Zonguldak’ ta zaman dahilinde yanlış algılar yaratıldığını görebiliyoruz.
Bilerek olumsuzluk üzerine gidilmesi.
Üzerinde durulması.
Sonra öyle bir hal alıyor ki neredeyse olayın üzerinde enine ve boyuna tepişiliyor
Bazıları doğrular ışığında.
Bir kısmı ise kendi menfaatleri ölçeğinde.
Bildiklerinden değil. Bilmediklerinden de dem vuranlar çok.
Herkes doğrularla yol almalı.
İşine geldiği şekilde yanlış algılar yaratmamalı.
Yaratılmamalı.
Veya benim anladığım bu diyerek olumsuzluğu daha da körüklememeli.
Şunu da söyleyelim.
Türkçemiz bazen yanlış algılara nende olabiliyor.
Çünkü nereye çekersen oraya gidebiliyor.
Bunu da görüyoruz.
Yanlış algılar yaratmak istersek.
Kesin o algı yaratabiliyor.
Sonra da onun üzerinde tepişiliyor.
Olumsuz bakanlar ayrı.
Olumsuz bakanlar apayrı.
Konu bilmeyen cahiller çok komik oluyor.
Bugün konumuzu algı yaratma üzerine veya bu algıda muhataplarının çok geniş çerçeveli olunca.
Açıklamalar da peş peşe gelebiliyor.
Dediğim gibi yanlış algılar süreci çok olumsuz yönlere sürükleyebilir.
Belki çok tıklanıyor.
Belki çok gündem oluyor.
Ama sonuçta güven erozyonu sıfıra iniyor.
Herkes kendine göre sevse veya sevmese veya dolaylı, dolaysız herkes konuşabiliyor.
Tartışabiliyor.
Aslında olması gereken şehrimize hizmet edelim.
Katkı verelim. Büyümesinin önünü açalım.
Sorunları çözelim. Sorunların daha da karmaşık haline gelmesine neden olmayalım.
Vur abalıya olmamalı.
Bizler ise çok daha büyük sorumlulukla görevlerimizi yerine getirmeliyiz.
Mesleğimize acemi karışan pek çok niteliksizleri görebiliyoruz.
Hele ki korsan internet siteleri ise haber çalma dahil pek çok işgalleri ve yalan haberciliği körükleyebiliyor.
Artık yasa çıkıyor.
Bazı konularda şerhimiz olsa da.
Yasa bir disiplin getirecektir.
Kim gazeteci, kim değil, açık ve net belli olacaktır.
Yanlış algılar yaratanlar, bunun üzerinde tepinenler.
Artık çok daha dikkatli olmak zorunda kalacaktır.
Bu konunun üzerinde detaylı görüşlerimiz olacak
