Cumhuriyet Halk Partisi Merkez İlçe Başkanı Ebru Uzun, 3 Mart Kozlu Grizu faciası ile ilgili açıklama yaptı. Uzun açıklamasında, “6 Şubat tarihinden bu yana, ülkemiz bugüne kadar yaşamadığı en büyük yıkımı, en büyük acıyı, en büyük bir felaketi yaşıyor. İnanılmaz bir insan kaybımız var” diyerek şunları söyledi: “Geleceği, umutları, hayalleri bir anda yok olan binlerce can artık sevdiklerinden, değerlerinden çok uzaktalar. Bu seferki acı, sadece felaketi yaşayanların yakınlarının, sevdalıların yüreklerini dağlamadı. Bir kocaman coğrafyanın tüm insanlarını, hepimizi adeta yaktı kavurdu. Günlerce aldığımız nefes, yediğimiz lokma, içtiğimiz su boğazlarımızda bügümlendi durdu. Böylesi çok büyük acıları yaşamasa da acıyı bilen, zaman zaman yüreği korlanan bir şehir Zonguldak. Zonguldak bir madenci şehri. Her ne kadar bu kentle sembolleşen “TAŞKÖMÜRÜ”nü ürettirmemek, ithal kömüre dayalı bir düzeni devam ettirebilmek için var gücüyle çalışan AKP İktidarı mevcut olsa da; dedelerinden, babalarından aldıkları büyük bir üretim gücünü, ruhunu bütün genlerinde yaşayan günümüz MADEN İŞÇİLERİ canları pahasına bu ülke için tüm fedakarlıkları yapmıştır, yapmaya da devam edecektir. Tabidir ki gücü çok büyük ve yıkıcı tesirleri olan yaşadığımız depremle yine yaşadığımız maden facialarına bizi yönetenlerin bakış açıları, olayları gerçekçi bir gözle ve akılcı ve bilimsel değerlendirmeleri aslında çok çok önemlidir. Tedbirleri almayan, almakta geciken, inanılmaz ihmal ve kusurlu bir anlayış tarzı ile adeta yaşananlara seyirci kalan zihniyetlerin aslında yaptıkları tek bir şey vardır. Yaşadığımız depremlerle ilgili olarak bu bir ”KADER PLANI” dır saptaması ve maden faciaları içinde “BU İŞİN FITRATINDA BUNLAR VARDIR” kolaycılığı ne yazık ki süre gelip gitmektedir. Adeta bütün felaketlerde ki ihmalleri, plansızlıkları, liyakatsızlığı, beceriksizliği sözüm ona hiç kimsenin itiraz edemeyeceği bir teslim oluşla, sihirli ve uhrevi birkaç sözle sıyırıverme anlayışı da aynı şekilde süre gelip gitmektedir. Bu anlayıştan kurtulamadığımız müddetçe ne yaşadığımız deprem, ne sel, ne orman yangınları nede madenlerimizdeki facialardan belleklerimizi sıyırmamız mümkün değildir. Bu açıklamamıza vesile olan ve 31 yıl önce Kozlu’da büyük bir facianın sonrası yitirdiğimiz 263 madencimizi bir kez daha minnet, şükran ve rahmet duygularımla anıyor. Hatıraları önünde saygı ile eğiliyorum. Kömürün var olduğu ilk günden bu yana ömürlerini gözlerini kırpmadan ülkemizin geleceği için feda eden maden işçilerimizin son depremde de arama kurtarmada gerçekleştirdikleri insan üstü kahramanlıkları, cesaretleri ve fedakarlıkları dolayısıyla tebrik ediyor ve şu anda birçok kesim gibi onlarla sadece gurur duyduğumuzu ifade edebildiğimiz için her birinden ayrı ayrı özür diliyorum” (Haber Merkezi)