Yerli kömüre teşvik.
Her dönem önümüze geliyor.
Yıl biterken yeni sorunları görüyoruz.
Yaşıyoruz.Bakınız geçmiş uzun yıllara.
Hep kömür ile ilgili sorunlar yaşadık.
Yaşadık derken.Özel sektör kömür üreticileri için söylüyorum.
Kömür satmak ayrı bir konu başlığı.
Kömür verme adına teşvikler ayrı bir önem taşıyor.
Neler yaşamadık ki redevans ücreti.Uzun yıllardır kanayan yara.
Peki redevans ücreti sorunu halledildi mi?
Halledilmedi.Çünkü sözleşme iptali gerekiyor.
Yeni sözleşme yapılması önemli.
O zaman da bazı kayıplar söz konusu.Kimse sözleşme iptaline girmiyor.
Girmeyince de redevans ücretleri sıfırlanmıyor.
Bu sorun masada duruyor.Aslında redevans ücreti başlangıçta düşüktü.
Şimdi artışlar sonrası.Her yıl gelen tefe ve tüfe zamları.
Redevans ücretlerini çok yükseltti.
Bugün artık bu ücretler kabul edilir değil. Ama yapacak bir şey de yok.
Tabi ki teşvik çıktı.
Bir asgari ücret ödemesi devlet tarafından özel sektör kömür üreticilerine yapılıyor.
Bugün için bir madenci maaşı özel sektör adına 44 bin Türk lirası.
Birini devlet ödüyor.
Evet bununla birlikte yukarıda yazdığımız gibi özel sektör kömür üreticileri redevans ücretinde bir türlü istediğine sonuca ulaşamadı.
Tabi ki burada ki olay sözleşme iptali ve yeni ihale yapılması olarak öngörüldüğü için bir türlü risk edilemedi.
Sonuç olarak iş çözülemedi. Teşvik ise devam ediyor.
Şimdi ise bir asgari ücret devlet tarafından veriliyor.
Bu da çok önemli.
Soma faciasından sonra çıkan maden yasasında, kanununda bir asgari ücretin devlet tarafından teşvik edilmesi yasallaştı.
Şimdi gelelim esas konu başlığına.
Bu hafta siyaset üstü önemli isimler Enerji Bakanımız Dr.Alparslan Bayraktar ile görüştüler.
Sayın Valimiz Osman Hacıosmanoğlu’nun katılımı.
Sayın Ak parti vekillerimizin hepsi heyette yer aldı.
Ak Parti İl başkanı ve diğer devlet erkanımız katıldı
Kilimli Belediye başkanımız da heyetin içinde yer alması önemliydi.
Tabi ki Enerji ve tabi kaynaklar bakanımız Zonguldak heyeti ile birçok önemli konuyu görüştü.
Değerlendirdi.
Buradan yerli kömüre teşvik adına termik santraller yerli kömür kullanırsa elektrik üretimi adına alım da teşvik uygulanacak.
Yerli kömür ile üretim yapan termik santraller desteklenecek.
Aslında olayın özü EÜAŞ yerli kömür ile üretim yapan termik santrallerden elektrik alımına başlayacak.
Bu ne demek dersek.
Zonguldak’ta yerli kömür ile elektrik üretimi yapan santrallerimiz devletimiz tarafından desteklenmiş olacak.
Alım garantisi var.Yani şart yerli kömür kullanılması.
Yerli kömür ile elektrik üretilmesi.
Buda ilimiz adına önemli bir kazanım.
Kömür üretimi yapan firmaların desteklenmesi.
Kamu ve özel sektör madenciliğinin de daha çok yatırım yapması, istihdam sağlaması, üretim yapması demek.
Termik santrallerimiz yerli kömür kullanımı daha isteyecek.
Talep edecek.Alım için istek yapacak.
Yeter ki bizler kömür üretelim.
Termik santrallerin isteğini, taleplerini sağlayalım.
Karşılayalım.
Aslında birinci aşama termik santrallerin isteği karşılandı, şimdi bizlerin kömür üretme görevi var.
Bunu yerine getirelim.
Bakalım bu olumlu durumun yansımalarınıda göreceğiz.
ZTSO Başkanı Metin Demir ve kömür üretici şirketler bakanımızın açıkladığı müjdeler adına teşekkür yayınladılar.
Kömür üretimi geleceği adına önemli ve değerli görüyorum.
Yerli kömür teşvikediliyor.EÜAŞ alım garantisi veriyor.
Şartıda yerli kömür.Aslında kulağa çok hoş geliyor.
Zonguldak termik santrallere kömür verirken.
Koklaşabilir kömürüde demir ve çelik santrallerine verebilse.
Verilse ki kazancımız artsa.Zararımız düşse.
Daha çok kazansak.
Artık Zonguldak yerli kömür üreticilerimiz kamu ve özel zarar etmesin.
Teşvikler sağlanırken. Bizler de üretelim ve kazanalım.
Ülke ekonomisine de katkı verelim.
Bir kere TTK adına da devamlı ve sürekli önümüze gelen zarar olayı da artık daha netleştirilir olsun.
Bir asgari teşvik ücreti kurumun zarar hanesinde düşmeli.
Ayrıca kok fabrikası acil odaklı kurulmalı. Bu konuda en üst düzeyde onay çıktı.
Sadece canlandırmamız gerekiyor. Bu proje start almalı ve başlamalı.
Geleceğimiz kamu madenciliği adına burada şekillenmeli.
Nasıl ki özel sektör madenciliğimizin yaşaması adına hayati derecede adımları atıyorsak, Ankara’ da mekik diplomasisi yapıyorsak, kamu madenciliğimizin de devamlılık ve sürdürülebilir adına gereken adımları ivedilikle hep beraber ve hep birlikte atmalıyız.
Yoksa zarar hanesi geçtiğimiz yıl sekiz milyar iken, bu yıl on iki milyar beklenirken, sonra on yedi milyar ve neredeyse yirmi milyar Türk lirasına giden süreç.
Bunları kaldırmamız mümkün değil. Acil önlemler acil odaklı şart. Bugünden başlamamız gerekiyor.
Film seyreder gibi hiç kimse seyretmemeli.
Bizlerde dahil. İnşallah diyelim.
Şimdilik nokta.