Zonguldak Belediyesi tarafından geçtiğimiz günlerde Kapuz plajında yapılan çevre düzenleme çalışmaları sonucunda plajın üst kısmında bulunan tren yolu çökerken, durumun fark edilmesi üzerine seferler durdurulmuş ve büyük bir kazanın eşiğinden dönülmüştü. Çöken tren yolunun onarımı için TCDD tarafından çalışmalar başlatılırken, Cumhuriyet Halk Partisi Zonguldak Milletvekili ve KİT Komisyonu Üyesi Deniz Yavuzyılmaz, Çorlu tren kazasının bir benzeri Zonguldak’ta yaşanabilirdi diyerek, yapılan çalışmadaki ihmal ve kusurların incelenmesi için Sayıştay Başkanlığına resmi başvuruda bulundu. Yavuzyılmaz, Sayıştaya sunduğu dilekçesinde, “tren yolunda meydana gelen hasarın, hem hayati tehlikenin oluşmasına, hem de Sınai ham maddelerinin İşletmelere ulaştırılamamasına neden olduğunu, ayrıca bir kamu zararının oluşmasına da sebebiyet verdiğini ifade etti. CHP’li Milletvekili, facianın eşiğinden dönüldüğünün altını çizerken, çalışmada yapılan ihmaller ve hataların, TBMM ve halkımız adına resmi yoldan tespit edilmesini gerektiğini, ayrıca yapılacak tespit sonrasında sorumlulara ilişkin gerekli idari ve adli işlemlerin yerine getirilmesini talep etti. Deniz Yavuzyılmaz’ın Sayıştayı göreve davet ettiği başvurusunda şu ifadelere yer verildi: “Oldukça işlek olan ve merkez ile İnağzı ve Kilimli başta olmak üzere bazı diğer ilçeleri de birbirine bağlayan Kapuz Caddesi ile Kapuz Plajı mahalleri arasında, İl Belediyesi tarafından herhangi bir resmi levha veya inşaat çalışmasına ilişkin Kamu İhale Mevzuatının öngördüğü resmi şantiye ve açıklayıcı (işin adı, ihale bedeli ve yüklenicisi gibi) tabelalar konulmadan, İl Belediyesi ve/veya İl Belediyesinin sorumluluğu altında yüklenici firma tarafından yapılan bazı çalışmalar yapıldığı, ancak mühendislik ve bilimsel tabanlı esaslardan uzak ve de resmi uyulması gereken kurallara uyulmaksızın yapılan bu çalışmalar sırasında TCDD demiryolları sahasına da girildiği, rayların altında boşluklar oluşmasına, dolgunun kaymasına ve çökmesine ve bu nedenle de seferlerin aksamasına ve hayati tehlikenin oluşmasına, ayrıca nakli sağlanamayan sınai ham maddelerin de ilgili kamu imtiyazı sahibi İşletmelere ulaştırılamamasına neden olarak ayrıca bir kamu zararına sebebiyet verildiği bildirilmektedir. Ülkemizde daha önce de çok acı bir şekilde hem kaynak israfına, kamu zararına ve de en önemlisi can kaybına yol açan Çorlu tren kazası hadisesi de dikkate alındığında, (Sayıştay Başkanlığınca ivedilikle görevlendirme yapılması önem arz etmektedir, zira normal denetim dönemi beklenirse bazı kanıtlar da ortada kalmayacağından ve de yapıları geriye dönük bozup inceleme imkanı olmayacağından sonradan yapılacak bir denetimin anlamı kalmayacaktır), her an benzer faciaların yaşanılmaması için ilgili diğer kamu mercilerine de konu ile ilgili bildirimler yapılıyor olmakla birlikte, vatandaşların bildirdiği bu mahallerde yapılan çalışmanın, projesinin ve onaylanmış bir resmi olurunun olup olmadığı, Belediyenin tek başına mı yoksa yüklenici bir firmanın yüklenimi altında mı bu işin yapıldığının, TCDD demiryollarına hasar verilmesi ve insan hayatının tehlikeye atılması sebebi ile burada oluşan hasarın Belediye bütçesinden (dolayısıyla kamu bütçesinden) mi yoksa yüklenici firmadan mı karşılanarak mı telafi edileceğinin, bu telafi çalışmasının herhangi bir iş artışına gerekçe olarak gösterilip gösterilmediğinin, sahadaki iş makinesi ve ekipmanları ile çalışan işçilerin belediye araç ve personeli mi yoksa yükleniciye ait araç ve personel olup olmadığının ve ortaya çıkan kamu zararının Başkanlık Makamınızca görevlendirilecek Sayıştay Denetçileri ve/veya bilirkişilerce TBMM ve Halkımız adına resmi yoldan tespit edilmesini, yapılacak tespit sonrası gerek belediye ve sorumlu kamu görevlilerinin gerekse yüklenici firma ve diğer üçüncü kişilerin sorumluluklarına ilişkin gerekli idari ve adli işlemlerin yerine getirilmesini talep ediyorum.” (Haber Merkezi)