Bu yıl başından itibaren bilindiği gibi TÜİK’in enflasyonu düşük gösterebilmek için ocak ayında gıda ve alkolsüz içeceklerin harcama gurubu ağırlığını yüzde 23.29’dan yüzde 22.77’ye düşürmüştü. Nitekim Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) gıda enflasyonu mayıs ayında da yine çarşı pazara uymadı. Gıda ve alkolsüz içecekler grubu aylık yüzde 0.24 zamla enflasyona sadece 0.06 puan etki yarattı. TÜİK'in açıkladığı verilere göre Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) bir önceki aya göre yüzde 1.36, yıllık ise 11.39'a yükseldi. Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) mayısta aylık yüzde 1.54 olurken, yıllık bazda yüzde 5.53'ü buldu. Mayısta çekirdek enflasyon da yıllık bazda 10.32 seviyesine yükseldi. Ana harcama grupları itibarıyla mayıs ayında azalış gösteren ana grup olmadı. En fazla giyim ve ayakkabı zamlandı. Yeni sezonu yüzde 6.85'lik aylık zamla karşılayan giyim ve ayakkabı grubu manşet enflasyona 0.43 puanlık sürpriz artış getirdi. Ulaştırmada ise aylık 3.30'luk sürpriz fiyat artışı enflasyonu 0.48 puan yukarı çekti.Ekonomistlere göre içki-sigara, akaryakıt gibi fiyatları dolaylı vergilerle artan ürünler dışarıda bırakıldığında yıllık tüketici enflasyonunun yüzde 9.5 olduğunu hesaplarken, bu arada artı 2 puan da enflasyona doğrudan devlet sebep olduğu belirtiliyor.

                                  *       *        *

Diğer taraftan da Merkez Bankası'nın (MB) yüzde 8.25 olan politika faizi ile yıllık enflasyon arasındaki fark geçtiğimiz mayıs ayında 3.1 puanın üzerine çıktı. Politika faizinin enflasyonun bu denli altında kalması, MB'nin faiz indirimi temposuna ilişkin bir kısım soru işaretlerini artırıyor. Reuters'a konuşan Capital Economics'ten Jasson Tuvey, “Enflasyonunun mayıs ayında yıllık bazda yüzde 11.4'e yükselmesi, TL'deki sert değer kaybının etkisinin zayıf iç talebin etkisini dengelediğini ortaya koyuyor. Ancak bu durum ne kadar devam eder belli değil.Çünkü tüketici kredilerindeki önlenemez artma eğilimi karşısında eninde sonunda enflasyon oranında sert oranlı çıkışlara sebebiyet verebilir.Bankalar Birliği Risk Merkezi’nin Nisan/2020 ayı verilerine göre Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi üyesi kuruluşlar tarafından kullandırılan nakdi krediler 2020 yılı Nisan ayında, bir önceki yılın aynı dönemi göre yüzde 20 artarak 3.250 milyar TL oldu. Kredi stokundaki büyüme hızı artmaya devam etti. Nakdi kredilerin 3.152 milyar TL’si bankalar, 52 milyar TL’si finansal kiralama şirketleri, 25 milyar TL’si faktoring şirketleri ve 22 milyar TL’si finansman şirketleri tarafından kullandırıldı.

                                   *       *        *

Öte yandan da Tasfiye olunacak alacaklar 2020 Nisan ayı itibarıyla 184 milyar TL oldu. Tasfiye olunacak alacakların

174 milyar TL’si bankalara; 5,4 milyar TL’si finansal kiralama şirketlerine, 2,6 milyar TL’si faktoring şirketlerine ve 2 milyar TL’si de finansman şirketlerine ait bulunuyor.Hal böyle iken, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, mayıs ayı itibarıyla 12 aylık ortalamalar dikkate alındığında, tüketici fiyatları yüzde 12,1, yurt içi üretici fiyatları yüzde 9,14 arttı. Aylık bazda TÜFE yüzde 1,36, Yİ-ÜFE yüzde 1,54 artış gösterdi. TÜFE, mayısta geçen yılın aralık ayına göre yüzde 4,57, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 11,39 yükseldi. Nisan, Mayıs ve Haziran aylarının TÜFE 'sinin açıklanması sonrası toplam TÜFE yüzde 4 'ü aşması durumunda memur maaşına da ortaya çıkan fark kadar zam yapılacak.

                                  *       *        *

Sonuç olarak, kovid-19 pandemisinden kaynaklanan sıkı içerikli kuralların gevşetilmesi sonrası vakalarda izlenen artışlar dikkate alındığında; öteden beri süregelen zayıf yönlü talepte pek fazla bir artma olmadı. Mamafih hadiseye fiyat artışları yönünden baktığımızda en son nisan ve mayıs ayında ertelenen zamların büyük ihtimalle haziran ayında ya da sonrasında gündeme gelme durumu söz konusu olabilir. Bunun yanında bu fiyat yükselmeleri kısa günün kârı diyen fırsatçılar acısan yapılacak zamlar da eklendiğinde bu ay ve sonraki aylardaki enflasyon oranlarında sert artışlar gündeme gelebilir. Bu arada da TCMB’sınca enflasyonun 2020 yıl sonunda yüzde 8,2 olarak gerçekleşeceği, 2021 yıl sonunda yüzde 5,4’e geriledikten sonra orta vadede yüzde 5 düzeyinde istikrar kazanacağının tahmin edildiğini dile getiren Uysal’ın, "Enflasyonun, yüzde 70 olasılıkla, 2020 yılı sonunda yüzde 6,2 ile yüzde 10,2 aralığında (orta noktası yüzde 8,2), 2021 yılı sonunda ise yüzde 3 ile yüzde 7,8 aralığında (orta noktası yüzde 5,4) gerçekleşeceği öngörülmektedir" değerlendirmesi  nin ne derece isabetli olabileceği de oldukça tartışmalı. Görünür o ki,TCMB’nın önceki yıllarda olduğu gibi söz konusu iyimser enflasyon öngörülerini yeniden tekrar gözden geçirmek zorunda kalabilir.