Eşimin babası, oğlumun dedesi, Zonguldak’ta adı futbol ile anılan Hikmet Sönmez’i bu hafta başında ani bir şekilde yitirdik.
Gerçi yaşı vardı ama her ölüm bizler için kapıyı erken çalan bir kaderdir… Her ölümde de bir bildiği vardır kaderin!
Evet;
Hikmet Sönmez, tüm Zonguldaklıların tanıdığı kadarı ile “Mirzo”, kayınpederimiz, artık yok. Bizler geride bıraktıklarıyla yaşamayı sürdüreceğiz.
Kendisinin aramızdan ayrılışı nedeniyle bizleri arayan, teselli ve derman vermeye çalışan, halimizi hatırımızı ve adet olduğu şekliyle bir ihtiyacımız olup olmadığını soran tüm eşe dosta, arkadaşlara, Bartın ve Zonguldak basın ve siyasi camiasına teşekkür ediyoruz.
Yanımızdan olduklarını hissetmenin mutluluğunu yaşadığımızı bilmelerini istiyoruz…
Paran yoksa öl!
Akepe’nin ekonomik sistemi gibi sağlık sistemi de iflas etmiş durumda. Ülkenin her tarafında ve Zonguldak’ta hangi hastaneye giderseniz gidin birçok tıp dalında belli bir gün sonrası için randevu alabiliyorsunuz.
Ameliyat, çekimler, Vs. gibi işlemeler ise bu ülkenin yüzde 90 insanının maddi gücünün çok üzerinde bir bedel ile karşılanabiliyor.
Sağlık bakanlığına bağlı hastanelerde çoğu zaman durum böyle veya böyle olması için bazı yönlendirmeler kapsamında. Yani özel hastaneler! Yani parrrra!..
Çek senet geçerli değil, kredi kartına da taksit maksit yok…
Özel sağlık sigortası mı?
Sizi öyle bir paslıyorlar ki; o servisten bu servise derken patlak topa dönüyorsunuz. Sözleşmenizdeki yıllık tedavi hakkınızın bir bakmışsınız yarısı gidivermiş…
Sonra da Akepe’nin “sağlık sisteminde çağ atladık” palavralarına gülüp geçiyorsunuz; atlamadık, atladılar!..