Saadet Partisi Zonguldak İl Başkanlığının Şubat ayı aylık il divan toplantısı Dedeman Otel’de yapıldı.

Aylık il divan toplantısına, Saadet Partisi Zonguldak İl Başkanı Burak Erol, ilçe başkanları, kadın kolları ve partililer katıldı.

İl Başkanı Burak Erol aylık il divan toplantısında yaptığı konuşmada, “Türkiye’mizin bir deprem ülkesi olduğunu bilmeyen var mı? Sormak bile abes! 7’den 77’ye herkes bu gerçeği biliyor; dahası bugüne dek onlarca kez de acı bir şekilde bu gerçek tecrübe edilmişti. Deprem öncesi ciddiyetsizlik, deprem anındaki acziyet ve sonrasında koordinasyon konusundaki beceriksizlik maddi ve manevi kayıplarımızı kat be kat arttırmıştır. Bu bölgede, tarihi tam olarak bilinmese de, tahmini olarak beklenen bir deprem konusunda onlarca uzman, yüzlerce kez uyarmıştı. Yapılması gereken hazırlıklar hususunda belki binlerce rapor hazırlanmış; Allah aşkına hangisi dikkate alındı? Depreme hazırlık konusunda neler yapıldı, daha doğrusu neler yapılmadı?” diyerek şunları söyledi:

NASIL BU DENLİ BECERİKSİZ BİR SÜREÇ YÖNETİLDİ?

Muhterem arkadaşlar, diyelim deprem öncesi yıllarca hazırlık yapılmadı tamam; peki afet sırasında ve sonrasında nasıl bu denli beceriksiz bir süreç yönetildi? Her şeyin panzehiri ve çözümü olarak sunulan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi değil miydi? Bu sistemin en büyük avantajı “hızlı karar almak” olarak takdim edilmişti, öyleyse neden müdahalede bu kadar geç kalındı?

İlk 48 saat çok ama çok önemlidir. Özellikle bu kritik süreçte, enkaz çalışmaları için gerekli ekip ve ekipmanların yönlendirilmesi, temel ihtiyaçların giderilmesi ve yardım faaliyetlerinin doğru koordine edilmesi hususunda nasıl bu denli beceriksiz bir yönetim anlayışı sergilendi? Eşi, çocuğu, annesi, babası, kardeşi ya da herhangi bir yakını göçük altında kalan bir kimsenin yardımına o ilk çaresizlik anında devlet yetişemediyse o insanların “nerde bu devlet” sitemini etmesine farklı anlamlar yüklenmemelidir.

TTK MADEN İŞÇİLERİMİZİN EŞSİZ KURTARMA OPERASYONLARI

Türkiye Taşkömürü Kurumumuzun  3 bin 800 maden işçisi arama-kurtarma çalışmalarına katılmak için sevk edildi. Kimsenin girilmez dediği enkazın altından yüzlerce can kurtardılar. Madencinin ve madencilik kültürünün ülkemiz açısından arama ve kurtarma konusunda da vazgeçilmez olduğunu müşahede etmiş olduk. İşbu nedenle TTK’nın norm kadro ihtiyacı derhal karşılanmalı ve emekli olan personelin yerine yenilerinin işe alım süreci periyodik olarak yapılmalıdır . 10 ilimizde büyük can ve mal kaybına neden olan deprem felaketinin ardından gittikleri afet bölgesinde kahramanlıkları ile adeta tarih yazan Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) maden işçilerimizi bir kez daha tebrik ediyorum . Allah hepsinden razı olsun.

ŞUBAT AYI HÜZÜN AYI

Biz milli görüşçüler için Şubat ayı hüzünlüdür. Davamızın kurucu lideri Erbakan 27 Şubat 2011 tarihinde aramızdan ayrıldı . Allah rahmet eylesin. Yılmayan, yıkılmayan, vazgeçmeyen, yenilmeyen bir yapısı vardı. İnandığı değerlerde sonuna kadar kararlılık gösterdi. En zor zamanlarda bile tavizsizdi. İnanç mücadelesinin nasıl verilmesi gerektiğini öğretti. Sadece konuşan, düşünen bir lider profili çizmedi. Doğru çalışmanın nasıl yürütüleceğini de gösterdi. Erbakan Hoca, “Bu dava için çalışmak herkese nasip olmaz” derdi. “Nasıl anılmak istersiniz?” sorusuna, “Malıyla, canıyla cihat eden bir Müslüman olarak anılmak isterim” demişti. O, özü, sözü bir liderdi.

Geldiğimiz noktada, işte tüm bunlar sorulmasın, dile getirilmesin isteniyor… Beyefendiler bunları soranları not alıyorlarmış, tek tek defter tutuyorlarmış! Uzmanların dile getirdiklerini not almayanlar, yapılacak hazırlıkların defterini tutmayanlar; elbette ancak bunları not alır! Hodri meydan! Biz de vatandaşlarımız da notlarımızı aldık, defterimizi tutuyoruz!

SÜREÇ ORTAK AKILLA YÖNETİLMELİDİR

Seçimlere birkaç ay kaldı. Unutmayın! Bu süreçte oy kaygısıyla hareket etmek vatandaşlarımıza ikinci bir yıkımı yaşatır. Hassasiyetle hareket etmek, çalışmaları titizlikle yürütmek ve ince eleyip sık dokumak şarttır. Milyonlarca ton beton yığını karşımızda durmaktadır. Yine milyonlarca ton da yeni malzemeye ihtiyaç olacaktır. Bu çalışmalar, masa başında ve tek bir ağızdan alınacak kararlarla yürütülecek bir süreç değildir.

Hiçbir alan ihmal edilmeden, tüm uzmanların görüşleri dikkate alınarak ortak akılla bir süreç yürütmek elzemdir. Bizler, siyaseten sorumluluk alacağız. Hem Saadet Partisi olarak hem de Millet İttifakı olarak bu süreci an be an takip ediyoruz.

“Kentleşme” ve “Afet Yönetimi” ortak mutabakat metinlerimiz çerçevesinde; hem afetlere karşı tüm hazırlıklarımızı tamamlayacak hem de atılması gereken adımları bir bir atacağız. Allah’ın izniyle bu zorlu süreci de hep birlikte aşacağız. Şu 20 günlük süreçte millet olarak gösterdiğimiz muazzam dayanışmayı önümüzdeki dönemde de gösterecek ve Allah’ın izniyle bu zorlu süreci de hep birlikte aşacağız. Allah yâr ve yardımcımız olsun, işlerimizi kolay kılsın, beterinden muhafaza eylesin inşallah” (Şaban YILMAZ)

saadet divan (1)saadet divan (2)

Editör: Murat Barutçu