Türkiye’nin kültürel zenginlikleri arasında önemli bir yere sahip olan Niğde, Selçuklu mirasıyla öne çıkıyor. Konya’dan sonra Selçuklu döneminin en önemli şehirlerinden biri olarak kabul edilen Niğde, tarih meraklıları için adeta bir açık hava müzesi niteliğinde.

Kent, camileri, türbeleri, hanları ve kaleleriyle geçmişin izlerini bugüne taşıyor. Özellikle Alaeddin Camii, Hüdavend Hatun Türbesi ve Niğde Kalesi gibi yapılar, Selçuklu mimarisinin en güzel örneklerini barındırıyor. Taş işçiliğinin zirve noktalarına ulaştığı bu yapılar, her yıl yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.

Niğde’nin tarihi sadece Selçuklularla sınırlı değil. Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerinden kalan yapılarıyla farklı medeniyetlerin izlerini taşıyan şehir, geniş bir kültürel mozaik sunuyor. Ancak, uzmanlar kentin bu tarihi dokusunun yeterince tanıtılmadığını ve hak ettiği ilgiyi görmediğini belirtiyor.

6 bin yıllık 2 kutsal ocak restore edildi 6 bin yıllık 2 kutsal ocak restore edildi

Tarihi dokusu, doğal güzellikleri ve kültürel derinliğiyle Niğde, keşfedilmeyi bekleyen bir cevher gibi. Türkiye’nin tarihi mirasına ilgi duyanlar için Niğde, mutlaka ziyaret edilmesi gereken şehirler arasında yer alıyor.

Niğde Şehri’nin eski çekirdeğini oluşturan Alaeddin Tepesi’nde kale, Alaeddin Camii, Rahmaniye Camii, Hatıroğlu Çeşmesi, Sungur Bey Camii, Sokullu Mehmet Paşa Bedesteni, Nalbantlar Çeşmesi, Ermeni ve Rum Kiliseleri gibi  şehrin tarihsel geçmişini yansıtan birçok anıtsal yapı yer alıyor. 1223 yılında kurulan Alaeddin Camii, Klasik Selçuklu Camii mimarisinin tüm unsurlarını orijinal hali ile bünyesinde taşıyor. Tamamen geometrik süsleme programına sahip Alaeddin Camii, Anadolu’ya özgü taş süslemelerin ilk örneklerini vermesi açısından büyük önem arz ediyor. Doğu taç kapısında; yıldızlı geometrik örgü şeması Selçuklu mimari süslemesinin ilk örneklerini yansıtıyor. 1335 yılında kurulan Sungur Bey Camisi’nin özellikle kapılarında kullanılan kündekari ve kakma teknikleri ile kapı kanatlarında kullanılan kakma tekniği ilk örneklerinden.

Öte yandan, caminin minberi ise sedef kakmalı ilk örneklerden biri olması açısından dikkat çekiyor.

Kaynak: Haber Merkezi