldu.

Hem de denetim bürosu hayata geçti.

Çok büyük iki katlı bir alanda hizmet yapılıyor.

Bu örnek proje tüm kesimlere de örnek teşkil ediyor.

Adliye binası taşınsın.

Taşınacak mı?

Bu gibi sorularla adliye neden kibarca söylüyorum rahatsız ediliyor:

Keyfi kaçırılıyor.

Adliye başsavcılığımız ve savcılarımız.

Hakimlerimiz.

Hepsi görev yerlerinde belli bir süre kalıyor.

Çok uzun vadeli görev yapamıyorlar.

Ülke geneli 81 ilimize gerekirse tayinlerle gidiliyor.

Görev yapılıyor.

Bu anlamda denizi olan yerler var.

Kara parçası var.

İç Anadolu var

Güneydoğu ve Doğu Anadolu var.

Yurdumuzun tabi ki her yeri ayrı bir cennet .

O zaman deniz gören ve çok örnek bir yerde sahile sıfıra eşit düzeyde muhteşem bir manzarayı hem başsavcılığımız.

Savcılarımız.

Ve hakimlerimiz hak ediyor.

Hem de bu kadar yoğun bir tempoda çalışırken çok daha hak ediyor.

Tabi ki Avukatlarımız ve hukukçularımız da hak ediyor.

Adliye personelimizde hak ediyor.

Adliye kendi binasına sahip çıkasın.

Çıkmalı.

Kolluk kuvvetlerimiz.

Emniyet teşkilatımız.

Jandarma komutanlığımız.

Türk Silahlı kuvvetlerimiz.

ZBEÜ. 

Tabi ki Başta Valiliğimizde olmak üzere hepsi hak ediyor.

Zonguldak denize sıfır bir kenttir.

Vilayettir.

Burada  görev yapan tüm kamuda görevli herkes denize sıfır hizmet binalarında görev yapmayı sonuna kadar hak ediyor.

Hiç kimse, hiç kimsenin yerine gereksiz yere işgal olsa bile istek ve talepte bulunmasın.

Hiç kimse de ilgili ve yetkili, siyasetçisi de dahil, bazı kuruluşları, ilimizin iç kara parçalarına gönderme çabası, gayreti içerisinde beyhude olmamalıdır.

Bu düşünce içinde bulunmamalıdır.

Bu bizlerin görüşleridir.