BEUN’da Hz. Mevlana’yı Anma ve Şebiarus Töreni gerçekleştirildi BEUN’da Hz. Mevlana’yı Anma ve Şebiarus Töreni gerçekleştirildi

Zonguldak Kültür ve Eğitim Vakfı (ZOKEV)’nın “Kent Söyleşileri” dizisinin konuğu Zonguldakspor’un efsane futbolcusu Volkan Yayın oldu. ZOKEV ‘in yaptığı etkinlik, TMMOB Maden Mühendisleri Odası lokalinde yapıldı. İlgili bir kalabalığın katıldığı toplantıda konuşan milli futbolcu Volkan Yayın, “Amatör olarak Gölcük Gençlerbirliği, Kavaklıkspor, Sakaryaspor, Zirai Donatımspor’da oynadım. Sonra asker olarak İzmir Denizgücü formasını giydim. Yeteneğimi ilk keşfeden Gölcük Gençlerbirliği antrenörü ‘Sana lisans çıkartalım bizim takımda oyna’ deyince spora başladım. Bizim dönemimizde altyapı diye bir şey yoktu. Oynadığımız dönemlerde genç takım maçları bile yoktu. Şimdi U12’den başlayıp da U24’e kadar müsabaka yapan futbol takımları var. Biz sadece Allah vergisi yeteneğimizi kullanıyorduk. İki profesyonel lig takımından teklif aldım Birincisi Göztepe’ydi, diğeri Altınordu. Altınordu o dönemde 1. Ligden 2. Lige düşen bir takımdı. Şartlar, ekonomik olarak da Altınordu’yu tercih etmemi gerektirdi. Ben 22 yaşında profesyonel oldum. Şimdiki çocuklar 18-19 yaşlarında profesyonel oluyorlar. Altınordu kulübünden milli takıma çağrıldım. Zonguldakspor’a da oradan transfer oldum” dedi.

Kapıcı Rasim bizi Deniz Kulübü’ne almadı

Bizim zamanımızda böyle şeyler yoktu. Şimdi futbola menajerlik sistemi geldi. Menajerler futbolcusunu kulübe verdiği zaman futbolcunun her şeylerini garanti altına alıyorlar. Menajerliğin artıları bunlar. Şimdi hiçbir futbolcunun takımda parası kalmıyor. 1977 yılında Zonguldakspor’a transfer oldum. Altınordu kulübünün federasyona borcu olduğu için futbolcularına maaş ödeyemez durumdaydı. Gönül bağım olduğu için kulübün para kazanmasını istiyordum. Onun için ‘Beni satış listesine koymayın, yoksa beni kaybedersiniz. Elden satın’ dedim. Çünkü Zonguldakspor’la anlaşmıştım. O da ayrı bir macera. Rahmetli Sepet Metin’in beni Bolu’dan kaçırarak buraya getirmesi tam bir macera konusu. Zonguldakspor’a Ömer Kaner’le, rahmetli Hasan Yamanın arabası ile geldik. Zonguldakspor Türkiye 2. liginden 1. lige terfi ederken buraya deplasmana bir kez geldim. 67 Otel’de kaldık, otelden stadyuma gittik, orada maçı oynadık, arabalarımıza binip çıktık. Kenti gezme şansımız hiç olmadı. 1977 senesinde mukavele yapmaya geldiğimizde Ereğli-Zonguldak yolu 3 saatte alınıyordu. Otelde sabah kalkıp denize bakınca karşımda simsiyah bir dağ gördüm. Kömür yığınıydı bu dağ. Hafta sonu noter gelecek de mukaveleyi imzalayacak diye bekliyoruz. O arada vakit geçirmek için Deniz Kulübü’ne gittik. Kapıda Rasim diye bir adam var. Bizi içeri almıyor. Araya sendikacılar falan girince Rasim bizi içeri aldı. Güzel bir tesisti o zamanlar. Daha sonra sezon açılışına geldim. Burada iki antrenmandan sonra Yugoslavya’ya kampa gittik” dedi.

Türkiye’nin en zengin kulübüne geldim

Zonguldak’ın tesisleşme açısından da çok zengin olduğunu anlatan Yayın, “O zaman Türkiye liglerinde Fenerbahçe’de, Galatasaray’da, Beşiktaş’ta olmayan modern bir tesis Zonguldak’ta vardı. 55 bin maden işçisinden toplu sözleşmeyle kesilen aidatlarla Türkiye’nin en zengin kulübüne geldim. Bana sorarsanız Türkiye liglerinden en son düşecek takım, en önce düştü. Zonguldakspor’a hizmet ettiğim ve parçası olduğum için gurur duyuyorum. İnşallah bu takım hak ettiği güzel günlerine döner de futbolseverler Süper Lig’de futbol izleme zevkin erişirler. Fatih Terim, Mustafa Denizli, Şenol Güneş, Cemil Turan, Ali Kemal gibi meşhur futbolcularla milli takımda top oynadım. Onların hepsi çok değerli futbolculardı. Futbolda erken yatırım ve eğitim önemlidir. Futbolda başarılı olan ülkeler, gençlere, çocukluk dönemlerinde yatırım yaptıkların görüyoruz. Milli takımlar Teknik Direktörü açıklama yapıyor. ‘Türkiye’de bu kadar yabancı futbolcu oynadığı durumda Türk futbolcu bulmak zor’ diyor. Avrupa’da oynayan hazır futbolcuların peşinde koşuyor. Bu kadar fazla yabancı oyuncunun arasında iki tane Türk futbolcusu var ya da hiç yok. Bu durum milli takıma olumsuz yansıması kaçınılmaz” diyerek konuşmasını sürdürdü.

Adana’da sıcağa yenilerek şampiyonluğu kaybettik

Zonguldakspor’un liglerde fırtına gibi estiği yıllarda şampiyonluğu kaçırmasının öyküsünü de anlatan Yayın, konuşmasında, “4 Nisan 1982’de Sakaryaspor’u 1-0 yenerek ilk kez lider oldu. Liderlik 17 haftalık yenilmezliğimizden sonra geldi. Adanaspor deplasmanına gittiğimizde bir tesiste antrenman yaparken Muzaffer idmanda ayağını burkarak sakatlandı. Adana’da müsabakaya çıkacağımız zaman 40 derecelik bir sıcaklık vardı. O zamanlar hakemler durdurup su molası da vermiyordu. Sahada sıcaktan ayakta duramıyorduk. İlk yarı 0-0 beraber bitmişti. İkinci yarı Feyzullah diye bir futbolcuyu oyuna aldılar. Galatasaray’a giden Savaş ile yan yan yanayız. Feyzullah bizim kaleye doğru topu sürerken, Savaş’la adamın topa iyi vuracağını konusunu konuştuk. Onun önünü kapatmaya fırsat bulamadan kırk metreden topa asılıp golü attı. Rahmetli Birol kurtaramadı, 1-0 mağlup olduk. Adana maçından sonra Bursa’da berabere kaldık. Diyarbakır’da kazandık, içerde Kocaelispor’a yenildik. Şampiyonluğu kaybettik. Volkan, İsa, Ersoy orta saha üçlüsü o dönemde Türkiye’nin en iyi üçlüsü olarak gösteriliyordu. Bizim takım olarak çok güçlü olmamızın nedenlerinden biri de buydu sanırım” şeklinde ifadeler de yer verdi.

Cemil Turan bile aldığımız maaşa gıpta etti

Zonguldakspor’un olanaklarına da değinen Yayın, sözlerini, “Daha önce Zonguldakspor tesislerinin büyüklüğüne ve modernliğine değinmiş, kimsede yoktu demiştim. Şimdi Türkiye’de bütün takımlar altyapıda bizi geçti. O zamanlar Zonguldakspor’a gelmeden önce Beşiktaş takımı beni kaçırıp götürdüğü zaman Beşiktaş takım Akaraetler’deki bir daireden idare ediliyordu. Mehmet Üstünkaya başkandı. Beşiktaş Şeref Stadı denilen toprak bir zeminde antrenman yapıyordu, yıkık bir soyunma odası vardı. Ama o zamanlar Zonguldakspor Türkiye liglerinin en iyi şeylerini yapabilmiş bir takımıydı. Sevk ve idarenin kötülüğünden bu durumlara kadar geriledik. Oyuncu kalitesi çok iyiydi. Takımın ana gövdesini oluşturan yedi futbolcusunu Samsunspor’a vermek bizi kümeye yuvarladı. Amatör kümeye kadar, 4 yılda üç lig birden düştük.

Madenciye laf söyletmem

Zonguldaksor seyircisi bir üst ligi istiyor ama şu anda bunu yapacak ekonomik gücümüz yok. Biz sadece ve sadece bu ligde biraz idare edelim, yarın maden işçimiz eskisi gibi yine takımına sahip çıkar, üst lige çıkarız. Ben bu takımı madenci takımı olarak gördüğünden madenciye de kimseye laf söyletmem. Ben buraya transfer olduğum zaman Fenerbahçeli oyuncu asgari ücret alıyordu. Biz TTK’den maaş alıyorduk. Milli maça ilk gittiğimiz zaman milli takım oyuncusu Cemil Turan, bizim aldığımız maaşa hayrete düşmüş, ‘Biz de mi Zonguldak’a gelsek diye yorum yapmıştı” diyerek tamamladı.

ZOKEV Kent Söyleşileri

Zonguldak Nostalji

WhatsApp-Image-2024-02-18-at-12.01.27-(1)

Editör: Murat Barutçu