Bugün konumuz her zaman olduğu gibi Zonguldak.

Büyük Zonguldak.

Ama konumuz Zonguldak herkesi ihya ederken.

Zonguldak’ ta bu ihya ile oluşan zenginlik.

Ülke standartının çok üstünde gelir.

Refah payı. Milli gelir.

Zonguldak gerçekten ülkemizin en zengin vilayeti.

Allah daha çok versin. Allaha şükür veriyor.

Kömürün ana vatanı. Çelik sanayinin başkenti.

Ağır sanayinin kalbi. Termik santrallerin enerji üssü.

Şimdide Filyos ile yeni bir adrenalin yayılıyor.

Hem de tüm bölgeye yayılan.

Evet

Zonguldak böyle zenginlik verirken.

Bu zenginliğe karşın göç aldı.

Hem de öyle böyle değil.

Ülkemizin her yerinden.

Batı Karadeniz. Orta Karadeniz.

Doğu Karadeniz. Doğu Anadolu.

İç Anadolu. Ülkemizin her yeri Zonguldak’a koşa koşa gelmiş.

Türkiye yetmişli yıllarda Avrupa'ya koşarken.

Buna Zonguldak'ta dahil. Türkiye'de Zonguldak'a koşmuş.

Bugüne gelirsek. Zonguldak içinden iki il çıkardı.

Hem de haksızca. Bartın hiç yoktan il oldu.

Bartın hiç istemedi.

O günler adına vefat eden yerel yönetici başkan adına yapılacak  yerel ara seçimde.

O dönemin başbakanı sadece popülist politika adına.

Kazanma adına verilen teşvik. Prim. Sadece kazanma mübah olunca.

Ya da adına ne dersek diyelim.

Haksız bir seçim kazanma taktiği.

Milletin gönlünü kazanma sadece il olma vaadi.

Nedense .

Ülkemizde bu il olma politikası.

Anavatan iktidarı döneminde moda oldu.

O dönem adına terör ile mücadele de yapılan uygulama.

Sonra ülke geneli seçim kazanma kampanyasına döndü.

Ve tabi ki hoş olmadı, etik olmadı, siyaset ahlaki hiç değildi.

Bartın bu şekilde gitti. Bartın il oldu.

Bartın'ı il yapan o dönemin başbakanı ise ilk genel seçimde seçimi kazanamadı.

Ne gariptir ki genel seçim kazanma adına prim ve teşvik veremedi.

Popülist politika Anavatan Partisi ile ülkemize dediğim gibi girdi.

Refah – Yol ile devam etti.

Ak Parti iktidarından ise bu yönde politika hiç yapılmadı.

Bize göre de doğru olan oldu.

Refah -Yol döneminde Karabük ilçemizi kaybettik.

Kaybetme nedeni Zonguldak iktidar partisinin il başkanının koltuğunu koruma içgüdüsü idi.

Zonguldak'ta koltuk kalması adına Karabük ilçemiz verildi.

Hem de alkışlarla.

Desteklerle. Siyasetin ayak oyunları ile.

 Karabük’teki arkadaşlarımız bile şaşırdı.

Çünkü Zonguldak alkışlarla ilçesini veriyordu.

Neden?

Çünkü o günün başkan düzeyinde yöneticileri Zonguldaklı değildi.

Zonguldak'ta yaşamıyordu. Seve seve verdiler.

Verdiler de ne oldu? Hiç kimse hakkını helal etmiyor.

Bizlerde dahil. Yaşasalar da yaşamasalar da.

Helal etmiyoruz. Böyle bir brütüs’ lük  dünya tarihinde bile olmamıştır.

Ama Zonguldak'ta oldu.

Şimdi gelelim ana konumuza.

Yine il konuşulmaya başlandı.

Yayın ve yerel basın bu konuyu geniş kesimlere yayarak işliyor.

Acaba yerel basın biliyor mu?

Bugün adına yeni internet haber sitelerimiz il geneli resmi ilan alıyor.

İller içinden bir il çıkarsa.

O ilçede en büyük ikinci ilçe olursa.

İlan gelirlerinin yüzde elli düşeceğini hesaplıyor mu?

Ya da hesaplamıyor mu?

Peki o zaman yerel gazeteler bu il olma yaygarasına.

Kampanyasına.

Koşa koşa neden yalan ve asılsız, asparagas haberlerle destek veriyor. Yer veriyor.

Çok da anlayamıyorum.

Yerel gazeteler.

İllerinize sahip çıkmasanız.

 O zaman gelirlerinize de sahip çıkamazsınız.

Bunu da söyleyelim devam edelim.

Ereğli il olma vaadi ile yol alıyor.

Bazı siyaset isimleri de bu duruma her zamanki gibi balıklama dalıyor.

Siyaset adına istedikleri hedefleri alamayanlar.

Şimdi yeni hedefleri ilçemizi il yaparak gidermeye çalışıyorlar.

Bu da çok yanlış.

Bu olumsuzluğa birçok katkı verenlerde çabası.

Gayretler var. Kamuoyu oluşturmaya çalışanlar.

Birde bunlar haklı gibi konuşmuyor mu?

Pes diyorum. İllerinden her şeyi al.

İlin seni ihya etsin. Zengin etsin.

Cebine para koysun. O zaman lütfen iline biraz saygı istiyoruz.

Bakınız.

Bu il yaygarası Zonguldak'ta boş çıkacak.

Her zamanki gibi. Zonguldak geçmişte içinden iki il çıkarken.

Maalesef yerel basın adına bazıları sınıfta kaldı.

Menfaat  ilişkileri yerel basını da susturdu.

Bakıyoruz.

Yerel basının geçmiş arşivlerine.

Doksanlı yıllar.

Zonguldak adına yerel basının sınıfta kaldığı yıllar.

Hem de her yönden.

Yerel basın, haber ajansları, temsilciler ve televizyon ve radyo da dahil.

Sınıfta kalmışlar.

Yerel basın yok denecek bir ölçüde iline hizmet edememiş, katkı vermemiş, kamuoyu iline sahip çıkma adına oluşturulamamış.

Basın adına da Zonguldak ruhu, özü ve bilinci oluşmamış.

Ama bugün durum böyle değil.

Artık çok daha güçlü bir yerel basın var.

Hem Zonguldak’a, hem bölgeye, hem de ülke ve dünya geneline.

  Artık durum hiç kimsenin dediği gibi değil.

Kim brütüslük yaparsa artık teşhir edilecek.

Kamuoyuna çıkma yüzü olmayacak.

Artık herkes dikkatli olsun.

Her kim olursa olsun.

İline brütüslük adına attığı adımlar yüzüne vurulacak.

Yalnız bırakılacak.

Geçmiş brütüsleri Zonguldak unutmuyor.

Yeni brütüsleri de barındırmayacağız.

Sezar’a brütüs’ün yaptığı gibi, Zonguldak birçok brütüs gördü.

Artık yeni brütüsleri  görmek istemiyoruz.

Her kim yeni potansiyel brütüs olursa.

Bizlerde onlara gereken brütüslüğü yapacağız.

Herkes bunu böyle bilsin.

Şimdilik nokta.