Son gelişmelere göre TCMB Başkanı Naci Ağbal’ın yıl sonu enflasyon tahminine bakılırsa;”Merkez Bankası 2021 yıl sonu enflasyon tahminini açıklarken TCMB Başkanı Ağbal’  ın "Enflasyonun 2021 sonunda yüzde 9,4 olarak gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz." Sözleri yanı sıra piyasaların merakla beklediği faiz ve para politikasına ilişkin mesajında ise"Faiz indirimlerine dönük bir gündemin konuşulmasının henüz çok erken olduğunu değerlendiriyoruz. Tüm faktörler belli noktaya gelene kadar sıkı para politikası devam edecek" diyorsa da;Enflasyonun yüzde 70 olasılıkla 2021 yıl sonunda yüzde 7.3-11,5 aralığında gerçekleşeceğini öngörüyoruz. Enflasyonun yüzde 70 olasılıkla 2022 yıl sonunda yüzde 4,6-9.4 aralığında gerçekleşeceğini öngörmelerine ek olarak;”Enflasyonun orta vadede yüzde 5,0 düzeyinde istikrar kazancağını düşünüyoruz. 2021 yılı için TL cinsi ithalat fiyatlarında güncelleme -0.4 puan, gıda enflasyonunda güncelleme 0,2 puan. Sıkı Parasal duruşun sürdürülmesi ve bekleyişlerdeki iyileşmenin devam etmesi ile enflasyondaki düşüş eğiliminin devam edeceğini öngörüyoruz.2021yılında enflasyon hedeflemesi rejimini tüm unsurlarıyla kararlı şekilde uygulayacağız. Para politikasındaki sıkı ve ihtiyatlı duruşumuz enflasyonda yüzde 5 hedefine kadar uzun bir süre kararlılıkla sürdürülecektir. Enflasyon hedeflemesi rejimi sade bir operasyonel çerçevede tüm unsurlarıyla sürdürülecektir. Para politikası kurulu elindeki bütün araçları zamanlı ve etkili bir şekilde kullancaktır. Mevcut verilerin yanı sıra elde edilecek her türlü yeni verinin enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarında orta vadeli hedef patikasından sapma riskine işarete etmesi durumunda ilave sıkılaştırma önden yapılacaktır.Yüzde 5 hedefine varıncaya kadar gerçekleşen /bekleyen enflasyon oranı patikası ile para politikası faiz oranı patikası arasındaki düzey güçlü bir dezenflasyonist denge gözetilerek oluşturulacak ve bu denge sürekli korunacaktır.” Betimlemesi oldukça iyimser bir yaklaşım şeklinde görünüyor.

      *        *        *

Mamafih reel anlamdaki gelişmeler dikkate alındığında ise durum oldukça farklı görünüyor. Çünkü halen piyasaları denetim altına alarak önleme çalışması sürdürülen temel gıda fiyatlarındaki göreceli yüksek fiyat artışlarının sebebi araştırıldı ğında; tarım ve hayvancılık sektörlerinde hüküm süren daralma yanında döviz kurundaki dalgalanmanın getirdiği girdi maliyet lerindeki süreğen artışlara ek olarak aracı ve marketler gösterili yor. Bu yöndeki üretici ile tüketici arasındaki fiyat farkı ise dudak uçuklatıyor.Bu kapsamda defalarce değişime uğrayan Hal Yasası ise her nedense bir türlü beklenen ucuzluğu sağlaya madığı gibi bu defa da her iki sektörde izlenen arz-talep istikrar sızlığıda fiyat makasının daha da açılmasına neden oldu. Şimdi önümüzdeki aylar itibarıyla eğer önlem alınmaması durumunda gıda fiyatlarının beklenenin çok üstünde artışlar olması kaçınıl   maz olacağından TCMB’nın bu durumda 2021 yıl sonuna ait %7.3-11,5 aralığındaki enflasyon öngörüsünü zorunlu şekilde revize ederek % 17-18 arasında değiştirmesi gerekecek.

        *        *        *

Sonuç olarak, TCMB Başkanı Naci Ağbal;”Fiyat istikrarı için sabırlı ve kararlı bir mücadele sürdüreceğiz.”sözlerine ek ola rak;”Gıda enflasyonu 2021 enflasyon gerçekleşmesi üzerinde önemli bir risk oluşturmaya devam ediyor.”Vurgulaması da Merkez Bankası Başkanının bu gerçeği kabul ettiğini gösteri    yor. Hele hele Türkiye gibi çift rakamlı yüksek enflasyona alı şan toplumsal oluşum da dikkate alındığında; piyasalardaki her dalgalanma sonrası ortaya çıkan döviz şoklarında gıda fiyatları artışa girerek; yüksek fiyatlara yapışkanlık oluştururken, döviz kuru düştüğünde buna rağmen fiyatların ucuzlama göstermeme si çok dikkat çekici bir oluşum. Gerçekte bunun tek sebebi ise piyasadaki gıda konulu cari fiyatların daha ziyade artan oranlı bir pozisyonla hassasiyet kazanmasından kaynaklanıyor. Sorun ortada; tarım ve hayvancılık sektörlerinde öncelikle finansman probleminin çözülmesi sonrası Devletin sürekli artış gösteren   girdi maliyetlerinin önüne geçerken üretici-tüketici arasındaki aşırı fiyat farkını regüle edici teşvik önlemlerini uygulamaya koyması büyük önem taşıyor. Bu açıdan çift rakamlı yüksek enflasyon musibetinden kurtulabilmek için enflasyon üzerinde    büyük ağırlığı olan gıda maddeleri fiyatlarının mutlak şekilde aşağı çekilmesi gerekiyor. Özellikle Devletin regüleedeci bu fonksiyonun çiftçi- hayvancılıkla uğraşan kesimin ayakları üs tünde duruncaya kadar devam ettirilip; denetim ve teknik yar dımla da geniş kapsamlı desteklenmesi de büyük öneme sahip.