Türk Eğitim-Sen Zonguldak Şube Başkanı Şahin Ören, yüz yüze eğitimin başlaması, sekteye uğramaması için mutlaka velilere aşı zorunluluğu getirilmesi gerektiğini söyledi. Yüz yüze eğitimin önemine dikkat çeken Ören, “Aşı konusu artık velilerin keyfine göre değil. Herkes aşısını olsun kimse kişisel düşünceleri ve egoları nedeniyle öğrencilerimizle aramıza girmesin. Kimse öğrencilerimizin eğitim ve öğretim hayatlarının aksamasına neden olmasın” dedi. Yüz yüze eğitim olmadan eğitimin gerekleri yerine gelmiyor diyen Türk Eğitim-Sen Zonguldak Şube Başkanı Şahin Ören, açıklamasına şöyle devam etti: ÇOCUKLARIMIZI YARINA HAZIRLAYAMIYORUZ! “Kovid salgınıyla toplumun her alanında olduğu gibi eğitimde de mücadele ediyoruz. Sonuçları itibariyle bazı verileri elde etmeye başladık. Örneğin; 1 milyon kişi üniversite sınavlarında barajın altında kaldı. Burada şu sonucu çıkarttık; Devletimiz, Milli Eğitim Bakanlığımız süreç içerisinde uzaktan eğitimle beraber eğitimi takviye etmeye çalıştı ama arzu ettiğimiz yüz yüze eğitimdeki başarıyı alamadık. Bunu liseye giriş sınavları ve üniversite sınavları sonuçlarında da görmüş olduk. Hiçbir eğitim yüz yüze eğitimden daha kıymetli değildir. Milli Eğitim Bakanlığımızda bu minvalde artık yüz yüze eğitimden vazgeçilemeyeceğini bize söyledi. Pandemi süreciyle beraber tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de iş hayatı sekteye uğradı, ekonomi sıkıntıya girdi. Eğitim hayatındaki sonuçlarını da incelediğimizde artık hem iş hayatının devamı anlamında hem de eğitim hayatının devamı anlamında yüz yüze eğitim zorunluluk olarak ortaya çıktı. Şuan için yine vaka sayısı artıyor aşıların olunmasına rağmen artıyor. Bilim Kurulu bu doğrultuda önceki gün çok kayda değer bir açıklama yaptı. Sayın Sağlık Bakanımız “Yüz yüze eğitim olmazsa olmazımızdır. Çünkü artık aşı var. Aşı, iş ve eğitim hayatı için artık bir teşvik ve tercih değil toplumsal bir ödevdir” dedi ve okulların yüz yüze eğitime açılacağını ifade etti. Bizde sağlık bakanımızın bu tespitini ve açıklamasını sonuna kadar destekliyoruz. Çünkü yüz yüze eğitim olmadan eğitimin gerekleri yerine gelmiyor. Öğretim oluşamıyor ve çocuklarımızı yarına hazırlayamıyoruz. AŞI OLMAYAN VELİLER ÖĞRENCİLERİMİZLE ARAMIZA GİRMESİN Sayın Sağlık Bakanımız öğretim üyeleri ve öğretmenlerin tamamının aşı olacağını belirtti. Ben bundan aşısız öğretmen, öğrenci, veli ve diğer kişilerin okullara sokulmayacağı sonucuna vardım. Aşıda zorunluluk geliyor dersek doğru bir ifade kullanmış oluruz. Bu doğrultuda sayın velilerimize seslenmek istiyorum; Bu ülkenin hep birlikte sahibiyiz ama aşı konusu artık velilerin keyfinize göre değil. Bilimsel olmayan kişisel bilgilerle, egolarla bu çark yürümüyor. Bu çark yürüyecekse hastalık olmadan yürüyecek. Eğer hastalığınızı tek başınıza evinizde yaşayacaksanız sizin sorununuz ama bizim öğrencilerimizle aramıza girmeyin. Öğrencilerimizin eğitim ve öğretim hayatlarının aksamasına neden olmayın. Bütün profesörler, bilim kurulları, devlet, dünya sağlık örgütü açıklama yapıyor ve aşı olunmalı diyor bizim bir kısım halkımız ne hikmetse “aşı olmayacağım” diyor. Bunun tek bir anlamı vardır o anlamda cehalettir. Biz bir eğitim sendikası olarak bu cehaletle mücadele noktasında her alanda olacağız. Bu nedenle aşısını olmayan sayın velilerimiz keyfe keder ben aşı olmuyorum diyemezsiniz. Aşı olmayan kişiler kendilerine göre aldıkları önlemler sonucu hasta oluyorlar ve o hastalığı bizlere, çocuklara bulaştırıyorlar. Sonuç olarak eğitim öğretim hayatı, çalışma hayatı sekteye uğruyor ve ülke büyük sıkıntıya giriyor. Üniversite sonuçları ortada birçok öğrenci sınav barajını geçemedi veya istediği puanı alamadı. Özellikle velilerimize sesleniyorum; Çocuklarınızı seviyor iseniz, ülkemizi seviyor iseniz, ülkemizin düzlüğe çıkmasını istiyor iseniz lütfen aşınızı olunuz. Bu hastalığı bilinçsizce yaymaya kimsenin hakkı yok.” Haber: Seçkin KIRARSLAN