Zonguldak’ın Kilimli İlçesine bağlı Karadon mahallesinde önceki gün gece meydana gelen ve Türkiye Taşkömürleri Kurumuna bağlı Üzülmez Müessese Müdürlüğünde çalışan evli ve 2 çocuk babası maden işçisi Yalçın Karadöngel’in ölümüyle sonuçlanan olayın ardından yapılan soruşturma ile oğlu 17 yaşındaki E.K tutuklandı.

Alınan bilgiye göre, Zonguldak İl Emniyet Müdürlüğüne bağlı ekipler cinayet ile ilgili soruşturmada aile üyelerinin ifadelerine başvururken, çapraz sorguya tutulan maden işçisi Yalçın Karadöngel’in oğlu E.K’nin (17) babasını öldürdüğünü itiraf ettiği öne sürüldü.

Olayın ardından gözaltına alınan E.K, emniyetteki ifadelerinin ardından Cumhuriyet Savcılığına getirilerek buradaki ifadesinin ardından olay  mahallinde ve evlerinin çevresinde tatbikat yaptırıldı.

Tatbikat esnasında sorulan bazı soruları yanıtlayan şüpheli genç, öldürme olayını gerçekleştirdiği gerekçesiyle çıkarıldığı Zonguldak Adliyesince tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Öldürülen maden işçisinin oğlu E.K ile birlikte Kilimli İlçesinde eşya satışı yaptıkları işyerinin bulunduğu öğrenildi.

Öte yandan babasını öldüren E.K’nin verdiği ifadede “Kilimli ilçesi merkezinde bulunan babamın dükkanında 2. El eşya alımı satımı yapmaktaydık. Akşam saatlerinde babam Yalçın Karadöngel beni birkaç kez cep telefonu marifetiyle arayarak ‘senin topuklarına sıkacağım, seni bitireceğim, sen benim için bittin, bir daha dükkanıma gelme’ şeklinde tehdit içerikli sözler sarf etti. Bende bunun üzerine babamın işyerinde bulunan tüfeği alarak taksi ile eve gittim.

Tüfeği araç içerisinde arka koltuğa bıraktım. Taksi şoförü cep telefonu ile konuştuğundan tüfeği görüp görmediğini bilmiyorum. Eve gittiğimde içeri girmeden evimizin karşısında bulunan kömürlüğe sakladım. Evimizin önünde oturduğum sırada babam whatsap uygulaması üzerinden görüntülü olarak beni aradı. Yine aynı şekilde bana hitaben tehdit içerikli sözler sarf etti. Ben bu durum üzerine sinirlendim. Tüfeği de alarak babamın işten gelmesini bekledim.

Babam kendi aracıyla geldi. Yoldan ikametimize iren merdivenlerden yürüdüğü sırada da aynı  şekilde ‘seni bitireceğim, senin topuklarına sıkacağım’ şeklinde tehdit içerikli sözler sarf ediyordu. Kendisine tüfeği korkutmak maksadıyla yönelttik.

Bu sırada kendisi bana beni mi vuracaksın şeklinde söz sarf etti. Bende bunun üzerine tüfek ile bir el kendisine ateş ettim. Sonrasında yere düştüğünü gördüm. Babam  yerde elini beline doğru atmaya çalıştığında yine bir el daha ateş ettim.  Tüfeği 1km uzakta bulunan metruk eve koydum.

Bu sırada 112’yi arayarak babamın silahlı vurulduğunu söyledim ve acil şekilde ambulans gelmesini istedim. Ambulans geldiğinde içindeki sağlık görevlileri babamın öldüğünü söylediler. O an korktuğum için anneme ve kimseye babamı tüfekle vurduğumu söylemedi.

Ben anneme sadece ne oldu sorusuna ‘biri geldi babamı vurdu’ şeklinde beyanda bulundum. Olayla ilgili pişmanım. Eylem tamamen benim tarafımdan gerçekleştirilmiştir. Bana yardım eden ya da suça azmettiren herhangi bir kimse bulunmamaktadır. Babam tarafından ağır hakaret ve tahriklere maruz kaldık.

2015 yılından beri babam sürekli bana ve aileme şiddet uyguluyor. Sürekli sudan sebeplerle bize karşı fiziki ve psikolojik şiddet uyguluyordu. Dışarıda içip geliyor, ya da evde kendisi içki yapıyordu”

İfadenin sonunda ise E.K  ‘Annem ve kız kardeşimin benden başka kimsesi yoktur. Tutuklanmam halinde hepimizin mağduriyetine sebep olacaktır. Ben kendimi değil annemi ve kız kardeşimi korumak istedim. Serbest bırakılmayı istiyorum” dedi.

Editör: Haber Merkezi