Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Uluslararası Medya Koordinatörlüğü, 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü dolayısıyla Ankara ve İstanbul’da kapsamlı bir medya programı düzenlemiş. Programda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yurt içinden 81 ili temsilen 81 gazeteci ile yurt dışından 41 ülkeden davet edilen 120 yabancı basın mensubu olmak üzere 200’den fazla gazeteciyle bir araya gelecekmiş.
Güzel bir olay!
Önemli bir güne de önemli bir yaklaşım…
İllerin medyalarına giriyoruz, şu ilden gazeteci falanca gitmiş;
Bu ilden gazeteci filanca gitmiş…
Peki Zonguldak’ta kim gitmiş?
Gazetecilere soruyoruz, bilen yok,
Cemiyetlere soruyoruz, bilen yok…
Vatandaş zaten olandan bitenden habersiz, 15 Temmuz neymiş, neden her yer tatil edilmiş, bilmiyor… Mevlitler okutuluyor, camiler boş, gönderilen bir iki jandarma filan var, halk yok. Protesto mu? Tahminimce değil, ilgisizler sadece, vatandaş düşmüş geçimin derdine…
Her neyse;
“Zonguldak’tan bir gazeteci gitmiş” diye bir bilgi geldi, geldi de adını bilen yok, beyfendiyi tanıyan çıkmadı, halk zaten Fransız…
Kim seçmiş, kim yollamış, hangi sıfatla neyi, kimleri temsil etsin diye yollanmış, açıklasalar da biz de öğrensek…
Ama yine de biz kendisini kutluyoruz, demek ki biz kendisinin üstün niteliklerinin farkına varamamışız, tanımıyorsak ve adını duyuramamışsak da bizim kusurumuz…
Ankaralara Cumhurbaşkanımızın konuğu olarak giden o gazeteci, bundan sonra da baş tacımız!