Bilim dünyası, "kozmik arka bahçemiz" sayılabilecek bir mesafede yapılan yeni keşfi konuşuyor. Gökbilimciler, Dünya'dan sadece 18 ışık yılı uzaklıkta, Güneş sistemine komşu bir yıldızın yörüngesinde dönen ve yaşam potansiyeli taşıyan yeni bir gezegen tespit etti. GJ 251 c olarak kataloglanan bu gök cismi, kütlesi ve konumuyla "Süper-Dünya" sınıfına giriyor.
Kozmik Komşuda "Goldilocks" Heyecanı
Keşfin en çarpıcı yanı, gezegenin yıldızına olan mesafesi. GJ 251 c, yörüngesindeki M-tipi kızıl cüce yıldıza, yüzeyinde suyun sıvı halde kalabileceği "Yaşanabilir Bölge" (Habitable Zone) içerisinde yer alıyor. Gökbilim jargonunda "Goldilocks Bölgesi" olarak bilinen bu kuşak, ne suyun donacağı kadar soğuk ne de buharlaşacağı kadar sıcak. Gezegenin Dünya’dan yaklaşık 4 kat daha büyük kütleye sahip olması, kalın bir atmosfere ve muhtemel okyanuslara sahip olabileceği teorilerini güçlendiriyor.
Sonsuz Gün Batımı: Terminatör Çizgisi
Bilim insanları, gezegenin yıldızına yakınlığı nedeniyle "kütleçekim kilidi" (tidal locking) etkisinde olabileceğini belirtiyor. Bu senaryoda gezegenin bir yüzü sürekli yıldıza bakarak kavurucu bir gündüzü yaşarken, diğer yüzü ebedi bir karanlık ve buza gömülüyor.
Ancak yaşam için en büyük umut, bu iki extrem bölgenin birleştiği, "Terminatör Çizgisi" adı verilen alacakaranlık kuşağında yatıyor. Burada güneşin hiç batmadığı, sonsuz bir tan vaktinin yaşandığı ve sıcaklığın ılıman olduğu düşünülüyor.
James Webb’in Yeni Hedefi
GJ 251 c, yakınlığı sayesinde atmosfer analizleri için mükemmel bir aday konumunda. NASA’nın James Webb Uzay Teleskobu’nun (JWST) bir sonraki gözlem hedeflerinden biri olması beklenen gezegende, yaşamın yapı taşları olan biyosignatürler aranacak. Eğer atmosferde su buharı, metan veya oksijen izlerine rastlanırsa, bu, insanlık tarihinin en büyük keşfi olabilir.