Zonguldak Demokrasi Platformu Dönem Sözcüsü Maden Mühendisleri Odası Başkanı Çağlar Öztürk yaptığı açıklamada, “TMMOB; TBB ve TTB hiçbir siyasi iktidarın arka bahçesi yapılamaz” dedi.

Öztürk Zonguldak Demokrasi Platformu adına yaptığı açıklamada, “Türkiye ve dünya COVİD-19 salgını ile mücadeleye odaklanmış; adaletsizlik, gelir dağılımındaki dengesizlik, yolsuzluk ve bunların dayattığı yoksulluk hayatı olabildiğince zorlaştırmışken, hükümetin Meslek Odaları’nın temel yasalarını değiştirip, onları etkisizleştirme girişimini, 27 Nisan 2020 tarihinde Cumhurbaşkanı ve aynı zamanda AKP Genel Başkanı Sayın Recep Tayip Erdoğan’ın beyanlarından öğrenmiş bulunuyoruz” diyerek şunları söyledi:

“Daha önce gündeme getirilen, ancak TMMOB’nin kararlı duruşu ve kamuoyundan aldığı destek karşısında geri adım atan siyasi iktidar; anlaşılan ülkeyi yönetememesinden kaynaklı, yaşanan ekonomik ve pandemi krizinde, halkın gerçek gündemini değiştirerek, krizleri; antidemokratik uygulamaları sürekli hale getirmek ve daha da otoriterleşmek için fırsata çevirme peşine düşmüştür.

TMMOB ve bağlı odalarla ilgili kanunu değiştirme girişimine bu defa Barolar ve Türk Tabipler Birliği de eklenmiş, bu girişim; bir türlü egemenlik kuramadığı Meslek Odaları’nın toplumla bağını koparmaya, odalarımızı işlevsizleştirmeye, mesleki denetimleri yok etmeye, odaların üye ile bağını koparmaya ve odaların toplum yararına çalışmalarının önünü kesmeye yöneliktir.

 Bu girişim; iktidarın, uygulamakta ısrarcı olduğu neo-liberal politikaları gereği, “kamu yararı” kavramını reddetmesi ve içselleştirememesi sonucu; “kamu yararını” çalışmalarında ön planda tutan ve gücünü Anayasa’nın 135. maddesindeki “kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu” olma niteliğinden alan odalarımızın tüzel kişiliğini dönüştürmek ve yok etmek istemesidir. Bu girişim, toplumsal yaşamın her alanı ile doğrudan bağlantılı mühendislik, mimarlık, şehir planlamacılığı hizmetlerini bir bütün olarak piyasa güdümüne sokarak değersizleştirme, kararsızlaştırma ve işlevsizleştirip tasfiye etme çabalarıdır.

Bir devletin demokratik niteliğinin göstergesi hukuk devleti ve evrensel hukuk ilkelerinin tüm kurumları ile işler halde olmasından geçer. Hukuk devleti ancak güçlü, bağımsız ve tarafsız bir yargı erkinin varlığı ile hayat bulur. Barolar yargının kurucu unsuru olup bağımsız savunmayı temsil eden avukatların örgütlü gücüdür. O nedenle, Cumhuriyet’in kuruluş felsefesine aykırılık teşkil eden bu tasarı aynı zamanda; Cumhuriyetimizin köklü kuruluşlarından biri olan Baroların da demokratik yapısını bozacak, Baroları işlevsizleştirilecek, bağımsız ve özgür savunmaya ket vuracak nitelikte olup, yurttaşların hak ve özgürlüklerinin barolar tarafından korunmasının da önüne geçecektir.

Barolardan, TMMOB ve TTB’den den kaçırılarak talimatla hazırlanan ve birlikleri işlevsizleştirmeye, toplumla bağlarını koparıp kamu yararına çalışmalar yapmalarını engellemeye yönelik bu yasa tasarısı iktidarın art niyetinin göstergesidir. İktidarın bu çabasının; Cumhuriyetin ekonomik ve sosyal kurumlarının yok edilmesi ve “rant imparatorluğunun” sınırsız, kuralsız tam hakimiyetinin kurulması, yargı bağımsızlığının ve hukuk devletinin ortadan kaldırılması ile doğrudan bağlantısı vardır.

Bizler  “Meslek odaları” ve “Sivil Toplum Kuruluşları” olarak; Meslek Odaları’nın, gücünü Anayasa’dan ve halkımızdan aldığını bir kez daha hatırlatıyor, yapılmak istenen antidemokratik bu değişiklikleri kırmızı çizgimiz olarak görüyor, odalara sorulmadan hazırlanıp dayatılan bu tasarıyı kabul etmeyeceğimizi ve meslek odalarına dokunulmasına izin vermeyeceğimizi, onlarla dayanışma içinde olacağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz” (Haber Merkezi)

Editör: Haber Merkezi