Türk Eğitim-Sen Zonguldak Şube Başkanı Şahin Ören, “2021-2022 Yeni eğitim-öğretim yılı öğretmen, öğrenci, velilerimiz ve Milli Eğitim camiasına hayırlı olsun” dedi.

Pandemi nedeni ile milyonlarca öğrencinin yüz yüze eğitimden uzak kaldığını ifade eden Ören, yüz yüze eğitime başlanılacak olmasından memnun olduklarını belirtti.

Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı Şahin Ören, öğrencilerimize 6 Eylül Pazartesi günü kavuşacağız diyerek şunları söyledi.

“YÜZ YÜZE EĞİTİM İLE ÖĞRENCİLERİMİZLE BULUŞACAĞIZ”

“Pandemi karanlığının sonrasında zor bir süreçten geçtikten sonra inşallah yüz yüze eğitimle tekrar öğrencilerimizle buluşacağız. Eğitimden bizim anladığımız, yüz yüze öğretmenin öğrenciye dokunduğu, gözünün içine bakabildiği, onun enerjisini alıp vücut diliyle hem ona akademik eğitim verirken, diğer taraftan da hayat eğitimi verebilen anlayıştır bizim eğitimden anladığımız. Onun için de yüz yüze eğitim çok önemlidir. Ciddi bir süreçten geçtik, bu süreçte bir buçuk yıla yakın yüz yüze eğitimden uzak kaldık. Bunun ceremesini de şöyle çektik. Bakın; üniversiteye giren öğrencilerden bir milyon kişi alacağı minimum puanın aşağısında kaldı. Baraj altında kaldı diğer bir ifade ile. Dolayısı ile bu ileride başka yaralara da sebebiyet verecektir. Sayın Bakanın ifadesi ile ilk açacağımız ve kapatmaya en son düşüneceğimiz yerler olmalıdır düşüncesine katılıyorum. Onun için yüz yüze eğitimi çok önemli buluyoruz.” dedi.

“PCR TESTİ EMİR ŞEKLİNDE GELDİ”

PCR testi yaptırmadan gelen öğretmenlerin okula alınmaması gibi problemlerle karşılaşmak istemediklerini vurgulayan Ören, “Özellikle son günlerde öğretmenlerin aşılanması, öğretmenlerin PCR testi konusunda çok ciddi tartışmalar var kamuoyunda. Öncelikle şu memnun edici; öğretmenlerin yüzde 70’in üzerinde bir kısmı aşılarını tamamladı onun için bütün arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Bakanlığın yeni uygulaması ile beraber de, az sayıda da olsa aşı olmayan öğretmenlerimize haftada iki gün PCR testi hatta bu bir emir şekline geldi. Bunu doğru bulmadığımızı ifade etmek istiyorum. Çünkü aşı olmak kişinin kendisi ile alakalıdır. Elbette öğrencilerimizin, öğretmenlerimizin sağlığı, eğitim ve öğretimin sürekliliği noktasında PCR ve aşı olmayı önemsiyoruz. Ama şunu da ifade etmek gerekir, bunun yerine biz PCR’ye gittikten sonra bir gün bekliyorsun, haftada iki gün yapılacak bir gün daha bekliyorsunuz o zaman eğitim-öğretim aksayacak mı, aksamayacak mı? Yani bu alt yapısı düşünülmeden yapılmış bir yapılan açıklama. Artı bir buçuk milyona yakın bir eğitim çalışanı var. Hepsi hastanelere gidecek, o hastanelerde kalabalığa sebebiyet vermeyecek mi? Dolayısı ile bu sağlık çalışanlarının da yükünü artıracak. Bizim genel merkezimizin talebi şudur; HES kodu uygulamasının devam ettirilmesi zaten hasta olduğunuz zaman orada her şey ortaya çıkıyor. Bunu sıkı bir şekilde uygulanması önerilerimiz arasındadır. Türk Eğitim-Sen olarak PCR testinin yapılmaması, HES uygulamasının devreye sokulması noktasında bir dilekçe kampanyası başlatmış bulunuyoruz genel merkez bazında. Burada da okullarımıza dağıttık. Onun için PCR testinin gönüllülük esası şeklinde yapılmasını yetkililerden talep ediyoruz. Özellikle mobbing veya PCR testi yaptırmadan gelen öğretmenlerin okula alınmaması gibi problemlerle şimdiden karşılaşmak istemiyoruz. Onun için yetkililerden ricamız bunların yumuşatılarak uygulanmasıdır. Mutluyuz, öğrencilerimize 6 Eylül Pazartesi günü kavuşacağız. Zonguldak’ta pek çok okulu gezdim, okullarımız aşağı yukarı hazırlar, bir sıkıntı yok. Bu konuda emeği geçen başta Milli Eğitim Müdürü Ali Tosun olmak üzere tüm yöneticilere Türk Eğitim-Sen şube Başkanı olarak borç biliyorum” dedi.

“MİLLİ EĞİTİM BAKANIMIZDAN ZONGULDAK EĞİTİMİ ADINA YATIRIM VE KATKI BEKLİYORUZ”

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’den Zonguldak eğitimi adına yatırım ve katkı beklediklerini belirten Ören, konuşasına şöyle devam etti, “Bugün Mahmut Özer Bakanımız, Mahmut Özer olmuşsa Profesörlüğü dahil rektörlüğü dahil topluma mal olması dahil Zonguldak sayesindedir, kentimiz sayesindedir. Dolayısı ile Zonguldak’taki eğitimi de en azından yakından okuyabiliyor veya ulaşabilecek kanallar daha açık. O anlamda beklentimiz var. Bundan sonuç alabilir miyiz, göreceğiz. Bir takım bürokratların, mesela bizim en çok eleştirdiğimiz şey; Ankara’da bürokratımız yok. Mahmut Özer Bakanımız buradaki çalışma arkadaşlarını pek çok kuruma taşıdı. Bunu da önemli buluyorum. Yani çalışma arkadaşlarının, Zonguldaklıların bir lobi oluşturulmasını, buradaki problemlerin çözümüne çok ciddi katkı sağlayacağını düşünüyorum. Ayın şekilde de, Sayın Bakanımızdan buraya hem yatırımlar anlamında; mesela bizim Bilim Sanat Merkezi binamız yok, Rehberlik Araştırma Merkezimiz yok gibi pek çok noktada fiziki anlamda da bazı eksikliklerimiz var. Bunların giderilmesi noktasında Sayın bakanımızdan biraz daha fazla emek istiyoruz. Moral istiyoruz, bu anlamda katkı istiyoruz. Yapar mı, yapmaz mı göreceğiz. Yaparsa Zonguldak’ın ekmeğini yiyen bir insan olarak Zonguldaklı o’nu unutmaz. Zonguldak emeğe değer veren, emeğe saygı duyan yerin 700 metre altında çalışan insanların, emeğin başkenti dedirtecek kadar emeğe saygı duyan bir kenttir. Bunu unutmaz, umarım Sayın Mahmut Özer bakanımız da unutmaz diye ümit ediyorum.” Haber: Seçkin KIRARSLAN

Editör: Haber Merkezi