Çaycuma Kent Konseyi Başkanı Tuğrul Dereli tek aday olarak girdiği genel kurulda yeniden başkan olarak seçilerek güven tazeledi.
Çaycuma Kent Konseyi 2. Dönem Seçimli Genel Kurulu Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı, Amasra Kent Konseyi Başkanı Hüseyin Çoban, Çaycuma TSO Yönetim Kurulu Başkanı Zekai Kamitoğlu, CHP İlçe Başkanı Şeref Köktürk, İlçe Sağlık Müdürü Ercan Kulak, İlçe Tarım ve Orman Müdürü Coşkun Ulutaş, İlçe Sosyal Hizmet Kurum Müdürü Tuncay Ünlütürk, ADD Şube Başkanı Ela Mantarlı Kurt, Türkiye Emekliler Derneği Şube Başkanı Nizamettin Eyidoğan, Çaycuma’daki kurum ve STK’ların Kent Konseyi Genel Kurul temsilcileri, Kent Konseyi Çalışma Grupları ve Kadın Meclisi üyelerinin katılımı ile gerçekleşti.
Açılış ve yoklamanın ardından Divan Başkanlığına Ümit Eser, Üyeliklerine de Mustafa Özer Odabaş ve Nurettin Verim’in seçilmesi ile Divan Kurulu oluşturuldu. 1 dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşımızın okunmasının ardından genel kurul programına geçildi.
Kent Konseyi Başkanı Tuğrul Dereli genel kurula hitaben konuşmasını yaptı ve Kent Konseyi Faaliyet Raporu’nun sundu. Dereli konuşmasında şunları söyledi;
“Sayın Belediye Başkanım, Siyasi Partilerimizin Temsilci ve Başkanları, Sivil Toplum Kuruluşlarının Temsilcileri, Değerli Kent konseyi Gönüllüleri ve değerli Basın Mensupları; 2.Çalışma Dönemi Seçimli Genel Kurulumuza Hoş geldiniz. Kentlerde bireye düşen fiziksel alanın daha dar olması nedeniyle tüm yaşam alanlarında öteki insanlarla karşılaşmak, etkileşmek durumunda kalınmaktadır. İşte bu nedenle kent yaşamı ortaklıkların, sıkı sosyal bağların ve kuralların olmasını gerekli kılar. Sağlıklı bir kent yaratmak ve sağlıklı bir yaşam ise ancak tüm toplumun katılımı ile olanaklıdır. Kent Konseyleri de bunun için vardır.
Belediye Kanunu’nun 76.maddesi ve 08.Ekim.2006 Tarihli Kent Konseyi Yönetmeliğine göre; Belediye Başkanımız Sayın Bülent Kantarcı’nın 2014 yılında oluşumuna yardım ve destek sağladığı Çaycuma Kent Konseyi; merkezi yönetimin, yerel yönetimin, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının ve sivil toplumun ortaklık anlayışıyla, hemşehrilik hukuku çerçevesinde ve gönüllülük esasıyla buluştuğu; kentin sorunlarının, vizyonlarının sürdürülebilir kalkınma ilkeleri temelinde belirlendiği, tartışıldığı, çözümlerin geliştirildiği ortak aklın ve uzlaşmanın esas olduğu demokratik yapısı ile meclisleriyle çalışma gruplarıyla kentin yerel parlamentosu niteliğini taşımaktadır.
Yaklaşık 7 yıllık bir geçmişe sahip Çaycuma Kent Konseyi’nde çalışmalar; Kent Konseyi Yönetmeliğine uygun olarak hazırlanmış ve onaylanmış; Çaycuma Kent Konseyi Yönergesi, Çalışma Yönergesi, Çalışma Gruplarının Çalışma Usul ve Esasları Yönergesi, Meclislerin Çalışma Usul ve Esasları Yönergesi’ne göre yürütülmektedir. Çaycuma Kent Konseyi’nin çalışmalarını yürütebilmesi ve görevlerini yerine getirebilmesi ancak Kent Konseyi mevzuatının; üyeleri, Meclisler ve çalışma grubu üyeleri ve tüm gönüllüler tarafından bilinmesi, iyi anlaşılması ve benimsenmesi ile mümkün olacaktır. Çaycuma Kent Konseyi Çalışma Yönergesinin 9.maddesine göre çalışmalarla ilgili görev misyonu şöyledir: “Çaycuma kent konseyi; doğrudan proje yürütücüsü ve uygulayıcı bir oluşum olmayıp, ilçedeki paydaşları bir araya getirerek, tüm ilçeyi kucaklayan bir “ortak akıl” güç ve zenginliği ile ortak aklın süzgecinden geçen kararları, uygulamaya geçirilmesi isteği ile tavsiye nitelikli olarak Çaycuma Belediyesi’ne ve ilgili kurum ve kuruluşlara sunan bir oluşumdur.” Kent Konseyinde “Kentleri için üreten ve yaratan, birbirine bilgi, beceri ve düşünceleri ile benzemeyen gönüllülerin herhangi bir çıkar gözetmeksizin bir arada olduğu bilinmelidir.
Çaycuma Kent Konseyinde kentin sorunlarını ve durumunu herkesin fikrini alarak belirlemek, kentimizin ekonomik, kültürel, tarihi ve coğrafi potansiyelini daha fazla görünür kılmak için, el birliği ile yapılabilecekleri tartışmak ve rapor etmek için bir araya gelmekteyiz.
Kent Konseyleri olası muktedirlerin (Kaymakam, Belediye Başkanı….) gözünden kaçan işlemleri bulup halk adına çözüm bulmak için fikirler üreten bir oluşumdur. Kent Konseylerin doğru anlaşılarak çalıştırıldığında Kentler için ne kadar önemli bir oluşum olduğu açıktır.
Kent Konseyinin motivasyonu bozulmamalı, değerli oldukları hissettirilmeli, kent konseyinden gelen çalışmalar, raporlar, tutanaklar, talepler, makul ölçüler ve imkânlar dikkate alınarak yerine getirilmeye çalışılmalıdır. Kent Konseyinde bizler farklı görüşlere sahip olsak da sorunların çözümleri için birlikte çalışma ve dayanışma kültürünü benimsemek ve uygulamak gerektiğinin bilincinde olmalıyız. Kentimize dair her türlü çözüm, iyileştirici, güzelleştirici projenin paydaşı olmaya hazır bir topluluk, bir refleks içinde olmalıyız. Bu da bizim umut ve mutluluğumuzdur.
Kent Konseyleri kentin vicdanı ve ortak aklıdır, olmalıdır.
Kent Konseyi Kentin eli, kulağı ve gözüdür, olmalıdır.
Bu nedenlerle Kent Konseylerinde birikimli, tecrübeli ve özverili çalışacak kişilere ihtiyaç var. Bundan sonraki süreçte de katılımların bu şekilde artacağını ve gelişen modern bir kent haline gelen Çaycuma’mıza yakışır bir kent konseyi haline geleceğini umut ediyorum.
Kent Konseyimizin kurulmasını sağlayan çalışma süremiz boyunca bizi maddi ve manevi olarak destekleyen Belediye Başkanımız Sayın Bülent Kantarcıya, Kent konseyimiz paydaşlarımızdan olup bizim hep yanımızda olup destek veren Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Sayın Zekai Kamitoğlu’na, Esnaf Sanatkarlar Odası Başkanı Sayın Hayri Kandemir’e, Yürütme kurulumuzda bulunmasının yanında kurumuyla da bize destek olan Emekliler Derneği Başkanı Nizamettin Eyidoğan’a, bundan önceki Kent Konseyi başkan ve yürütme kurulu üyelerine teşekkürlerimi sunuyor, aramızdan erken ayrılan kent konseyi kuruluşumuzda emeği geçen değerli büyüğüm gazeteci Hasan Ataman’ı saygıyla anıyorum. Genel Kurulumuza katılarak Kent konseyimize güç katmanız nedeniyle, teşekkür ediyor, saygı ve sevgilerimi sunuyorum.”
Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı’ da yaptığı konuşmasında kent konseyine verdiği önemden bahsederek; “Bu salonda ilk defa toplantı yapıyoruz. İlk defa bir araya geliyoruz. Eğitim ile ilgili birkaç sefer toplantılar yaptık ama bu toplantı çok anlamlı. Çünkü 2014’de göreve geldiğimde benim yaptığım ilk iş Çaycuma Kent Konseyini kurmaktı. Nisan’da göreve başladık, Mayıs ayında Çaycuma Kent Konseyini kurduk. Çok büyük heyecanla kurduk. Oysa 2006 yılında kurulması gerekiyordu. Kent konseyini kurmak belediyenin görevi, talep gelmemiş, belediye kurmamış bana nasip oldu. Tuğrul başkanımızın söylediği gibi kent konseyi bütün Çaycuma’yı temsil eden, kapsayan, meselelerinin sahiplenildiği ve Çaycuma ile ilgili her türlü konunun konuşulduğu ve takip edildiği bir platformdur. Çok büyük heveslerle kurdum. Demokrasi aşığıyım. Çok sessizlikten yanayım. İnsanların konuşmasından ve tartışmasından yanayım. Gönüllü hizmetlerden yanayım. Ülkemizde maalesef günden güne bu ortam karanlığa doğru gidiyor. Eski ve o beğenmediğimiz günleri arar hale geldik. İnşallah toplum hayatında böyle dönemlerde mutlaka aşılacaktır ve ondan da hiç kuşkum yok. Ama bugünlerden geçiyoruz. Kent konseyimizde kurulduktan çok kısa bir süre sonra tırnak içinde söylüyorum bir “Sabotaj” ile karşılaştı. Heveslerimiz kırıldı. Üzüldük. Ama tabi ki Kent Konseyi toplumsal ve yasal bir kuruluş. Yoluna devam etti. Benim en büyük arzum bu katılımların çoğalması, çünkü biz Kent Konseyini kurarken bütün Çaycuma’yı temsil eden, her türlü derneğin kuruluşun olduğu, yani sınırlı bir kadroyla değil de bütün Çaycuma’yı kapsayacak şekilde kurduğumuz bir topluluk, bir kurum. Bu kurumun görevi çok önemli, bu kurum özellikle belediyenin destekçisi, çünkü Kent Konseyinde Çaycuma’nın her yerinde, her kuruluşunda yaşayan insanlar var. Siyasi parti de olanlar aynı görüşte olan insanlar, Ticaret odamızda olanlar belli meslek kuruluşları, esnaf odamız öyle, yani bütün bunların hepsini bir arada olan ve canlı olması gereken bir kuruluş. Ben inanıyorum ki her şeyin vakti ve zamanı vardır. Örneğin Çaycumaspor 7 senedir yerlerde sürünüyordu, bir arkadaşımız Yenimahalle muhtarımız talip oldu ve çokta güzel genel kurul yaptık. İnşallah güzel şeyler olacak. Ben bu kent konseyi toplantımızın başlangıç olmasını diliyorum. Buraya geldiğiniz ve sorumluluk hissettiğiniz için Çaycuma’ya ve Çaycuma Kent Konseyine güç verdiğiniz için teşekkür ediyorum. Bu bayrağı ne olursa olsun ne şartlarda taşıyan Kent Konseyi Başkanımız Tuğrul beye ve yürütme kurulundaki arkadaşlara da teşekkür ediyorum.” dedi.
Seçim gündemine gelindiğinde Yürütme Kurulunun 9 kişiden 11 kişiye çıkarılması önerildi ve oylanarak kabul edildi. Başkanlık adayları sorulduğunda Tuğrul Dereli tek aday olarak gösterildi, kapalı oylama yapılmasına gerek görülmediğinden yapılan açık oylama sonucunda da oybirliği ile yeniden başkanlığa seçildi. Ardından Yürütme Kurulu üyelerinin seçimine geçildi ve yapılan seçim Sonrasında yeni dönede görev alacak Çaycuma Kent Konseyi Yönetimi şu isimlerden oluştu:
Kent Konseyi Başkanı: Tuğrul Dereli, Çaycuma Kent Konseyi Yürütme Kurulu,Temsil ettiği kurum ve kuruluş Nilgün Çelik , Kültür ve Turizm Çalışma Grubu, Nizamettin Eyidoğan ,Türkiye Emekliler Derneği Güliz Aktaş , Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği , Aytekin Pekdemir, Çaycuma Ticaret ve Sanayi Odası, Tarık Arslan Türk-Eğitim-Sen, Sevda Bilici Türk Kızılay Derneği, Tuncay Ünlütürk Çaycuma Sosyal Hizmet Merkezi Kurumu Dilek Keleş Adalet ve Kalkınma Partisi, Ayşe Eşme Cumhuriyet Halk Partisi, Hülya Acar Zonguldak Barosu Çaycuma Temsilcisi, Recep Kabuk Gemiciler Mahallesi Muhtarı, Ayla Kalaycı Çaycuma Kadın Meclisi Başkanı.
Dilek ve temenniler kısmında genel kurula misafir olarak katılan Amasra Kent Konseyi Başkanı Hüseyin Çoban söz alarak; “Bu kent konseyinde olan her türlü meslek grupları yaşadıkları yerlere gönül veren oraları kentleştiren ve sosyalleştiren bölge, hem de o çalışma disiplinini, yeni değerlerini, omuzlamış, sırtlamış katkıda bulunmuş bölge. Belki şimdilerde bu bağlantıyı kuramıyoruz. Bizim havzamız bir araya gelirse, önemli değerleri ortaya çıkarırsak, bu kent kuralını koyan, disiplinli insanlar ve sosyal haklarına çıkarlar. Çünkü Batı Karadeniz’de hem maden yürüyüşleri ve termik santrallerin mücadelesinde yer aldı. Topluma katkı veren, onu savunan insanların bölgesindeyiz. Bu tarih bize kadar geldi ve devam etmeli, genişleyerek böyle gidelim. Bölgemizin değerine değer katabilirsek, yaşadığımız yerlerin değerini verirsek ne mutlu. Ben bu çağrıyı yapıyorum ve genişletmeye çalışıyorum. Hepinize teşekkür ediyorum.” dedi.
Disleksi Öğretim Güçlüğü Derneği temsilcisi Tahsin Yavuz da söz alarak yaptığı konuşmasında insanların kent yaşamı konusundan daha çok bilinçlenmesi gerektiğini ve yapılan çalışmalara sahip çıkılmasını, kurallara uymayanların da uyarılması gerektiğini dile getirdi.
