Zonguldak’ta düzenlenen CHP Ekonomi Masası toplantısında CHP kurmayları ve Zonguldak ekonomisinin paydaşları Zonguldak ve Türkiye ekonomisini ele aldılar. Dedeman Otelde düzenlenen CHP Ekonomi Masası programına; Cumhuriyet Halk Partisi'nin ekonomi politikaları ve işveren örgütlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak'ın başkanlığında, Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın, Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, İstanbul Milletvekilleri Akif Hamzaçebi, Enis Berberoğlu, Gökhan Zeybek, Turan Aydoğan, İzmir Milletvekili Bedri Serter, Kocaeli Milletvekili Tahsin Tarhan, Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun, Zonguldak Milletvekilleri Ünal Demirtaş, Deniz Yavuzyılmaz, CHP İl Başkanı Murat Pulat, ilçe teşkilat başkanları, CHP’li ilçe ve belde belediye başkanları, Ticaret Sanayi Odası Başkanları, STK Başkanları ve Esnaf ve Kefalet Kooperatifleri Başkanları katıldı. CHP Ekonomi Masasının basına açık kısmında konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, şunları söyledi: ZONGULDAK’IN SIKINTILARI ÖNEMLİ “Zonguldak’ın sıkıntıları önemli ama Türkiye’nin yaşadığı sıkıntılardan da çok farklı değil. Türkiye’nin pandemiyle beraber neden burhana girdiğinin 3 tane nedeni var. Bunlar; Türkiye’nin 2003 yılından itibaren izlemeye başladığı hatta bizim dönemimizde uygulanmaya başlayan güçlü ekonomiye geçiş programını sanki sürekli programmış gibi geçiş programı değilmiş gibi yaklaşımı içinde sürdürmenin sonunda Türkiye’de büyüme modeli tıkandı. Yeni bir şeylere ihtiyaç vardı ama yeni o şeyler bir türlü gelmedi. Bu da Türkiye’de ekonomik krize neden oldu. Türkiye ekonomik krize pandemiyle birlikte girmedi aslında sıkıntılarımız 2007’den beri devam ediyor. 2013’de daha görünür hale geldi, patinajlar ciddileşti ve özellikle 2018 yılından sonra Türkiye ekonomisinde çok ciddi bir takım gerilemelere şahit olduk. BİZ BORÇ VERDİK DİĞER ÜLKELER DESTEK VERDİ Bir diğer önemli sıkıntımız Türkiye’de ki rejim değişikliği ve o rejim değişikliğine giden süreç oldu. Bugün baktığımız zaman Türkiye’nin sorunlarını çözmeye bu kadar merkezîleştirilmiş sistem yetmiyor. Eskiden bir daire başkanıyla çözülen mesele şimdi en yukarıya kadar giderek çözmek zorunda kalınıyor. Bu sistem işlemez. Bu kadar merkezileştirilmiş bir sistemin işlemesi mümkün değil. Son olarak küresel bir salgın yaşadık. Bütün dünya bu küresel salgını yaşadı ama bizdeki etkileri diğer taraflara baktığınız zaman daha kalıcı olacağa benziyor. Çünkü bu küresel salgın sürecinde izlemiş olduğumuz politikalar diğer ülkelerin izlediği politikalardan ayrıştı. Biz borç gazına bastık onlar vatandaşlarına bütçeden destek vererek bu krizden çıkmaya çalıştılar. Biz borç verdik onlar destek verdi. Bunun sıkıntılarını önümüzdeki günlerde maalesef daha net bir şekilde göreceğiz. ÜCRETLİNİN TOPLAM GELİRDEN ALDIKLARI PAY GERİLEDİ Türkiye’de ki büyüme hızlarına baktığımız zaman ortalama yüzde 2,4 lük bir büyüme hızı var. “21,7’lik çok yüksek bir büyüme elde ettik” diye konuşuyoruz “dünyanın en yüksek büyüme hızı” deniyor ama baktığımız zaman bizden çok daha hızlı büyüyen ülkelerde var. Finans literatüründe şöyle bir şey var “çok yüksekten düşen kedi ölür yere çarpar ve ölmesine rağmen sıçrar” Bütün dünyada da bu hızlı büyümelerin ölü kedinin sıçraması gibi olmaması gerektiği konusunda ciddi tartışmalar var. Bu kadar yüksek büyüdük ama vatandaşın cebine yansıdı mı? Hayır yansımadı. Ücretlilerin toplam gelirden aldıkları pay ciddi ölçüde bu büyümeye rağmen hızlı bir şekilde geriledi. İŞLERİN İYİ GİTMEDİĞİ İŞSİZLİK RAKAMLARINDAN BELLİ Bir ekonomide işlerin iyi gittiğini nasıl anlarız? İşsizlik meselesi çözülüyorsa o zaman o ekonomide insanlar iş bulabiliyorsa o ekonomide işler iyi gidiyor demektir. 2018 yılında 5 milyon civarında olan Türkiye’deki gerçek işsiz sayısı bugün 9 milyon. İşlerin iyi gitmediği bu işsizlik rakamlarından belli oluyor. Bir başka gösterge; enflasyon düşüyorsa işler fena gitmiyor demektir ama dönüp baktığımızda enflasyon düşmediği gibi ileriye dönük olarak enflasyonun yukarıya gitme ihtimali daha yüksek. Nerden yüksek; 2 tane fiyat var bir tanesi tüketici fiyatları endeksi yani vatandaşın çarşıdan gidip satın aldığı malların fiyatları birde malların fabrikadan çıkış fiyatları var. Malların fabrikalardan çıkış fiyatları yüzde 46’lılarda buna karşılık esnaftan alınan malların fiyatlarındaki artışta yüzde 19 dolayısıyla bu fiyatla daha çok gidilecek yol olduğu gözüküyor. TÜRKİYE’NİN YENİ KURALAR İLE KADROLARA İHTİYACI VAR Türkiye’nin yeni kurullara ve yeni kadrolara ihtiyacı var artık mevcut kurumlarla ülke idare edilemiyor. Mevcut kurallarla ülkeyi götürebilmek son derece zor ve yeni kadrolara ihtiyaç var. Çünkü Türkiye tek adam parti devleti rejimine geçene kadar yapmış olduğu bütün işlemlerle cebimizi boşalttı. Bu açık bütün rakamlarda gözüküyor gizlisi saklısı yok herkesin cebini boşalttı. Dolayısıyla bundan süratle kurtulmamız lazım.” Konuşmanın ardından milletvekilleri katılımcıların sorularını cevapladı. Program çarşı merkezinde esnaf ziyaretleriyle sona erdi. Haber: Seçkin KIRARSLAN