<p class="MsoNoSpacing">Türkiye'de koronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında 13 Mart'ta kapatılan okulların ne zaman açılacağı, telafi eğitimlerinin nasıl verileceği konuları halen belirsizliğini korurken, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, eğitim sisteminde yıllardır yaşanan bir başka soruna; “ikili eğitim” ve “birleştirilmiş sınıf” uygulamalarına dikkat çekti.</p> <p class="MsoNoSpacing">Milletvekili, geçtiğimiz mart ayında Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’a sunduğu soru önergesine Bakanlıkça dönülen yanıtta, 2019-2020 Eğitim Öğretim yılı kapsamında, Zonguldak’ta bulunan 14 okulda ikili eğitimin yapıldığını ve 6.068 öğrencinin sabahçı ve öğlenci gruplar halinde eğitim görmek durumunda kaldığını söyleyerek, aynı zamanda il genelindeki 14 okulda da birleştirilmiş sınıf uygulamasının devam ettiğinin altını çizdi.</p> <p class="MsoNoSpacing">Yavuzyılmaz, “salgınla mücadele günlerinde öğrencilerin eğitimlerinde yaşanan aksaklıklara olağanüstü bir dönemde olduğumuz için sabır göstermeye çalışıyoruz ama 18 yıldır çözülemeyen, artık çağdışı kalmış olan ikili eğitim ve birleştirilmiş sınıf uygulamaları kabul edilemez” diyerek duruma tepki gösterdi.</p> <p class="MsoNoSpacing">CHP’li Milletvekili konuya ilişkin şu açıklamalarda bulundu:</p> <p class="MsoNoSpacing">“Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) 4.3.2020 tarihinde verdiğimiz soru önergesine, Bakanlıkça dönülen yanıtta; Zonguldak’ta 14 okulda ikili eğitim modelinin ve yine 14 okulda da birleştirilmiş sınıf uygulamalarının devam ettiği bilgilerini aldık. İkili eğitim gören öğrenci sayısının 6.068 olduğu söylenirken, il genelindeki birleştirilmiş sınıf sayısına ilişkin sorumuz yanıtsız kaldı. Sorumuz cevaplanmasa da Zonguldak’ta yüzlerce öğrencinin birleştirilmiş sınıflarda eğitim görmek zorunda kaldığını biliyoruz. 2018 yılında dönemin Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz ‘2019 yılına kadar ikili eğitimin ortadan kalkacağını’ söylemişti. 2020 yılındayız ama ortadan kalkmak bir yana, her geçen gün ikili eğitim ve birleştirilmiş sınıf uygulamaları ile mağdur edilen öğrencilerin sayısı artıyor. Plansızlıklar ve basiretsizliklerin cezasını hayata yeni başlayan öğrencilere çektirmeye kimsenin hakkı yoktur. Bu adaletsiz uygulamalar ile öğrencilerin eğitim ve öğretim motivasyonu yok edilirken, devlet kurumlarına olan güvenleri ‘daha bu yaştan’ sarsılıyor. Bir öğrenci tam gün eğitim alırken, bir diğerinin eğitimi yarım güne sıkıştırılmaya çalışılıyor. Sınıf birleştirme konusu ise tam bir çağdışılık örneği olarak karşımıza çıkmaya devam ediyor. Farklı yaşlarda, farklı sınıf ve kavrayışlarda, bambaşka düzeylerde olan öğrenciler tek bir sınıfta tek bir öğretmenle eğitim almak zorunda bırakılıyor. Yıllardır tam gün eğitime geçileceğine ilişkin vaatlerine devam eden Milli Eğitim Bakanlığı’nın, düzenlediği çalıştaylarda, birleştirilmiş sınıf uygulamasının başlıca nedeni olarak öğretmen yetersizliğine işaret edilirken, diğer yandan da öğretmen adaylarının büyük çoğunluğu işsiz durumda atama bekliyor. Bir kısım atanmış öğretmende görevlendirme bekliyor. Öğrenciye, veliye ve öğretmene eziyet bu çağda halen devam etmekte” (Haber Merkezi)</p> <p class="MsoNoSpacing"></p>