20 yıl önce Türkiye en karanlık günlerinden birini yaşadı.

O büyük depremin şimdi 20.yılı

Tarih 17 Ağustos 1999.

Sabaha karşı

Gölcük, Yalova, İzmit, Adapazarı…

Depremin şiddeti 7.4… 45 saniye sürüyor…

Marmara bölgesi korkunç depremle sarsıldı.

Yıkılan binalardan ortalık toz duman kaplıyor.

Enkaz altında kalan on binlerce insanın feryatları çığlıkları halen daha kulaklarımızda.

Deprem bölgesindeki o korkunç manzaralar halen gözlerimizin önünde film şeridi gibi geçiyor.

Evet, tarih 17 Ağustos 1999, gece saat 03:00…

Gölcük, Adapazarı, Sakarya, İzmit ve Marmara bölgesi sallanıyordu. İnsanlar uykusunda can verdi.

Elektrikler kesilmiş, telefon haberleşmesi durmuş, otoyollar çökmüş…

Kimse deprem bölgesine yakınlarına ulaşamıyor ve haber alamıyordu.

Devlet işe el koydu.

Çadırlar ve mutfaklar kuruldu.

Seyyar hastaneler kuruldu.

Resmi kayıtlara göre, 17 Ağustos 1999 depreminde can verenlerin sayısı 35 bin olarak açıklandı.

Birçoğu hala bir sis bulutunun içinde parça, parça korkunç görüntüler dışında bir şey hatırlamıyor.

O gün denizin altında kalan caddelerde, bugün de çocuklar bisiklete biniyor. Yerle bir olan binaların yerine yenileri yapıldı.

Doğanın, bizi sarstığı o korkunç gecenin anısı hala zihnimizin bir köşesinde bizi tedirgin etmeye devam ediyor, biz yaşadıkça da edecek.

Türkiye topraklarının yüzde 92'si deprem kuşağında bulunuyor.

İMO verilerine göre, Türkiye'nin 11 metropol kenti ve tüm sanayi tesislerinin yüzde 75'i de bu deprem kuşakları üzerine kurulmuş durumda.  Bu veriler acil afet politikalarının hayati önemini bir kez daha vurgular nitelikte. Uzmanların görüşüne göre ise Türkiye hâlâ depreme hazır değil.

Deprem ülkesi Türkiye’de irili ufaklı birçok deprem yaşandı. Marmara depremi gibi büyük deprem yaşanmamıştı.

Deprem ülkesiyiz…

Deprem uzmanları her fırsatta tekrarladılar: Benzer büyüklükte bir depremin olma olasılığı çok büyük. Hazırlıklarınızı yapın, binalarınızı iyileştirin, insanlara deprem eğitimi verin, toplanma alanlarını belirleyin...

Aradan koca 20 yıl geçti. Dile kolay 20 yıl.

20 yıl önceki can ve mal kayıpları kadar büyük bir yıkımın yaşanma olasılığı ne yazık ki hâlâ çok çok yüksek.

Umarım böylesine büyük bir deprem daha yaşamayız.

Yeni ve şiddetli bir deprem olduğu takdirde işimiz çok zor olacak.

17 Ağustos 1999 depreminde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet diliyorum.

Sevgiyle kalın!