Zonguldak’ta son bir aydır veya daha uzun süredir.

BEÜ Sağlık kampüsü ile ilgili bir çok dedikoduya şahit oluyoruz.

Olduk.

Konu başlığı ile maddi sıkıntılar had safhada.

Taşeronların kadroya alınması esasında.

İlave bir 400-500 sayısı personel takviyesi mali tablo olarak yer aldı.

Bu da gelir ve gider dengesini, mali tabloyu altüst etti.

Sadece Zonguldak mı?

Değil tabi ki ülke geneli üniversite hastanelerinin hepsinde bu sorun var.

Devlet hastanelerinde bir şekilde bakanlıkça çözülüyor.

O zaman üniversite hastanelerinin de sorunu çözülmeli.

Devlet desteği.

Özel bütçe desteği önemli.

Maddi sorun çözülürse.

Gerisi gelir.

Sağlık hizmeti yapılırken.

Maddi sorunlarla boğulursa.

Ekonomik sıkıntılar olursa.

SGK her alımı kabul etmezse.

Sorun çıkartırsa.

Kılı kırk yararsa.

O zaman bu devasa.

Şehir gibi hastane.

Araştırma kuruluşu nasıl hizmet verecek?

Çok da kolay değil.

Biliyoruz k,

Rektör hoca sağlık kampüsü için .

Sağlık Bakanı ile ilimizde görüştü.

Hem de valilik toplantı salonundaki brifing de.

Çözüm olamadı.

Tekrarında Sağlık bakanı ile Ankara, yanında milletvekillerimiz ile birlikte.

Sağlık bakanlığında bir saati geçen sürede bu konu görüşüldü.

Durumun aciliyeti anlatıldı.

Sonuç ise halen daha yok.

Uğraşı sürüyor.

İyi niyet var.

Fakat çözüm odaklı nihai ve sevindirici durum yok.

Mucize bizzat sağlık kampüsünden bekleniyor.

Rektörlük umudu sürüyor.

Fakat acil olarak.

Yeni kaynaklar yaratılmalı.

Yeni ülke bütçesi 2020 yılı harcamalarını kapsayan harcama listesi TBMM ‘de geçti.

Onaylandı.

İki hafta süren yoğun bütçe maratonu tamamlandı.

Bakalım sağlık kampüsüne .

Üniversitelere yansıması nasıl olacak?

İzleyeceğiz.

Sanal algı konusuna gelince.

Üniversitenin Araştırma hastanesinin başarısız gösterilen durumu.

Konumu.

Hastane yönetimini zor bırakılması.

Sağlık kampüsünün Dekan hocası var.

Başhekim ve yardımcıları var.

Hastane baş müdürü var.

Üçlü çok önemli ve değerli  bir heyet sağlık kampüsünü yönetiyor.

Ve Rektörlük kısmında sağlık kampüsünün bağlı olduğu Rektör yardımcıları.

Ve Rektör hocamız.

Bu heyet en başından, en altına yoğun uğraşı sergiliyor.

Burada herkes çalışıyor.

Şunu da ekleyelim.

Tabi ki otorite.

Disiplin.

Bunlar da şart ki şart.

Bununda önemle sağlanması gerekiyor.

Yanlış anlaşılmasın.

Çalışanları tenzih ediyorum.

Sadece işinin gereğini yapmayanlar da varsa.

Bunlar uyarılsın.

Rektör hocamız ZGC editör masasında ne dedi?

Habersiz gidiyorum.

Her türlü alanı ve sahayı geziyorum.

İncelemelerimi sürdürüyorum.

Sözleri de önemliydi.

Ona göre ve bu duruma karşın.

Herkes üstüne düşen sorumluluğu yerine getirmeli.

Herkes çalışacak.

Sanal algılar yaratılmasına da izin verilmemeli.

Ve stent  konusu artık daha iyi anlaşıldı.

Araştırma hastanesi bunun neresinde.

Öncesi var.

Sonrası var.

Bunu da kimse unutulmasın.

Ayrıca sadece hijyen ile kafa bulanlar.

Kafa yoranlar.

Hijyen konusunda her kes üzerine düşeni yapmalı.

Gerekirse temizlik  maddeleri konusunda hasta yakınları ve refakatçiler.

Elini taşın altına koymalı.

Hep birlikte.

Hep beraber.

Temizlik maddeleri karşılıklı anlayışla sağlanmalı.

Sorun giderilmeli.

Herhâlde bu da çok zor değil.

Sadece hijyen ile yatıp, tuvalet kağıdı ile kalkıp, eleştiri yapanlar.

Sığ ve derinliği olmayan ifadelerde bulunanlar.

Önce kendisine bakacak.

Sanal algı yaratılmasına  izin vermeyelim.

Ve bu tür algılar karşı basın olarak da üzerimize düşeni yapalım.

Sanal algı kimseye hizmet etmez.

Zarar verir.

Bazılarının kurum içi ve kurum dışı düşmanları sevindirir.

Sanal algı yaratan ve dedikodu üreten kesimlere karşın gerekli hassasiyet duruşunu sergileyelim.

Onları yalnızlaştıralım.

Sanal algılara hayır.

İyiniyetli yapıcı ve yarar ,fayda sağlayan eleştirilere  hepimiz sonuna kadar varız.

Olması gereken de budur.

Nokta.