Bazı zincir mağazalar var. Hepsi demiyorum.

Bir kısmı.Fakat gerçekten tefeci gibi hareket ediyorlar.

Bu mağazalardan alışveriş yapınca ödeme noktasına kadar her şey yolunda.

Yalnız  ödeme bir aksama olunca.

Tabi ki süreç ve müşteri ilişkileri adına tabi ki bir  ihtar, iki ihtar ve üç ihtar normal olarak hukuk yoluna gidilir.

Ödeme yapmayınca bu konuda yapacak bir şey yok.

İcra yolu. Hak yolu ve hukuk yolu açıktır.

Bir vatandaşımız bu şekilde zincir mağazalarından birinden yapılan alışveriş adına kefil oluyor.

Kefili yakın aile bireyi. Aynı zamanda mağazanın müşterisi olduğu için kefilliği de geçerli.

Buraya kadar her şey güzel. Alışveriş yapılıyor.

Mal teslim ediliyor.Kefil olunan aile ödemelerini yapıyor.

Sonra ise ödemeler de çeşitli sorun ve sıkıntı olunca.

Alışveriş yapılan aileye bilgi geçiliyor.

Mesaj veriliyor.

Ödeme taksit bile yeniden yapılıyor.

Fakat normal ödeme taksitlerinin dört katı olunca aile  asgari ücretli bunu bile ödememe imkanı olmuyor.

Normal taksitleri ödemeyen sonra yapılan anlaşma gereği dört katı yüksek meblağ ödemeyi aylık yapabilir mi ?

Çaresiz kalınınca ödeme tablosu mecburen ve cebren kabul ediliyor.

Hali ile aile zaman kazanıyor ama ödemeyi yapamıyor.

Buraya kadar her şey normal süreçte  gidiyor.

Zincir mağaza muhasebesi söz alıyor ve sözler tutulmadığı için yapacak bir şey kalmıyor.

Ve olay hukuk bürosuna yansıyor.

Hukuk bürosu işin ehli. İstanbul merkezli.

Tecrübeli.Deneyimli. Dar gelirli vatandaşın durumunu ve zayıf noktasını  en iyi bilen isimler.

Alacak  adına resmen kaplan ve panter.

Bir de ağzı laf yapan bazı katiplerde olunca.

Resmen pazarlamacı gibi. Bal dudak ama acı bir bal dudak.

 Yaman bir büro.  Borçlunun iflahını kesecek kadar da cüretkar tavrı var.

Ve  hukuk bürosu ilgilileri kefilin tüm yakın akrabalarını da arayarak teşhir etmesi ve ifşa etmesi de çok ayrı bir konu başlığı onu da  ayrıca değerlendireceğim.

Ve iş icraya düşüyor. Buraya kadar her şey normal.

Buradan sonra konu önemli. Kefil bu esnada hiç aranmıyor.

Bilgi verilmiyor. Kefil olduğunu ve ailenin ödemelerini yapmıyor denmiyor.

Mesaj çekilmiyor. Kefil ailede icraya veriliyor. İcraya düşünce kefilin haberi oluyor.

O da şans eseri. Böyle tebligatlarda kişinin kendine verilmesi gerekir.

Tebligat bile gelişi güzel habersiz bir noktaya bırakılmış.

Tesadüfen haber olunmuş. Tabi ki böyle hukuk büroları tebligatı bile takip ediyor.

Sistematik bir anlayış. Kefil işinin haberi olmadan itiraz süresinin geçmesi.

Neyse ki kefil aileye Allah yardım ediyor.

Tesadüf  tebligatın geldiğini itiraz süresinin dolmasına bir gün kala öğreniyor.

Tebligat alınıyor. Neden bu tebligatı teslim etmezler,  çok da anlaşılır değil.

Tebligatı alan kişiye kefil aile soruyor neden aldın, neden haber vermedin gibi, söylenen cevap tebligat sahibinin buradan alacağı postacı tarafından ifade edilmiş.Hiç kimsenin haberi yok tabi ki bu olaydan.

Diyorum hukuk bürosu maşallah her şeyi takip ediyor.

Posta tebligat bile yerine ulaşması adına  her türlü gerekli yol takip yapılıyor.

En azından ben kefilin anlattıklarından bunu anladım.

 Tabi ki icraya verilince ne yapılır.

Ne olduğunu bakılır. Vadesi gelmeyen borçlarda hali ile icraya verilmiş.

Borç miktarı  dört taksit ve vadesi gelmeyen borçlarda eklenince bir hayli borç olmuş.

Sonuç olarak hukuk bürosuna gidince anlaşma yok.

Yıkma var. Yok etme anlayışı var.

İnsanların mal varlıklarına el koyma var.

Kefil mağazaya gidiyor.

Bu işi çözelim. Ana borç üzerinden aynı ödeme tablosu ile gecikmiş taksitleri ben ödeyeyim, sonra geri kalan taksitleri de takip eden her ay ödeyeyim sözlerine.

Hukuk bürosuna gitti. Yapacak bir şey yok.

O mağazanın yetkilileri işin en ehli, affı olmayan  ve en azılısına düşmüşünüz sözleri yukarıda anlattıklarımızla bağdaşıyor.

İşte zincir mağaza pek çok hukuk bürosu ile çalışıyor.

En azılısı da bu acı hikaye ile bize başvuran ve bu yaşanmış olayı anlatan vatandaşımızın başına gelmiş oluyor.

Ne diyelim. Kefil olunmamalı.

Kefil olunursa bu acı sonuçlar ortaya çıkıyor.

Bir de zincir mağazaların bazıları tefeci gibi davranıyor.

Yakıyor, yıkıyor ve maalesef vatandaşı  müşteri odaklı görmüyor.

Görse bu bazı hukuk bürolarının inisiyatifine bırakmaz, terk etmez.

Terk etmemeli.

Vatandaşımızın başına gelen bu talihsiz ve acı olayı anlattık, yazdık, ödeme yapma isteklerinin geri çevrilmesini ve tefeci faizlerinin istenmesini başka nasıl izah edebiliriz ki.

Yazık ki yazık.

Şimdilik nokta.