Eğitim-Öğretime 31 Aralık 2020 tarihine kadar uzaktan eğitimle devam edilecek olmasını değerlendiren Türk Eğitim-Sen Zonguldak Şube Başkanı Şahin Ören, “Eğitim ve öğretim çocuklarımızın geleceği açısından çok önemli fakat sağlığımız daha önemli” dedi.

Milli Eğitim Bakanlığınca alınan "Resmi, özel, örgün ve yaygın tüm eğitim öğretim faaliyetleri, 31 Aralık 2020 tarihine kadar uzaktan eğitim yoluyla devam edecektir" kararını değerlendiren Ören, yüz yüze eğitim ile online eğitimi karşılaştırarak, yüz yüze eğitimde ortalama yüzde 80 verim aldıklarını online eğitimde ise bu oranın yüzde 20 civarlarına kadar düştüğünü belirtti.

Ast olan eğitim yüz yüze olan eğitimdir diyen Türk Eğitim-Sen Zonguldak Şube Başkanı Şahin Ören, açıklamasına şöyle devam etti:

UZAKTAN EĞİTİM SAVUNDUĞUMUZ BİR DURUM DEĞİL

“Mart ayından bugüne COVİD 19 noktasında ülkemiz çok ciddi tecrübelerden geçti. Milli Eğitim Bakanlığımız ve eğitim-öğretim camiamız bir sürü tecrübe yaşadı. Fakat millet olarak bu süreci doğru değerlendiremedik. Özellikle yaz dönemine girildiği dönem, turizm sezonu ve ekonominin çok ciddi sinyaller vermesi gibi sebeplerle alınan önlemleri gevşettik. Gelinen noktada günlük 3 bini aşan hasta sayısı, ölümlerin artması ve bu gibi sebeplerin okullara sirayet etmesi hükümeti, bilim kurulunu ve bizleri yönetenleri bir takım tedbirler almaya yöneltti. Bu kapsamda bilim kurulunun tespitleri doğrultusunda sayın cumhurbaşkanımızın yaptığı açıklamayla beraber eğitim-öğretim 31 Aralık 2020 tarihine kadar uzaktan eğitim yoluyla devam edecek. Elbette bu bizim savunduğumuz bir durum değildir. Ast olan eğitim yüz yüze olan eğitimdir. Yüz yüze eğitim ile online eğitimi karşılaştıracak olursak yüz yüze eğitimde ortalama yüzde 80 verim alıyorsak online eğitimde bu oran yüzde 20 civarlarına kadar düşmektedir.

ONLİNE EĞİTİM KONUSUNDA ACİL TEDBİRLER ALINMALI

Bu konuda öğretmenlerimiz ile eğitim camiamızın pek çok eksiklikleri bulunaktadır. Geçmişte örneğin; yayınların kesilmesi, internet ortamının eksik olması, öğrencilerin tablet veya bilgisayarının olup olmaması, velilerin online eğitim konusunda bilgilerinin eksik olması, uzaktan eğitim ile ölçme değerlendirmenin yapılamaması, ölçme ve değerlendirmenin yapılamaması sebebiyle öğrenci ve velilerimizin zorunlu değilmiş gibi bir algıya sahip olmaları gibi pek çok problemler yaşandı. Uzaktan eğitimde EBA TV daha etkin şekilde kullanılmalıdır. Böylece, internet ve kişisel bilgisayar imkanı ile televizyona sahip olma imkanı mukayese edildiğinde, muhtemel fırsat eşitsizlikleri nispeten engellenmiş olacaktır. İvedilikle bu noktaların aşılması konularında hükümetimiz acil tedbirler almalıdır.

EBA DESTEK NOKTALARI ARTIRILMALI

Zonguldak Valiliği ile İl Milli Eğitim Müdürlüğünün ortak yaptıkları bir takım çalışmalarla tabletler alınacaktı ben gittiğim okullarda bu tabletleri görüyorum. Sevindirici gelişmeler var ama bunlar pansuman tedbirler. Bu konunun da çok ciddi şekilde ele alınması lazım. Zonguldak’ta EBA Destek Noktaları açıldı. Bunların daha da artırılması ve geliştirilmesi gerekir. İnternet nerelerde az çekiyor, kaç öğrencinin online eğitime girecek ekipmanları yok, biz bu öğrencilerin kaç tanesine ulaşabildik soruları ciddi cevap bekliyor. Bu noktada Zonguldak İl Milli Eğitimini çok gayretli gördüğümü ifade etmek isterim. Ben bu samimi gayreti İl Milli Eğitim Müdürümüzde görüyorum. EBA Noktalarımızın artmasında da gerekli tüm desteğimizi vereceğimizi belirtiyorum.

ÖNÜMÜZDE ÇOK CİDDİ BİR SÜREÇ VAR

Önümüzde çok ciddi bir süreç var. Eğitim ve öğretim çocuklarımızın geleceği açısından çok önemli fakat sağlığımız daha önemli. Zorunluktan dolayı bir takım tedbirler alınmış durumda. Milli Eğitim Bakanlığının yetkilileri ve devletimiz bu kayıpların en az olacağı şekilde tedbirleri almak zorundadır. Toplum olarak ta bizlerde üzerimize düşeni yapmak zorundayız.

KİMSE ÖĞRETMENİN CEBİ ÜZERİNDEN HESAP YAPMASIN!

Geçtiğimiz süreçten şöyle bir tecrübe edindik; Aynı bakanlığın değişik müdürlükleri aynı konuyla ilgili farklı açıklamalar yaparak eğitim yöneticilerini farklı algılara sebebiyet verecek şekilde yönlendirdiler. Örneğin; bir yazı ücret ödenecek derken diğer yazı ödenmeyecek dedi. Bir yazıda 6 saat zorunlu dediler diğerinde 4 saat zorunlu dediler. Bunlar kavram kargaşasına sebebiyet verdi. Bu da özellikle eğitim çalışanlarının ekonomik kayıp yaşamasına sebep oldu. Kimse öğretmenin cebi üzerinden hesap yapmasın. Eğer öğretmenin cebi üzerinden, ders ücreti üzerinden tasarruf yapılması noktasında uygulamalara gidilirse Türk Eğitim-Sen olarak genel merkezimiz ve yerel bazda en ciddi cevabı vereceğimizden hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Öğretmene bekçi maaşının altında bir maaş veren anlayışın böyle bir şeyi yapma lüksüde yoktur. Bunu bu şekilde değerlendirirseniz karşılığını eğitimdeki kayıplar olarak karşılığını alırsınız. Bu nedenle mutlak suretle eğitim öğretimin ders planı üzerinden planlanması, öğretmenin ücretlerinden fedekarlık yapılmaması ve onların eğitim öğretimlerini rahatlatacak şekilde önlemlerin alınması gerekmektedir. Biz Türk Eğitim-Sen olarak Zonguldak özelinde yapılacak tüm çalışmalara katkı vereceğimizi ifade ediyoruz. Bu anlamda velilerimizi, öğrencilerimizi ve eğitim camiamızı yeni bir süreç beklemektedir. Bu sürecin en az kayıpla atlatılmasını diliyorum.” Haber: Seçkin KIRARSLAN

Editör: Haber Merkezi