SİYASET/CHP ÇOK KARIŞIK - EKONOMİ

Abone Ol

Ülke siyaseti çok karışık, Zonguldak siyaseti ise tedirgin.
Herkes kendi kendine soruyor, ne olacak?
CHP ile ilgili il teşkilatında, ilçelerde ve yerel yönetimlerde bu dediğim mevcut. Tabii ki bu tedirginlik ülke geneline yayılıyor. CHP’ye kayyumlar atanması, ilçe kongrelerin iptal edilmesi.
CHP’nin yurt çapında her yerde kongrelerini yapması.
Taban seçimlerin gerçekleşmesi, mahkeme süreçleri ve kararları…
Ve YSK‘ya yapılan itirazlar. İtirazların bir kısmının kabul ve bir kısmı red olarak sonuçlanması.
Ülkenin ana muhalefeti her yönden sarsılıyor.
Teyakkuz durum ve konum devam ediyor.
Ekonomi ise resmen tedirgin, altın uçuşta.
Adeta hava yolu ile yarışıyor desek yanıltmamış oluruz.
Altın uçuyor ve durdurulamıyor. Döviz keza aynı durumda.
Borsa resmen bir ara tavan yaparken son kararlarla dip yaptı. Ülke ekonomisi tam yükselişe geçerken siyaset kaosu ile hayal kırıklığı yaşıyor.
Eylül ayı zor geçecek. Herkes 15 Eylül’e odaklandı.
CHP genel merkezine kayyum atanır mı? Mevcut yöneticilerin görevi iptal olur mu?
Bu konuda YSK ne der? YSK bu konuda itiraz karşısında ne yapacak?
Gerçekten CHP adına zorlu günler başlıyor. Bir tarafta bazı yerel yöneticileri tutuklu. Geçtiğimiz hafta sonu İstanbul/Beykoz ilçesinin yerel yöneticileri ve tüm tutuklular serbest kaldı.
Belki bu durum biraz olsun moral oldu.
Daha sonra yapılan üst mahkeme itirazları sonucu Beykoz Belediye başkanı yeniden tutuklandı. Tutuklu yerel yöneticilerin ileri ki günlerde serbest kalması gerçekleşir mi?
Adana var, Antalya var, İzmir’in geçmiş yerel yöneticileri var.
Bakalım gelişmeler ne yönde oluşacak? Pek çok yerel yöneticinin de tutuklu olduğunu biliyoruz.
Mahkemeler başladıkça duruşmalarında seyri belirlenecektir. Tabii ki kararı Yüce Türk mahkemeleri verecektir.
Türkiye adaletine bizim güvenimiz tamdır.
Siyasette güven esası sağlanmalı.
Ne dersek diyelim, eylül ayında ülke siyaseti çok daha adrenalin gösterecektir.
Gelişmeleri adım adım takip edeceğiz.
CHP için sıcak saatler başladı. İstanbul İl Kongresi’ne kayyum atandı. Geçmiş dönemin tecrübeli ve deneyimli isimleri bu görevde. CHP Genel Merkezi kayyum atamasını yok hükmünde görüyor.
Kabul etmiyor. Eylül 15’inde ise genel merkeze kayyum atanabilir.
Bir önceki dönemlerde uzun yıllar genel başkanlık yapmış Kemal Kılıçdaroğlu tekrar göreve atanabilir.
CHP’li Gürsel Tekin, İstanbul İl Başkanlığı görevine getirildi.
CHP adına mahkemeler kanalı ile yeni kongre yapılmasının önü geçmiş yöneticilerle yol alınarak devam ediyor.
Bakalım neler olacak?
Yeni görevde olan mevcut yönetim mi?
Yoksa geçmişin tecrübeli yöneticileri mi?
Ayrıca mevcut CHP genel merkezi ayın 15’ inde görülecek dava sonrası oluşacak herhangi bir duruma karşın kurultay kararını alarak ayın 21’in de seçim yapacak.
Mahkeme kararı ne olursa olsun, CHP önlemlerini şimdiden hızlı bir şekilde aldı.
Geçtiğimiz hafta ilimize gelen CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz ‘’Yukarıda savaşımız sürüyor’’ demişti.
Yoğun bir çarpışma yaşandığını ifade etmişti.
Tabii ki bu yoğun siyasi mücadele CHP içinde de devam ediyor.CHP’nin son genel kurulundan sonra bir türlü eskiler ve yenilerin barışması sağlanamadı.Şikayet mekanizmaları maalesef çok büyük oktanda ilerlemişti.CHP içindeki muhalifler, şikayetleri peş peşe hayata geçirmişti.Bu şikayetler sonucu tabii ki bu durumlar oluşuyor.
Yerel seçimlerden sonra ise bu şikayetler had safhaya gelmişti.CHP yerel seçimler sonrası birinci parti olmasının sancılarını çok yüksek hissediyor. Bakalım gidişat nereye? Bu kaos ülke ekonomisini sarsmaya devam edecektir.
Borsa kendine geldi derken, birden dip yapabiliyor.
Alabora olabiliyor. Altın ise hiçbir zaman durdurulamıyor.
Ne olursa olsun, altın hep yükseliş yaşıyor.
Döviz ise gıdım gıdım olsa da Euro neredeyse 50 liraya doğru yol alıyor.Dolar ise artık 45 liraya geldi gibi.
İhracatçıya sorarsak döviz üç haneli olması gerekir.
Üç haneli döviz ne demek? Ülke ekonomisinin patlaması demek.Hiç unutmam, dövizde geçmiş yakın yıllarda tek haneden, çift haneye geçince ‘’İmkansız’’ demiştik.
Ve iki haneye geçti.Herkes olmaz dedi ama oldu. Alıştık. 1000 Euro tam 10 bin lira tutuyordu.Ona da alıştık. Sonra 20 lira hatta 30 lira olmaz dedik.Ama maalesef oldu. Ona da alıştık. Şimdi 50 liraya yol alıyor.Ona da alıştığımızı söyleyebilirim.İhracatçı ise yetmez diyor 100 lira olsun, hatta 150 lira olsun diyor.İhracatçı kazanacak diyerek ülke ekonomisine dip yaptıramayız, ülke insanını fakir yapamayız.
Hiç kimse bunu unutmasın. Her zaman derim; 1 Euro, 1 Türk lirası olmalı.
2006 yılında Türk lirasından altı sıfır atıldığı günleri hatırlayın.O zaman döviz ne kadar düşüktü. Hiç kimse de rahatsız değildi.
Hatta ekonomimiz çok canlı ve diriydi.
O günler çok uzak değil. Çok yakın günlerdi. İhracatçı da ağlamıyordu.Peki biz AB üyesiyiz. En azından bekleme odasındayız.Yanımızdaki Yunanistan Euro’ya geçti. Bulgaristan bu yılın sonunda geçiyor.Bizden çok geri ülkeler bile Avrupa ile dünya ile para birimi olarak entegre olabiliyor.Bizde AB üyesi olursak Euro’ya geçersek neler olacak?
O zaman 1 Euro, yine 1 Euro olacak.
Bunu da unutmadan yazalım, ekonomimizi çok güçlendirelim.Paramızı da kıymetli hale getirelim.Ülke siyaseti çok tedirgin.Toplumda çok tedirgin.Zonguldak’ta bile kongreler bu şekilde nasıl gerçekleşecek diyen partilileri görüyoruz.
Zonguldak’ta ki ilçe kongrelerinin erteleneceği ifade edildi.
Ereğli ve Zonguldak merkez kongreleri erteleniyor.
Herkes 15 Eylül’e odaklandı, kilitlendi. Sonucu bizlerde takip ederek, bekliyoruz.Bakalım neler olacak ?
Şimdilik nokta….