Turistik ilçe ve beleler bu tatilden milyonlarca lira değerinde döviz geliri elde ettiler, buralarda işyerleri bulunan esnaf mal ve hizmet satışından büyük paralar kazandı, otel motel ve pansiyonlar da bu para akışından nasiplerini aldılar, sonunda da ülkemizin ekonomisine büyük katkı oldu.
Ama gelin görün ki yaşadığımız Zonguldak böyle bir turistik hareketlilikten hiç ama hiç nasibini alamadı, bırakın yabancı turisti yerlisi bile buraya rağbet etmedi.
Bunun nedeni ise Zonguldak’ın turizm konusunda sıfır noktasına getirilmesi. Sahillerinde sadece belediyeye ait bir plajın bulunması, diğer plajlara wc. soyunma kabini, vs. tesislerin yapılamaması, özel idarenin bile bu işi ciddiye almaması, bazı konaklama tesislerinde hala evlilik cüzdanının sorulması, kentin tek plajının haftada iki gün erkeklere kapatılarak kadınlar günü yapılması, çevre beldelerdeki sahillere gereken yatırımların yapılmaması, Türkali ve Göbü gibi güzel sahili bulunan köylerin yatırıma açılamaması, bol ve geniş bir alana yapılmış ormanlara rağmen bu ormanlarda hala konaklama alan ve bungalovlarının olmaması, buralara su, elektrik wc. gibi gereksinimlerin sağlanamaması, kent merkezinde turistler için doğru dürüst bir restoranın bile olmaması, yürüyüş ve dağcılık sporlarının yapılabileceği parkurların bulunmaması ve bunlar gibi onlarca eksiklikler Zonguldak’ta turizmi engelliyor.
Mülki amirlerin de ihmalleri yıllara sari olarak Zonguldak’a darbe üstüne darbe vuruyor. Bu gün bir Safranbolu’ya kurban bayramında 400 bini aşkın turist gelmişken, bir Amasra’ya 500 bin kişi gelmişken Zonguldak’a bir tek turistin bile ayak basmaması amirinden memuruna, odasından cemiyetine kadar her türlü kamuoyu oluşturan unsurun ayıbıdır.
Zonguldak’ın daha yıllarca bu zihniyetle yönetildiği takdirde sinek avlayacağı da gözlerden kaçmayan bir gerçektir. (Sermet Aksu)
