Geçen mart ayından bu yana varlığını arttırarak sürdüren küresel pandemicovid-19 salgınının geldiği noktada ikinci corona virüsü dalgası Türkiye’nin kemer sıkma ve yüksek faiz politikasını teste tabi tutuyor, kısıtlamalar ekonomik zorlukları artırıyor. Bu kapsamda Reuters’a konuşan bazı analistler, yetkililerin sıkı para politikasına sadık kalacağını düşünürken bazıları ise bu uygulamaya şüphe ile yaklaşıyor.Bu aradaücret desteği ve işten çıkarma yasağı devam etse de, zor durumda olan esnaf daha fazla vergi ve kira yardımı bekliyor. Özellikle Covid-19 vaka sayılarındaki artış ve ekonomide yaşanacak yeni bir gerileme daha yüksek faiz oranlarını isteksizce kabul eden Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın bu tutumunu sürdürüp sürdürmeyeceğini ve daha fazla kemer sıkma ihtiyacını test edebileceği ifade ediliyor. Hal böyle iken,Türkiye’de Covid-19 vaka sayılarının ve hayatını kaybedenlerin sayısının rekor seviyelere yükselmesi, yeni sokağa çıkma yasaklarının getirilmesine ve çalışma saatlerinin kısaltılmasına neden olarak Türkiye’nin turizm ve konaklama sektörünü olumsuz etkiledi. Diğer sektörlerin çoğu da çift haneli enflasyon nedeniyle zorlukla yaşıyor ve kışla beraber bir resesyona girileceği endişesi de artıyor.

     *       *        *

Diğer taraftan da Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafyada jeostratejik ve jeopolitik anlamdaki süregelen gelişmeler de dikkate alındığında;Doğu Akdeniz’deki anlaşmazlık ve Rusya’dan S-400 alınması üzerine Avrupa Birliği (AB) ve ABD’nin Türkiye’ye ekonomik yaptırımlar getirmeyi değerlendirmesiyleilgili ABD ve AB cephesinden gelen baskılar da giderayak artıyor. Konuyla alakalı yorumda bulunanlar dan CapitalIntelligenceRatings şirketinde üst düzey analist olan Yesenn El-Radhi, “Büyüme önemli ölçüde yavaşlayacak olursa hükümetin uygulama içinde olduğu gerçekten ekonomideki sıkılaşma politikasını sürdürüp sürdürmeyeceği göreceğiz” açıklaması da kayda geçti. TCMB nezdinde yürü tülen politikalarla politika faizini geçen ay 475 puan artırarak yüzde 15’e çıkarması yabancı yatırımcıyı sevindirmiş ol maklaberaber;faiz artırımının ardından TL değer kazansa da TL’nin dolar karşısında yıl başından bu yana hala yüzde 24 değer kaybetmiş olması nedeniyle daha fazla sıkılaştırma önleminin alınması bekleniyor. Bu arada yeni atanan Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan da geçen ay makroekonomiyi ve fiyat istikrarını güçlü destekleyecek bir mali politika sözü vermiş olmasının sonucunda siyasi otorite yazın yüzde 50 olan kredi büyümesini sert bir şekilde kontrol altına alarak yüzde 10’un altına düşürdü. Mamafih geçmiş uygulamalarınneticesi Devlet destekli ucuz krediler üçüncü çeyrekte sert bir toparlanmayı tetikledi ancak Erdoğan’ın gerekirse “acı ilaçları” içerek yeni bir ekonomik döneme girilmesi çağrısında bulunması 2021’in ilk çeyreğinden itibaren ardışık teknik bir resesyona girilmesine neden olabilir.

   *       *        *

Sonuç olarak, konuyla ilgili değerlendirmede bulunan bazı analistlerce Erdoğan’ın ve ekonomi ekibinin dünyanın geri kalanındaki hükümetler gibi Nisan’dan itibaren ekonomik toparlanmayı sağlayacak Covid-19 aşısının gelecek haftalarda hızla piyasaya sürülmesini umduğunu ve planlarına sadık kalacağını düşünüyor.Geçmiş yıllardan 1987 yılından günü   müze kadar Türkiye'de kurumsal bankacılık hizmetleri sunan Deutsche Bank ise bu ay ve gelecek yılın başında faizartırı mı  yapılarak oranların yüzde 17.5’e kadar yükseleceğini düşünüyor.Diğer analistler ise 2018’inkriz olarak tekrar edilmesinden korkuyor.BinaleyhKasım/2020 ayında yıllık enflasyon yüzde 14 seviyesindeydi. 2018 ortalarından beri değerinin yarısını kaybeden lira ise gelişmekte olan piyasalarda en kötü performansa sahip para birimleri arasında yer alıyor.Planlarda değişikliğe gidilmesi için çağrıların artması muhtemel görünmekle beraber her ne kadar ücret desteği ve işten çıkarma yasağı devam etse de, esnaf daha fazla vergi ve kira yardımı bekliyor.Öte yandan da Türkiye’deki bireyler için borçlanma maliyeti geçtiğimiz yaz mevsiminden bu yana neredeyse iki katına çıkarak yüzde 20 olurken bankalar da çok daha az krediler için borç yapılandırmasına gidiyor. Ülkemiz şartlarında olası resesyon(durgunluk) ihtimaline karşı Siyasi Otoritelerin Reuters’a verdikleri bilgide imalat ve ticaret sektörleri dahil olmak üzere ekonominin çoğunun açık kalmaya devam etmesiyle sadece hafif bir ekonomik durgunluk beklediklerini ifade etmiş olsalar da vakaların art masıyla kısıtlama kapsamının daha da genişletilmesi ihtimal olarak görünüyor.