Zonguldak limanı.
Gerçekten olağanüstü bir liman.
Öyle bir işlev var ki.
Öyle bir çalışma temposu var ki.
Hangi birini sayayım.
Tabi ki limanın bu hareketliliği.
Bereketliliği.
Yoğunluğu.
İhracat.
İthalat.
İstihdam.
Liman şehrin kalbi durumunda ve konumunda.
TTK için can damarı.
Çelik sanayi için dünya’ ya açılan kapı.
Maalesef Zonguldak bu durumu ve konumu anlamayan bazı çevreler var.
Yerel yönetimler var.
Bir de bizim emekli meslektaşlarımız var.
Yok marina.
Yok çocuk parkı.
Yok gezi yolu.
İnsan pes diyor.
Nedir?  Diye düşünüyoruz.
Tamam zamanınız artık geçmiş.
Ömür adına emeklilik artık keyfi derece yaşanıyor.
Geçmiş dönemde  görev yaparken.
Gelecek nesile ne bıraktınız?
Koskocaman bir hiç.
Şimdi bu aynı düşünce.
Mantalite.
Yine istihdamı.
Yine üretimi.
Yine yatırımı.
Yine katma değer pozisyonu.
Yine lojistik üssü durum ve konum.
Konvansiyonel deniz işletmeciliği.
Sayarak bitiremiyoruz.
Ama maalesef şehre katkı vereceklerine.
Şehre köstek olma.
Olmuyor.
Kibarca söylüyorum.
Yanlışlar içerisindesiniz
Halen daha şehre bu kadar çivi çakmama üzerine yol alırsanız.
Halen daha çivi sökme adına yol alırsanız.
O zaman sizlere diyecek bir şey kalmıyor.
Bunun okumuz da aynı.
Okumamışı da aynı.
Neden bu kadar kör düşünceler.
Kör bakışlar.
Hepsinin Zonguldak’ ta olması mı, gerekiyor.
Yapacak bir şey yok.
Bu düşüncelere bunun olmayacağını bir şekilde anlatacağız.
Anlayanlar anlar.
Anlamayanlarda yan gelip yatsın.
Kömür tozundan.
Kömür renginden kimse şikayet edemez.
Çelik mamullerimizden kimse rahatsızım diyemez.
Bunlar bizlerin ilimiz adına.
Bölgemiz adına yaşam sebebimiz.
TTK kurulurken.
Zonguldak yoktu.
Eski adı da EKİ idi.
Gerçi çok bilmiş bazı Ereğli ilçesindeki sonradan yerleşmişler bunu bilemez.
Bilseydi.
Sahip çıkardı.
KARDEMİR olduğu için Karabük kuruldu.
Karabük oldu.
KARDEMİR kuruldu.
Hemen yanı başına Karabük yerleşkesi geldi.
Ereğli ilçemizde ERDEMİR kuruldu.
Sene 1965  bomboş bir alan.
Sene 2023  ERDEMİR Fabrikasının dibine gelen bir yerleşim merkezi.
Sonuç olarak bu devasa yatırımlar yapılırken.
Kurulurken.
Hiç kimse bir itiraz etmiyordu.
Çünkü yerleşke yoktu.
Şimdi yerleşke gelmiş.
Bu yerleşkeler bilerek geldiler.
Şikayet etme lüksleri yok.
Ederlerse cevaplarını alırlar.
Kendi adıma kurumları ve kuruluşları savunur gibi görüntü veriyorum.
Ama ben kendi adıma bir gerçeği seslendiriyorum.
Bu kurumlar ve kuruluşlar bizleri bugüne getirdi.
Büyüklerimiz , dedelerimiz.
Babalarımız
Bu kurumlarda çalıştı.
Emekli oldu.
İkinci nesilde öyle.
Şimdi  inşallah üçüncü nesil de çalışacak.
Şunun altını çiziyorum.
Hem madencilik sektöründe kamu ve özel.
Hem demir  ve çelik sektöründe.
Zonguldak, Bartın ve Karabük bölgesinden işçi alımı yapılmalıdır.
Kömür ile ilgili Bartın ve Karabük işçi alımı olmalıdır.
Demir ve Çelik istihdamı adına da il merkezli veya ilçe merkezli olmalıdır.
Aslında bugün için konuşan siyasetçilere şu soruyu sormak gerekir.
Doksanlı yıllarda ki siyasetçilerin yaptığı hatayı bugün kim ödüyor.
Bizler.
O yıllardaki yerel basın da ki bazı meslektaşlarımızda dediğim gibi bu konuda çok büyük hatalıdır.
Görevlerini yerine getirmemiştir.
Sonuç olarak.
Limanımız sanayi olarak yaşayacaktır, devamlılık sağlanacaktır, hareketlilik ve bereket sürecektir.
İlimize, bölgemize ve ülkemize Kazandırmaya da devam edecektir.
Liman için kapatalım diyenler, marina yapalım rüya ve hayali kuranlar, yok gezi yolu, çocuk parkı veya çeşitli aktiviteler gerçekleştirme çabası içinde olanlara.
Beyhude yorulmayın, kamuoyunu da yanıltmayın, yanlış algılara sürüklemeyin.
Yoksa sizleri artık deşifre edeceğiz.
Bilgilerinize .
Nereye mi, tabi ki topluma ve kamuoyuna .
Kimsenin işsiz, aşsız, kalmasına müsaade etmeyeceğiz.
Hiçbir kuruluşun da zarar etmesine izin vermeyeceğiz.
Tuzu kuru olanlara duyulur.,