Türkiye Maden Mühendisleri Zonguldak Şube Başkanlığı tarafından Madenci Anıtında Enerji Kaynaklarının özelleştirmesine tepki amacıyla basın açıklaması yaptı.
Düzenlenen basın açıklamasına, TMMOB Maden Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Yüksel, Maden Mühendisleri Odası Başkanı Erdoğan Kaymakçı, KESK’e bağlı sendikaların şube başkanları, Maden Mühendisleri Odası yönetim kurulu ile STK’lar katıldı.
Maden Mühendisleri Odası Başkanı Erdoğan Kaymakçı yaptığı açıklamada, “Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığını sorumlu davranmaya çağırıyoruz. Enerji kaynaklarımızın özelleştirme ile talanına son verin. Yeni Karadon, Kozlu ve Soma facialarına neden olmayın” diyerek şunları söyledi:
“TMMOB Maden Mühendisleri Odası olarak 21. Uluslararası Kömür Kongresini gerçekleştirdiğimiz bu günlerde, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı`nın (ETKB) bu yıl en az beş kömür sahasını ruhsat devri yöntemiyle özelleştireceğini maalesef basın yoluyla öğrenmiş bulunmaktayız. ETBK bürokratları tarafından basına yapılan açıklamalarda “bu yıl en az beş kömür sahasını, ruhsat devri suretiyle işletme hakkının verilmesi yöntemini kullanarak ihale etmeyi amaçladıklarını, ilk ihalenin Armutçuk Alacaağzı kömür madeni olduğu” belirtilmiştir. Bakanlık uzun süredir madenciliğin gerektirdiği bilim, teknik ve uzmanlıktan uzak, kamu işleyişine aykırı siyasi ve ekonomik ilişkiler içerisinde davranmaya devam etmektedir.
2002 yılında siyasi iktidar tarafından kömür madenciliği ile ilgili yapılan planlamada Zonguldak`ta TTK tarafından 5 milyon, özel sektör tarafından 5 milyon ton olmak üzere 10 milyon ton taşkömürü üretileceği vaad edilmişken TTK`nın üreimi % 50 azalarak 1,3 milyon ton seviyelerine gerilemiştir. Aynı dönem sonunda özel sektör üretimi ise 390 bin ton düzeyinde gerçekleşerek belirlenen hedefin % 7`si olmuştur.
Geçtiğimiz yılın son aylarında TTK ve TKİ`ye ait sahaları kapsayan mevzuat düzenlemesi ile ruhsatların parçalanması ve böylece özelleştirmenin önündeki bir engelin daha kaldırılması gündeme getirilmişti. Ancak maden işçilerinin direnişi üzerine TTK sahalarının işletme izinlerinin kısmen kapsam dışı bırakılması, ETKB`nin bu son açıklaması ile TTK`nın sahalarında yeni oyunların oynandığı, yapılan yasal düzenlemenin bu uygulama ile boşa çıktığı görülmektedir. Siyasi iktidarın kömür madenciliği politikaları bu şekilde devam ettiği sürece ilk olarak TTK`nın müesseseleri bir bir kapatılacak ve TTK, TKİ`ye devredilecek sonrasında da TKİ`de aynı kadere mahkum olacak ve TKİ`de kapatılıp yok edilecektir.
Bilinmelidir ki; madenler çok uzun yıllarda oluşmuş yerine koyulamaz doğal kaynaklardır. Bu kaynaklarımızın son derece özenli, uzman kişi ve kuruluşlarca, ekonominin ve toplumun gereksinimleriyle uyumlu, planlı bir biçimde üretilmesi ve hammadde ihracı yerine katma değeri yüksek ara ve uç ürünler olarak kullanıma sunulması gerekmektedir” (Seçkin KIRARSLAN)