Zonguldak siyaset arasında kumpas senaryoları kuruluyor.

Bizler rakip partiler birbirine kumpas kurar diye düşünürken.

Parti içi kumpasları da görebiliyoruz.

Bu nasıl anlayıştır.

Öncelik herkes parti içi rakiplerini diskalifiye etme peşinde.

Çabasında.Hayret ediyorum.

Siyasette yükseliyorsun.

Uğraşıyorsun. Zirveleri zorluyorsun.

Sonra başa dönülüyor.Olmuyor.

Bu her kim olursa olsun geçerli.

Bazen verilen karşılıklar halk nezdinde de teveccüh bulması çok önemlidir.

Siyaset her zaman güven esası üzerine kurulur.

Güven çok önemlidir.

Şimdi Zonguldak’ ta bazı veya bir takım siyasi çevreler kendi içinde kıyasıya rekabeti zorluyor.

Rekabet güzeldir.

Yalnız bu rekabet değil ki birbirinin açığını arama adına yol alma.

Hayretler içindeyim.

Şimdi bazı siyasetçi isimler yanlarına danışman alıyor.

Alsın tabiki.Ama danışmanlar bilgili olmalı.

Deneyimli olmalı.Her yerde gözü ve kulağı olmalı.

Dengeleri sağlamalı.Tecrübe konuşturmalı.

Şimdi danışman budur.

Bakıyorum.

Bir takım siyasiler.Teşkilat içi görevli isimler.

Yanlarına danışman alıyor.Hem de basın danışmanı diye bizlere lanse ediyorlar.

Veya sanki özel kalem müdürü gibi.

Peki, bu basın danışmanları oldukları tartışılan isimler ne kadar verimli.

Geçmişlerinde başarı adına bir örnek var mı?

Belki doğru yapacağınızı sizlere yanlış yaptırıyorsa.

Yanınıza her şeyinizi güvenerek aldığınız kişi size zarar veriyorsa.

Yönlendirmelerinizi  yapamıyorsa.

Yanlış basın mecralarına sürüklüyorsa.

Bir başka siyasiye çalışıyorsa. Yol yakınken ayrılacaksınız.

Yoksa o zaman ne oluyor. Erkenden havlu atıyorsun.

Çıktığın siyaset maçını kaybediyorsun.

Veya itibar erozyonuna uğruyorsun.

Haklı iken.Haksız oluyorsun.

Sözüm ona basın danışmanı.

Pes diyorum. Bu gibileri çok arıyor musunuz?

Ne diyeyim.

İnsanın kendi kendine ettiğini kimseye etmezmiş diye bir söz var.

Bir konu var.Bir atasözü var.

İşte aynısı. Siyasette tecrübesiz isimler aslında hiçbir şey bilmese bile.

Zamanla kazanılan yaşanmış konu başlıkları birer tecrübe olarak en büyük derstir.

Kazanımdır. Okulun her bir kısmını oku.

Meslek sahibi ol.İşinde başarı yakala.

Kendi kariyerini yarat.Siyasette teşkilat adına iyi bir çizgi sahibi ol

Sonra genel merkezlerde yöneticilik  gibi görevlere seçil.

Ülkeyi karış karış gez. Tam genel seçimlerde aday adayı olunacak.

Favori durum ve konum. Sonra bir yanlış yaptırılma.

Akil insanların çok bilmişliği.

Belki de hiçbir şey bilemezliği.

Beklide bu yanlışı bile bile yaptırdılar.

Her türlü olasılığı düşünmek gerekir.

Önce sevin. Mutlu ol.

Zafer naraları.Sonra hayal kırıklığı.

Hüsran.Ağır bir itibar ve güven erozyonu kaybı.

Böyle acemilikler. Ancak yanınıza aldığınız işin ehli değil.

Profesyonel hiç değil.Amatör bile diyemiyorum.

Ankara’da birlikte başkent hayali  kuracakken.

Zonguldak’ta yaşamaya devam et.

Ne diyeyim. Bu durumu Malatya bile kurtaramaz.

Pes diyorum pes.

Yazı başlığımız kumpasın artısı ve eksisi, artık ilk beşin, ilk üçü hayal olsa bile teselli ikramiyesi misali dört veya beş olur mu?

Bakarsınız  olur. Kısa günün karı deriz.Bizce burada hep eksi var.

Sizce artı nerede?